İçinde şe olan 7 harfli 98 kelime var. İçerisinde ŞE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şe olan kelimeler listesine ya da Sonu şe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EŞ, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EŞEYSİZ
-
-
[sıfat]
Eşeyi olmayan, cinsliksiz
-
[sıfat]
Eşeyi olmayan, cinsliksiz
- BAŞESKİ
-
-
[isim]
En kıdemli kimse
-
Yeniçeri bölüklerinin en kıdemsiz subayı ve erlerinin en kıdemlisi
-
[isim]
En kıdemli kimse
- KÖŞELİK
-
-
[isim]
İki duvarın kesiştiği yere aralarındaki açıyı doldurmak için uygulanan ahşap veya kârgir işçiliği
-
Kapı veya pencere aralığının köşesini oluşturan taş
-
Duvar köşelerinde, üstüne lamba vb. şeyler konan el yapımı, ahşap, süslü eşya
- "Zengin sanılan evlere gidip boyun büktü Sultan. Değerli bir köşeliği, bir fotoğraf çerçevesini, bir seccadeyi satmak için..." (Ayla Kutlu)
-
[isim]
İki duvarın kesiştiği yere aralarındaki açıyı doldurmak için uygulanan ahşap veya kârgir işçiliği
- ŞEDDADİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Çok büyük ve sağlam (yapı)
- "İşte dedi, şeddadi bir bina örneği." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Çok büyük ve sağlam (yapı)
- KAŞEKSİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık
-
[isim]
Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık
- MENTEŞE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Kapı, pencere, mobilya kapakları vb. açılır kapanır şeylerde kullanılan, bir mille birbirine tutturulmuş, biri sabit, öbürü hareketli iki parçadan oluşmuş metal parça, reze
-
[isim]
Kapı, pencere, mobilya kapakları vb. açılır kapanır şeylerde kullanılan, bir mille birbirine tutturulmuş, biri sabit, öbürü hareketli iki parçadan oluşmuş metal parça, reze
- ŞENİYET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerçeklik
-
[isim]
Gerçeklik
- EŞELEME
-
-
[isim]
Eşelemek işi
- "Anadolu'yu ana yurt saymaya, topraklarımızın tarihini onunla eşelemeye Atatürk ile başlamışız." (Sabahattin Eyuboğlu)
-
[isim]
Eşelemek işi
- PİŞEKAR
- ...
- DÖŞENİŞ
-
-
[isim]
Döşenme işi veya biçimi
-
[isim]
Döşenme işi veya biçimi
- KLİŞECİ
-
-
[isim]
Klişe yapan kimse
-
[isim]
Klişe yapan kimse
- MENEKŞE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Menekşegillerden, bir veya çok yıllık otsu bir bitki (Viola tricolor)
-
Bu bitkinin mor renkli, güzel kokulu çiçeği
-
[isim]
Menekşegillerden, bir veya çok yıllık otsu bir bitki (Viola tricolor)
- ŞEMSELİ
- ...
- ELLİŞER
-
-
[sıfat]
Elli sıfatının üleştirme biçimi, her defasında ellisi bir arada olan, her birine elli
- "Her biri ellişer, yüzer kilo gelen hatta daha ağırlarını kasaba çarşılarında satılırken gördüm." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Elli sıfatının üleştirme biçimi, her defasında ellisi bir arada olan, her birine elli
- KÖŞEGEN
-
-
[isim]
Bir çokgende ardışık olmayan veya birçok yüzlüde aynı düzlem üzerinde bulunmayan iki köşe arasına çekilen çizgi, kutur, diyagonal
-
[isim]
Bir çokgende ardışık olmayan veya birçok yüzlüde aynı düzlem üzerinde bulunmayan iki köşe arasına çekilen çizgi, kutur, diyagonal
- PİŞEĞEN
-
-
[sıfat]
Kolay pişen
- "Pişeğen fasulye. Pişeğen nohut."
-
[sıfat]
Kolay pişen
- ŞEVAHİT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şahitler, tanıklar
-
[isim]
Şahitler, tanıklar
- ŞERİTLİ
-
-
[sıfat]
Şeridi olan
- "Beyaz eteği, lacivert ceketi ve altın şeritli kaptan kasketiyle güvertede dolaşıyor." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Şeridi olan
- BİLEŞEN
-
-
[isim]
Bir bileşke oluşturan kuvvetlerin her biri
-
[isim]
Bir bileşke oluşturan kuvvetlerin her biri
- YEŞERME
-
-
[isim]
Yeşermek işi
-
[isim]
Yeşermek işi