İçinde ürü olan 8 harfli 37 kelime var. İçerisinde ÜRÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ürü olan kelimeler listesine ya da Sonu ürü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DÜRÜLMEK
-
-
[nsz]
Dürme işine konu olmak veya dürme işi yapılmak
- "Faytonun köşesinde dürülmüş, bağlanmış bir bohça gibidir." (Aka Gündüz)
-
Bükülmek
-
Toplanmak, sarılmak, katlanmak
-
[nsz]
Dürme işine konu olmak veya dürme işi yapılmak
- SÜRÜNMEK
-
-
[nsz]
Karnı üzerinde sürünerek gitmek
- "İçimize tekrar emniyet geldikten sonra, karnımız üstünde sürünerek Nil'e, sonra öteki sahile geçtik." (Refik Halit Karay)
-
[-i]
Kendi üzerine koku, krem vb. sürmek
- "Bir şişe kolonyayı süründüm."
-
[-e]
Bir şeye değerek geçmek, geçerken değmek
- "Duvara sürünmek. Boyaya sürünmek."
-
Sürünme işine konu olmak
- "Ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün." (Enderunlu Vasıf)
-
Yoksul ve perişan yaşamak
-
[nsz]
Karnı üzerinde sürünerek gitmek
- BÜRÜKSÜZ
- ...
- MÜRÜVVET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir ailede çocukların doğumu, sünneti, evliliği, iyi bir göreve geçmeleri vb. olaylardan duyulan mutluluk, sevinç
- "Ne kaldı şurada alnımızın akıyla ilk torunumun mürüvvetini görmeye?" (Adalet Ağaoğlu)
-
Cömertlik
-
Yiğitlik, mertlik
-
[isim]
Bir ailede çocukların doğumu, sünneti, evliliği, iyi bir göreve geçmeleri vb. olaylardan duyulan mutluluk, sevinç
- ÖLDÜRÜCÜ
-
-
[sıfat]
Öldüren, ölüme sebep olan, ölüme yol açan
- "Öldürücü bir kalp aksesinin bazen saatlerce sürebileceğini gayet iyi biliyor." (Peyami Safa)
-
Bayıltıcı, bunaltıcı, sıkıcı, yorucu
- "Paketin kaybolmuş, çalınmış olması ihtimalinin verdiği korku, öldürücü bir korkuydu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Öldüren, ölüme sebep olan, ölüme yol açan
- TÜTTÜRÜŞ
- ...
- YÜRÜTÜCÜ
-
-
[isim]
Yürütme yetkisini kullanan kimse
-
[isim]
Yürütme yetkisini kullanan kimse
- YÜRÜKLÜK
-
-
[isim]
Yürük olma durumu
-
[isim]
Yürük olma durumu
- SÜRDÜRÜŞ
-
-
[isim]
Sürdürme işi veya biçimi
-
[isim]
Sürdürme işi veya biçimi
- DÖKTÜRÜŞ
- ...
- SÜRÜTMEK
-
-
[-i]
Sürüme işini yaptırmak
-
[-i]
Sürüme işini yaptırmak
- YÜRÜTMEK
-
-
[-i]
Yürüme işini yaptırmak, yürümesini sağlamak
-
Gerektiği gibi yapmak, uygulamak
- "İşlerini eskisi gibi yürütüyorlar."
-
Bir yargıyı yerine getirmek, uygulamak
-
[nsz]
Kabul edilmesi veya tartışılması için bildirmek, açıklamak, öne sürmek
- "Mütalaa yürütmek. Muhakeme yürütmek."
-
İşinden veya bulunduğu yerden çıkarmak
- "Seni, teğmene bel bağlayıp girdiğin bisküvi fabrikasından nasıl yürüttülerdi." (Haldun Taner)
-
Habersiz olarak almak, çalmak
- "Bizim kalemi yürütmüşler."
-
[-i]
Yürüme işini yaptırmak, yürümesini sağlamak
- SÖNDÜRÜŞ
- ...
- BÜRÜMCEK
-
-
[isim]
Koza gibi yumaklanmış şey
-
[isim]
Koza gibi yumaklanmış şey
- PÜSKÜRÜŞ
- ...
- YÜRÜNMEK
-
-
[nsz]
Yürüme işi yapılmak
- "Çamurun içinde yürünmez."
-
[nsz]
Yürüme işi yapılmak
- ÇÜRÜTMEK
-
-
[-i]
Çürümesine sebep olmak
-
Eti bayatlatıp gevrek bir duruma getirmek
-
Doğru olarak ileri sürülen bir düşüncenin, bir davanın boşluğunu, anlamsızlığını ortaya koymak
-
[-i]
Çürümesine sebep olmak
- BOZYÜRÜK
-
-
[isim]
Üstü hafif benekli, başı küçük, kuyruğu kalın ve kısa, zehirsiz ve zararsız bir yılan (Eryx)
-
[isim]
Üstü hafif benekli, başı küçük, kuyruğu kalın ve kısa, zehirsiz ve zararsız bir yılan (Eryx)
- SÜRDÜRÜM
-
-
[isim]
Abonman
-
[isim]
Abonman
- GÜLDÜRÜŞ
- ...