İçinde ürü olan 8 harfli 37 kelime var. İçerisinde ÜRÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ürü olan kelimeler listesine ya da Sonu ürü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YÜRÜTMEK

  1. [-i] Yürüme işini yaptırmak, yürümesini sağlamak
  2. Gerektiği gibi yapmak, uygulamak
    • "İşlerini eskisi gibi yürütüyorlar."
  3. Bir yargıyı yerine getirmek, uygulamak
  4. [nsz] Kabul edilmesi veya tartışılması için bildirmek, açıklamak, öne sürmek
    • "Mütalaa yürütmek. Muhakeme yürütmek."
  5. İşinden veya bulunduğu yerden çıkarmak
    • "Seni, teğmene bel bağlayıp girdiğin bisküvi fabrikasından nasıl yürüttülerdi." (Haldun Taner)
  6. Habersiz olarak almak, çalmak
    • "Bizim kalemi yürütmüşler."

YÜRÜKLÜK

  1. [isim] Yürük olma durumu

BOZYÜRÜK

  1. [isim] Üstü hafif benekli, başı küçük, kuyruğu kalın ve kısa, zehirsiz ve zararsız bir yılan (Eryx)

GÖÇÜRÜCÜ

  1. [isim] Seferde padişah tuğlarının ikisini bir konak ileride taşıyan dört kişiden ikisine verilen unvan

GÜLDÜRÜŞ
...
SÖNDÜRÜŞ
...
ÇÜRÜKÇÜL

  1. Doğal olarak hayvan ve bitki kalıntılarının üzerinde yaşayan ve onların çürümesine yol açan (bitki ve organizmalar), saprofit

PÜRÜZSÜZ

  1. [sıfat] Pürüzü olmayan
    • "Yüzü bir sabah gibi düz ve pürüzsüzdü." (Kenan Hulusi )
  2. Düzgün, falsosuz (ses)
    • "Pürüzsüz, billur gibi sesleri İncirlik, Kanlıdere taraflarını çın çın öttürüyordu." (Osman Cemal Kaygılı)

SÜRÜNMEK

  1. [nsz] Karnı üzerinde sürünerek gitmek
    • "İçimize tekrar emniyet geldikten sonra, karnımız üstünde sürünerek Nil'e, sonra öteki sahile geçtik." (Refik Halit Karay)
  2. [-i] Kendi üzerine koku, krem vb. sürmek
    • "Bir şişe kolonyayı süründüm."
  3. [-e] Bir şeye değerek geçmek, geçerken değmek
    • "Duvara sürünmek. Boyaya sürünmek."
  4. Sürünme işine konu olmak
    • "Ucu gönlüm gibi ardınca sürünsün yürüsün." (Enderunlu Vasıf)
  5. Yoksul ve perişan yaşamak

ÖLDÜRÜCÜ

  1. [sıfat] Öldüren, ölüme sebep olan, ölüme yol açan
    • "Öldürücü bir kalp aksesinin bazen saatlerce sürebileceğini gayet iyi biliyor." (Peyami Safa)
  2. Bayıltıcı, bunaltıcı, sıkıcı, yorucu
    • "Paketin kaybolmuş, çalınmış olması ihtimalinin verdiği korku, öldürücü bir korkuydu." (Sait Faik Abasıyanık)

PÜSKÜRÜK

  1. [sıfat] Yanardağın püskürmesiyle ortaya çıkan

PÜSKÜRÜŞ
...
BÜRÜMCÜK

  1. [isim] Ham ipekten dokunmuş ince kumaş
    • "Ona, yakası daima açık ve yenleri bol bir bürümcük gömlek giydirdim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. [sıfat] Bu kumaştan yapılmış
    • "Kadınları kırmızı canfesten şalvar ve bürümcük gömlek giyerler." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Ham ipekten yapılmış baş örtüsü

BÜRÜKSÜZ
...
SÜRDÜRÜM

  1. [isim] Abonman

DÖNDÜRÜŞ

  1. [isim] Döndürme işi veya biçimi

BÜRÜMCEK

  1. [isim] Koza gibi yumaklanmış şey

ÇÜRÜKSÜZ

  1. [sıfat] Çürüğü olmayan

DÖKTÜRÜŞ
...
SÜRÜMSÜZ

  1. [sıfat] Sürümü olmayan, az satılan veya satılmayan (mal)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü