İçinde üst olan 10 harfli 21 kelime var. İçerisinde ÜST bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında üst olan kelimeler listesine ya da Sonu üst ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S T Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SÜT, ÜST
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜSTAFİLİK
- ...
- İKİNDİÜSTÜ
-
-
İkindiye doğru, ikindiüzeri
-
İkindiye doğru, ikindiüzeri
- NORMALÜSTÜ
-
-
[sıfat]
Olağan dışı
-
[sıfat]
Olağan dışı
- ÜSTÜPÜLEME
-
-
[isim]
Üstüpülemek işi
-
[isim]
Üstüpülemek işi
- ÜSTYAPISAL
-
-
[sıfat]
Üstyapı ile ilgili
-
[sıfat]
Üstyapı ile ilgili
- GERÇEKÜSTÜ
-
-
[isim]
Gerçeği aşan, gerçeğin üstündeki gerçek, sürrealite
-
[isim]
Gerçeği aşan, gerçeğin üstündeki gerçek, sürrealite
- ÜSTENCİLİK
-
-
[isim]
Yüklenicilik, müteahhitlik
-
[isim]
Yüklenicilik, müteahhitlik
- TABİATÜSTÜ
-
-
[sıfat]
Doğaüstü
-
[sıfat]
Doğaüstü
- MÜSTAKİLEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Bağımsız olarak
-
[zarf]
Bağımsız olarak
- DOĞAÜSTÜCÜ
-
-
[isim]
Doğaüstücülük yanlısı, sürnatüralist
-
[isim]
Doğaüstücülük yanlısı, sürnatüralist
- MÜSTACELEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Çabucak
-
[zarf]
Çabucak
- LİSANSÜSTÜ
- ...
- KALBURÜSTÜ
-
-
[sıfat]
Seçkin, sivrilmiş, önde gelen
- "Beylerbeyi, eski Boğaziçi'nin en kalburüstü bürokratlarını barındıran güngörmüşlüğünün simgesi, bir köşesidir." (Haldun Taner)
- "Merkez azaları, âyandan birkaç kişi, mebusların hatırlıları ile ateşlilerden kalburüstüne gelenleri oradaydı." (Memduh Şevket Esendal)
-
Değerli, güzel
- "Bugün dahi kalburüstü üç dört oyunu hâlâ, başta Viyana ve Peşte olmak üzere, oynanır durur." (Haldun Taner)
-
Başarılı
-
[sıfat]
Seçkin, sivrilmiş, önde gelen
- OLAĞANÜSTÜ
-
-
[sıfat]
Alışılmıştan, benzerlerinden farklı olan, fevkalade
- "Bazı kentlerin, insanın üstünde olağanüstü bir etkisi oluyor." (Halide Edip Adıvar)
-
Beklenmedik bir zamanda yapılan, önceden tasarlanmamış olan, fevkalade
- "İlk önemli dedikodu, olağanüstü vergiler yüzünden çıkmış." (Kemal Tahir)
-
Büyük bir hayranlığa yol açan, harikulade
- "Kadın milletinin bu gibi ince hesaplarda olağanüstü bir kabiliyeti var." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Alışılmıştan, benzerlerinden farklı olan, fevkalade
- ÜSTÜNSEMEK
-
-
[-i]
Üstün, iyi, yeğlenir olduğuna inanmak
- "Belki de loşluğu üstünseyen Zeyno, mumu yakmış, yorganın üstünde hıçkıra hıçkıra ağlamaya başlamıştı." (Halide Edip Adıvar)
-
[-i]
Üstün, iyi, yeğlenir olduğuna inanmak
- MÜSTENİDEN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Dayanarak
-
[zarf]
Dayanarak
- ÜSTELENMEK
-
-
[nsz]
Üsteleme işine konu olmak
-
[nsz]
Üsteleme işine konu olmak
- BAYRAMÜSTÜ
-
-
[zarf]
Bayrama yakın
-
[zarf]
Bayrama yakın
- RÜZGARÜSTÜ
- ...
- MÜSTEMLEKE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sömürge
- "Liberalizm, müstemlekelerde tatbik edilmiş bir sistemdir." (Atatürk)
-
[isim]
Sömürge