İçinde ır olan 8 harfli 402 kelime var. İçerisinde IR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ır olan kelimeler listesine ya da Sonu ır ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- FIRSATÇI
-
-
[isim]
Fırsatları iyi değerlendiren, fırsat kollayan kimse
-
[isim]
Fırsatları iyi değerlendiren, fırsat kollayan kimse
- YAYDIRMA
-
-
[isim]
Yaydırmak işi
-
[isim]
Yaydırmak işi
- ATTIRMAK
-
-
[-i]
Atma işini yaptırmak
- "Size fenalık edebilir, sizi işinizden attırır." (Haldun Taner)
-
[-i]
Atma işini yaptırmak
- KIRMASIZ
-
-
[sıfat]
Kırması bulunmayan
-
[sıfat]
Kırması bulunmayan
- PIRLANTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- "Onlara hakiki pırlanta diye geçirilmek istenen yalancı elmaslara bir kuyumcunun baktığı gibi bakmıştı." (Halide Edip Adıvar)
- "Bunların arasında umutsuz yaşamayan pırlanta gibi delikanlılar vardı." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Üzerinde bu elmas bulunan (yüzük vb.)
- "Sonra kalan pırlanta salkım küpe, annesinin yadigârı da elinden çıktı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- BAKTIRMA
-
-
[isim]
Baktırmak işi
-
[isim]
Baktırmak işi
- CIRTATAN
- ...
- HIRLAYIŞ
-
-
[isim]
Hırlama işi veya biçimi
-
[isim]
Hırlama işi veya biçimi
- IŞKIRLAK
-
-
[isim]
Karagöz'ün başlığı
- "Tuhaf bir sepete benzeyen ışkırlağı, kısa şalvarı, saltası, tokalı pabucu ile bu adam bildiğimiz Karagöz'dü." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Karagöz'ün başlığı
- MIGIRLIK
-
-
[isim]
Mıgır olma durumu
-
[isim]
Mıgır olma durumu
- SAVDIRMA
-
-
[isim]
Savdırmak işi
-
[isim]
Savdırmak işi
- TIRMAŞMA
- ...
- BAĞIRSAK
-
-
[isim]
Sindirim organının mideden anüse kadar olan, ince bağırsak ve kalın bağırsaktan oluşan bölümü
-
[isim]
Sindirim organının mideden anüse kadar olan, ince bağırsak ve kalın bağırsaktan oluşan bölümü
- KIRIŞMAK
-
-
[nsz]
Bir yüzeyin düzgünlüğü bozulmak, kırışık oluşmak
- "Boynu uzamış, kararmış, yaşlı adamların boynu gibi kırışmıştı." (Yahya Kemal)
-
[nsz]
Birbirini kırmak, yok etmek, öldürmek
-
Karşılıklı kırmak
- "Çocuklar yumurta kırışıyorlar."
-
Pazarlık etmek
-
[-le]
Bahse tutuşmak
-
Bir şeyi eşit olarak paylaşmak
-
[nsz]
Bir yüzeyin düzgünlüğü bozulmak, kırışık oluşmak
- KASTIRMA
- ...
- KIRITKAN
-
-
[sıfat]
Her zaman kırıtan
-
[sıfat]
Her zaman kırıtan
- ÇIRAKMAN
-
-
[isim]
Üzerinde meşale yakılan kule veya demir direk
-
Balıkçıların balıkları kıyıya çekebilmek için geceleyin yaktıkları ateş
-
Çırakma
-
[isim]
Üzerinde meşale yakılan kule veya demir direk
- TIRTIKLI
-
-
[sıfat]
Tırtığı olan
-
[sıfat]
Tırtığı olan
- CANHIRAŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Yürek paralayan, kulak tırmalayan, acı, tüyler ürpertici
- "Canhıraş bir feryat koparır koparmaz, ipek gömlekle odaya kendimi atmışım." (Sermet Muhtar Alus)
-
[sıfat]
Yürek paralayan, kulak tırmalayan, acı, tüyler ürpertici
- IRAKSAMA
-
-
[isim]
Iraksamak işi, istibat
-
Iraksak olma durumu
-
[isim]
Iraksamak işi, istibat