İçinde şe olan 5 harfli 51 kelime var. İçerisinde ŞE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şe olan kelimeler listesine ya da Sonu şe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EŞ, ŞE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ŞEPİT
-
-
[isim]
Hamurdan çok ince açılarak sacda pişirilen ekmek
-
[isim]
Hamurdan çok ince açılarak sacda pişirilen ekmek
- ŞERAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Şeriat bakımından
-
[zarf]
Şeriat bakımından
- TİRŞE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yeşil ile mavi arası renk
- "Rıhtım kenarlarında en taze yosunların tirşe çizgisi var." (Ruşen Eşref Ünaydın)
-
[sıfat]
Bu renkte olan
-
Üzerine yazı yazmak için hazırlanan deri, parşömen
-
[isim]
Yeşil ile mavi arası renk
- ŞERİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kötü, kötülükçü, fesat kimse
- "Ben de bu şerirleri aynı cezaya çarptıracağım." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Kötü, kötülükçü, fesat kimse
- KEŞEN
-
-
[isim]
Zincirden yular veya ayak kösteği
-
[isim]
Zincirden yular veya ayak kösteği
- BEŞER
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnsanoğlu, insan
-
[isim]
İnsanoğlu, insan
- ÜŞENÇ
-
-
[isim]
Üşenme, üşengeçlik
- "Doğruyu aramanın üşenci ruhlara çöktü mü?" (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Üşenme, üşengeçlik
- ŞELEK
-
-
[isim]
Sırtta taşınan yük
-
Boynuzunun biri kırık hayvan
-
[isim]
Sırtta taşınan yük
- ŞEHLA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kusurlu sayılmayacak kadar hafif şaşı (göz)
- "Çakır Emine'nin şehla olan gözünün tarafındaki yanağına elimin tersiyle tokadı yapıştırdım." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[sıfat]
Kusurlu sayılmayacak kadar hafif şaşı (göz)
- ŞEBEK
-
-
[isim]
Genellikle Afrika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan, uzun veya kısa kuyruklu türleri olan maymun
-
[sıfat]
Çirkin ve arsız (kimse)
-
[isim]
Genellikle Afrika'nın dağlık bölgelerinde yaşayan, uzun veya kısa kuyruklu türleri olan maymun
- ŞERİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kutsal, şerefli
-
Soylu, temiz
-
[sıfat]
Kutsal, şerefli
- ATAŞE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir elçiliğe bağlı uzman, elçilik uzmanı
- "Elçilik ataşelerinde yüzde otuz azaltılmaya gidilmelidir." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Bir elçiliğe bağlı uzman, elçilik uzmanı
- ŞELPE
- ...
- ŞEKİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Biçim
- "Dünyayı alıp avucuna bir gün Tanrı'm / Avucunda bu dünyaya bir şekil ver." (Arif Nihat Asya)
- "O, biraz da bana yardım olsun diye, mektepteki Amerika'dan gelen gazeteleri toplar, getirir, bu işe şekil verirdi." (Halide Edip Adıvar)
-
Bir konuyu açıklamaya yarayan resim veya çizim
- "Bu kitapta birçok şekil var."
-
Davranış biçimi, tutum, yol, tarz
- "Bu şekilde hareket etmek doğru değildir."
-
Bir kavramın, düşüncenin, olayın veya işin değişik oluş biçimi
- "Yalnızlığın şekilleri vardır, kimsesiz bir yerde yalnızlık, sosyete ve kalabalık içinde yalnızlık." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Toplumsal bir bütünün kuruluş biçimi
- "Yönetim şekli."
-
Anlatım biçimi
- "Ne yapıp yapmış, bu havai konuşmayı röportaj şekline sokmuştu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Biçim
-
Bazı matematiksel varlıkların gösterilmesine yarayan resim
- "Geometrik şekil."
-
[isim]
Biçim
- MENŞE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Başlangıç, bir şeyin çıktığı yer, köken, kaynak, sebep
- "Yeter ki marazın menşesi anlaşılmış olsun." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Başlangıç, bir şeyin çıktığı yer, köken, kaynak, sebep
- ŞEKLİ
- ...
- ŞERİK
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ortak
-
[isim]
Ortak
- ŞİŞEK
-
-
[isim]
İki yaşındaki koyun
-
Kuzulama dönemine girmiş veya doğurmuş koyun
-
[isim]
İki yaşındaki koyun
- POŞET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Torba
-
[isim]
Torba
- DÖŞEM
-
-
[isim]
Tesisat, donanım
- "Elektrik döşemi. Sıcak su döşemi."
-
[isim]
Tesisat, donanım