İçinde usta olan 18 kelime var. İçerisinde USTA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında usta olan kelimeler listesine ya da Sonu usta ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
USTABAŞILIK
ULUSTAŞLIK, USTACASINA, USTALAŞMAK
MAHSUSTAN, USTALAŞMA, USTALIKLA, USTALIKLI
MUSTARİP, MUSTATİL, USTABAŞI
SUSTALI, ULUSTAŞ, USTALIK
RUSTAİ, USTACA
SUSTA
USTA
A S T U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
USAT, USTA
3 Harfli Kelimeler
AST, AUT, SUT, TAS
2 Harfli Kelimeler
AS, AT, SU, TA, TU, US, UT
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- USTABAŞILIK
- ...
- USTACASINA
- ...
- ULUSTAŞLIK
- ...
- USTALAŞMAK
-
-
[nsz]
Bir işi yapmakta usta durumuna gelmek
-
[nsz]
Bir işi yapmakta usta durumuna gelmek
- USTALIKLA
-
-
[zarf]
Ustaca
- "Bunların üzerinden ustalıkla atlayarak gemiye doğru yürüdü." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Kurnazca
- "Onlar huylarını ya bilmez ya açığa vurmaz ya ustalıkla gizler ya sarahatle duyurmaz ve bizi aldatabilirler." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[zarf]
Ustaca
- MAHSUSTAN
-
-
[zarf]
İsteyerek, özellikle
- "Eve gelmeden her zamanki yolumdan saptım ve ıhlamurların altından geçtim, mahsustan." (Tarık Dursun K)
-
[zarf]
İsteyerek, özellikle
- USTALAŞMA
-
-
[isim]
Ustalaşmak durumu
-
[isim]
Ustalaşmak durumu
- USTALIKLI
-
-
[sıfat]
Ustalıkla yapılmış
- "Benim kazadaki itibarımın sebebi biraz da böyle gergin zamanlarda hemşehrilerimi ustalıklı latifelerle yatıştırmasını bilişimdir." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Ustalıkla yapılmış
- MUSTATİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dikdörtgen
- "O siyah ağaç gövdesi, o mustatilin içine ne kadar güzel oturmuş." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Dikdörtgen
- USTABAŞI
-
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- "Ustabaşı Salih Ağa, iri yumruğunu göğsüne vurarak..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- MUSTARİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Istırap ve acı çeken
- "Büyük bir millet, gururunda, haklarında, tarihinde mağdur ve mustaripti." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
- "Adada bulundukları haberi beni ne kadar heyecana düşürdüyse gitmeleri ihtimali de o derece mustarip etti." (Aka Gündüz)
-
[sıfat]
Istırap ve acı çeken
- ULUSTAŞ
- ...
- USTALIK
-
-
[isim]
Usta olma durumu
-
Beceriklilik, el uzluğu, maharet
-
[isim]
Usta olma durumu
- SUSTALI
-
-
[sıfat]
Sustası olan
- "Elinde sustalı bir bıçakla köşeye oturdu." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Emniyet yayı olan çakı
-
[sıfat]
Sustası olan
- RUSTAİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Köylü
- "Fakat artık korunun rustai perisinden eser görmüyorum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Köylü
- USTACA
-
-
[sıfat]
Ustaya yakışan
- "Her zamanki gibi ustaca makyaj sayesinde yüzümü iyice benzetmişti." (Refik Erduran)
-
[zarf]
El uzluğu ile, ustalıkla
- "Eve girişinden beri eksilmeyen gülüşü genişliyor; ellerini hızlı hızlı ovuşturuyor; ustaca çocuklaşıyor." (Tarık Buğra)
-
[zarf]
Becerikli olarak, kurnazlıkla
-
[sıfat]
Ustaya yakışan
- SUSTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Köpeğin arka ayakları üzerinde durması
-
[isim]
Köpeğin arka ayakları üzerinde durması
- USTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir zanaatı gereği gibi öğrenmiş olan ve kendi başına yapabilen kimse
- "Sırtında koyu lacivert, usta elinden çıkmış bir kostüm." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
Zanaat öğreticisi
-
Zanaatçılar için unvan
- "Üzeyir usta yoldan geçmeyeceğimizi söyledi." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Eli uz, işinin eri, becerikli, mahir
- "Bunların hepsi de çok güzel sesli ve oyunun en ustaları arasından seçildi." (Tarık Buğra)
-
Osmanlı İmparatorluğu'nda saraydaki cariye ve hizmetlilerin kıdemlisi
-
Akıl veren veya öğreten kimse
- "Kız sana bir hâl olmuş, kim senin ustan?" (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir zanaatı gereği gibi öğrenmiş olan ve kendi başına yapabilen kimse