İçinde ğu olan 7 harfli 34 kelime var. İçerisinde ĞU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ğu olan kelimeler listesine ya da Sonu ğu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BOĞUŞMA
-
-
[isim]
Boğuşmak işi
- "Ne çare ki boğuşma esnasında o da birkaç yerinden yaralanmış." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Boğuşmak işi
- ÇOĞULCU
-
-
[sıfat]
Çoğulculukla ilgili olan, plüralist
- "Çoğulcu görüş."
-
Çoğulculuk yanlısı olan (kimse), plüralist
-
[sıfat]
Çoğulculukla ilgili olan, plüralist
- OĞUZLAR
- ...
- YOĞUŞMA
- ...
- BOĞULMA
-
-
[isim]
Boğulmak işi
-
[isim]
Boğulmak işi
- OĞULCUK
-
-
[isim]
Oğul sözünün sevgi bildiren küçültme veya okşama biçimi
-
Döllenmiş yumurtacığın gelişmeye başladığı andan dölüt olmasına kadar geçen süredeki adı, rüşeym, embriyo
-
Bitki tohumlarında bir kökçük ile bir filizcikten oluşan ana bölüm
-
[isim]
Oğul sözünün sevgi bildiren küçültme veya okşama biçimi
- BOĞULUŞ
-
-
[isim]
Boğulma işi veya biçimi
-
[isim]
Boğulma işi veya biçimi
- DOĞURMA
-
-
[isim]
Doğurmak işi
-
[isim]
Doğurmak işi
- UĞUNMAK
-
-
[nsz]
Büyük bir üzüntü veya acıdan kıvranmak, soluğu tıkanmak, ağlaya ağlaya bayılmak
-
İsteksiz davranmak, savsaklamak
- "Gönülsüz yazıyorum. İstemediğim için, çevresinde dolanıp uğunuyorum." (Nezihe Meriç)
-
[nsz]
Büyük bir üzüntü veya acıdan kıvranmak, soluğu tıkanmak, ağlaya ağlaya bayılmak
- SÜTOĞUL
-
-
[isim]
Bir kadının kendi çocuğu değilken emzirdiği ve kocasının da evlat olarak benimsediği erkek çocuk
-
[isim]
Bir kadının kendi çocuğu değilken emzirdiği ve kocasının da evlat olarak benimsediği erkek çocuk
- BOĞUNUK
-
-
[sıfat]
Kısık, boğuk
-
Sıkıntılı, kapalı, donuk
-
[sıfat]
Kısık, boğuk
- AĞUSTOS
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Yılın otuz bir gün süren, sekizinci ayı
-
[isim]
Yılın otuz bir gün süren, sekizinci ayı
- SOĞUTUŞ
-
-
[isim]
Soğutma işi veya biçimi
-
[isim]
Soğutma işi veya biçimi
- DOĞURGU
-
-
[isim]
Ortaya çıkan sonuç
- "Doğudaki göç ve bunun doğurguları toplantıda tartışıldı."
-
[isim]
Ortaya çıkan sonuç
- DOĞURUŞ
-
-
[isim]
Doğurma işi veya biçimi
-
[isim]
Doğurma işi veya biçimi
- SOĞUTMA
-
-
[isim]
Soğutmak işi
-
[isim]
Soğutmak işi
- OĞULSUZ
-
-
[sıfat]
Oğlu olmayan
-
[zarf]
Oğlu olmadan
- "O, oğulsuz yaşardı da atsız yaşamazdı." (Yahya Kemal)
-
[sıfat]
Oğlu olmayan
- DOĞUMLU
-
-
[sıfat]
Belirli bir yılda doğmuş, tevellütlü
- "1995 doğumlular askere çağrıldı."
-
[sıfat]
Belirli bir yılda doğmuş, tevellütlü
- SOĞUMAK
-
-
[nsz]
Isısını hızla veya yavaş yavaş yitirerek soğuk duruma gelmek
- "Üşüyorum, vücudumun soğuduğunu duyuyorum, dişlerim birbirine vuruyor." (Refik Halit Karay)
-
[-den]
Birine veya bir şeye duyulan istek, sevgi ve ilgi kalmamak
- "Belki de benim başkasıyla evlenip gidişim üzerine hayattan soğudu, kendini koyverdi." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Isısını hızla veya yavaş yavaş yitirerek soğuk duruma gelmek
- OĞULLUK
-
-
[isim]
Oğul olma durumu
- "Oğulluk görevini yerine getirmiyor."
-
Üvey oğul
-
[isim]
Oğul olma durumu