İçinde ışı olan 9 harfli 42 kelime var. İçerisinde IŞI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ışı olan kelimeler listesine ya da Sonu ışı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KAÇIŞILMA
-
-
[isim]
Kaçışılmak durumu
-
[isim]
Kaçışılmak durumu
- ÇATIŞILMA
-
-
[isim]
Çatışılmak işi
-
[isim]
Çatışılmak işi
- MIŞILDAMA
-
-
[isim]
Mışıldamak işi
-
[isim]
Mışıldamak işi
- SARIŞINCA
-
-
[sıfat]
Sarışına yakın
-
[sıfat]
Sarışına yakın
- KIRIŞIKLI
-
-
[sıfat]
Kırışığı olan
-
[sıfat]
Kırışığı olan
- FIŞIRDAMA
-
-
[isim]
Fışırdamak işi
-
[isim]
Fışırdamak işi
- DANIŞILMA
-
-
[isim]
Danışılmak işi
-
[isim]
Danışılmak işi
- HIŞILTILI
-
-
[sıfat]
Hışıltısı olan (ses)
-
[sıfat]
Hışıltısı olan (ses)
- IŞINLILAR
-
-
[isim]
Bir hücreli hayvanların, kök bacaklılar sınıfına giren, protoplazmalarından, hareket ve duyu organı olarak yalancı ayak salan takım
-
[isim]
Bir hücreli hayvanların, kök bacaklılar sınıfına giren, protoplazmalarından, hareket ve duyu organı olarak yalancı ayak salan takım
- IŞINLANMA
-
-
[isim]
Işınlanmak işi
-
[isim]
Işınlanmak işi
- IŞINÖLÇER
-
-
[isim]
Işınların enerjiye dönüşmesini gösteren araç, radyometre
-
[isim]
Işınların enerjiye dönüşmesini gösteren araç, radyometre
- DANIŞIKLI
-
-
[sıfat]
Gerçekte olmadığı hâlde bir anlaşma sonunda öyle gösterilen, muvazaalı
-
[sıfat]
Gerçekte olmadığı hâlde bir anlaşma sonunda öyle gösterilen, muvazaalı
- IŞIKLILIK
-
-
[isim]
Bir optik cihazda, cisme çıplak gözle veya cihazla bakıldığında ağ tabakadaki birim yüzeyi etkileyen ışık miktarları arasındaki oran
-
[isim]
Bir optik cihazda, cisme çıplak gözle veya cihazla bakıldığında ağ tabakadaki birim yüzeyi etkileyen ışık miktarları arasındaki oran
- IŞILATMAK
-
-
[-i]
Parıldatmak
-
[-i]
Parıldatmak
- YAKIŞIKLI
-
-
[sıfat]
Güzel, gösterişli (erkek)
- "Genç bir adamdır ama hiç de yakışıklı sayılmaz." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Güzel, gösterişli (erkek)
- IŞIKKESEN
-
-
[isim]
Karanlık odalara girip çıkarken bu yerlere ışık sızmasını önleyen düzen
-
[isim]
Karanlık odalara girip çıkarken bu yerlere ışık sızmasını önleyen düzen
- BAKIŞIMLI
-
-
[sıfat]
Bakışımı bulunan, simetrik, mütenazır
-
[sıfat]
Bakışımı bulunan, simetrik, mütenazır
- ÇALIŞILMA
-
-
[isim]
Çalışılmak işi
-
[isim]
Çalışılmak işi
- IŞILDAMAK
-
-
[nsz]
Titrek, parlak bir ışık saçmak, parıldamak
- "Kızın yolunu beklerken karardıklarını, gölgelendiklerini, sonra kız gelince sevinçle ışıldadıklarını görmüştü." (Necati Cumalı)
-
[nsz]
Titrek, parlak bir ışık saçmak, parıldamak
- FIŞILDAMA
-
-
[isim]
Fışır fışır ses çıkarma
-
[isim]
Fışır fışır ses çıkarma