İçinde şan olan 8 harfli 21 kelime var. İçerisinde ŞAN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında şan olan kelimeler listesine ya da Sonu şan ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A N Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ŞAN

2 Harfli Kelimeler

AN, AŞ

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

PERİŞANİ
...
TAVŞANCI

  1. [isim] Tavşan yetiştiren kimse
  2. Tavşan satan kimse

OKŞANMAK

  1. [nsz] Okşama işine konu olmak
    • "Zavallı çocuk bu okşanıp öpülmelerden pancar gibi kızarmış bir hâlde kurtuldu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

NİŞANGEÇ

  1. [isim] Düzeltilmiş bir ağaç parçasının kenarına değişik aralıklarda paralel çizgiler çizmek için marangozlukta kullanılan el aracı

ŞANTAJCI

  1. [isim] Şantaj yapan kimse

AKTAVŞAN

  1. [isim] Bir cins iri çöl sıçanı (Jaculus)

NİŞANLIK

  1. [sıfat] Nişan için
    • "Nişanlık terlik."
  2. [isim] Belirti, işaret
    • "Yolun başına bir nişanlık koy da kaybolmayalım."

ŞANZIMAN

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Motorlu taşıtlarda hız değiştirmek için, motorun yükünü azaltarak arabanın hareket etmesini sağlayan dişliler topluluğu, vites kutusu

BOŞANMAK

  1. Karı ve koca mahkeme kararı ile birbirinden ayrılmak
    • "Ne oldu da kocasından boşandı, sen anladın mı?" (Memduh Şevket Esendal)
  2. Hayvan, başlığından, koşum takımından veya bağından kurtulmak
  3. [nsz] Birdenbire ve bol bol akmak
    • "Bir zamandır kendimi tutamıyorum, gözyaşlarım birden boşanıyor." (Ercüment Ekrem Talu)
  4. [nsz] Baskı altında gergin duran bir şey, birden ve hızla kurtulmak
    • "Vecihe, fazla kurulmuş bir zemberek şiddetiyle boşandı." (Reşat Nuri Güntekin)
  5. [nsz] Kapalı bir yerde bulunan insanlar birden dışarı çıkmak
    • "Yoksa tımarhane mi boşanmıştı?" (Ömer Seyfettin)
  6. Çok ağlamak
    • "Gözlerinden yaşlar boşandı birden." (Cahit Uçuk)
  7. [nsz] Dertlerini, yakınmalarını anlatmak
  8. Sıyrılmak, kurtulmak
    • "Sabırsız ellerle acele acele üst başından boşandı ve çıplak olarak denize atladı." (Halikarnas Balıkçısı)

ŞANSÖLYE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Almanya ve Avusturya'da hükûmet başkanı

SARMAŞAN

  1. [sıfat] Sarılgan

ŞANLILIK
...
YAŞANMAK

  1. [nsz] Yaşama işi yapılmak

TAVŞANLI
...
NİŞANSIZ

  1. [sıfat] Belirleyici bir işareti, alameti, nişanı olmayan
    • "Ve bütün seferden bize yine ve yalnız bir Türk çocuğunun isimsiz, nişansız mezarından başka bir şey kalmadı." (Falih Rıfkı Atay)

KAŞANMAK

  1. [nsz] Hizmet ve binek hayvanları durup işemek

NİŞANGAH
...
KEHKEŞAN
...
ŞANGIRTI

  1. [isim] Tabak, bardak, şişe vb.nin bir yere veya birbirine çarparken, kırılırken çıkardığı ses

ŞANSONET

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Küçük şanson, kısa türkü

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü