İçinde ün olan 7 harfli 114 kelime var. İçerisinde ÜN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ün olan kelimeler listesine ya da Sonu ün ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
N Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
NÜ, ÜN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MÜNŞEAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Sanatlı düz yazı veya mektupların toplandığı dergi
-
Kaleme alınmış, yazılmış şeyler
-
[isim]
Sanatlı düz yazı veya mektupların toplandığı dergi
- ÖLÜMÜNE
-
-
[zarf]
Her türlü olumsuzluğu var gücüyle göze alarak
-
[zarf]
Her türlü olumsuzluğu var gücüyle göze alarak
- SÜNGÜLÜ
-
-
[sıfat]
Süngü takmış olan
- "Süngülü düşman askerleri arasında başı açık kadınlar, yalın ayak çocuklar bir kasırgaya tutulmuş gibi tozu dumana katarak koşuşuyorlardı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[sıfat]
Süngü takmış olan
- BİGÜNAH
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Suçsuz, günahsız
-
[sıfat]
Suçsuz, günahsız
- DÖKÜNME
-
-
[isim]
Dökünmek işi
-
[isim]
Dökünmek işi
- ÜRÜNSÜZ
-
-
[sıfat]
Ürünü olmayan
-
Eseri olmayan, esersiz
- "Neşeli bir olgunluk devrinin ürünsüz geçmesini, oldukça bencil bir davranış saydığımızı da belirtmeliyiz." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Ürünü olmayan
- TÜTÜNCÜ
-
-
[isim]
Tütün yetiştiren veya satan kimse
- "Bir tütüncüye girip bir yaprak sigarası daha aldı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Tütün yetiştiren veya satan kimse
- YÜLÜNME
-
-
[isim]
Yülünmek işi
-
[isim]
Yülünmek işi
- GÖRÜNÜR
-
-
[sıfat]
Görünen, gözle görülebilen
-
Belli, apaçık göze çarpan
-
[sıfat]
Görünen, gözle görülebilen
- ÜÇÜNCÜL
-
-
[sıfat]
Organik bir birleşiğin formülünde öbür üç karbon atomuna bağlı olan (karbon atomu), tersiyer
-
Bir hastalığın belirli iki devresinden sonra oluşan (belirtiler)
-
[sıfat]
Organik bir birleşiğin formülünde öbür üç karbon atomuna bağlı olan (karbon atomu), tersiyer
- ÖVÜNGEN
-
-
[sıfat]
Çok övünen, farfara
-
[sıfat]
Çok övünen, farfara
- ÖNÜNDEN
-
-
[zarf]
...-den biraz önce
-
[zarf]
...-den biraz önce
- GÜNİNDİ
-
-
[isim]
Gurup zamanı
-
Batı, garp
- "Köyün günindisindeki tarla."
-
[isim]
Gurup zamanı
- ÜNLEMEK
-
-
[-e]
Yüksek sesle çağırmak
- "Mustafa'ya ünle görelim." (Nabizade Nazım)
-
[-i]
Yüksek sesle bildirmek
- "Bir ses sırası gelenin adını ünlüyordu." (Atilla İlhan)
-
[-e]
Yüksek sesle çağırmak
- SÜRÜNME
-
-
[isim]
Sürünmek işi
-
Çoğunlukla uzun gövdeli bir hayvanın, bacaklarının yardımı olmaksızın katı bir yüzeyde ilerlemesi
-
[isim]
Sürünmek işi
- MÜNFAİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Gücenmiş, alınmış, kırgın
- "Sende kalmıştı münfail, kırgın / Mustarip gönlümün son ümidi." (Tevfik Fikret)
-
Edilgin
-
[sıfat]
Gücenmiş, alınmış, kırgın
- ÇÖZÜNME
-
-
[isim]
Çözünmek işi
-
Bir sıvı ile karışan katı, sıvı veya gaz durumundaki bir maddenin bu sıvı içinde homojen bir bütün oluşturacak biçimde karışması
-
[isim]
Çözünmek işi
- DÜĞÜNCÜ
-
-
[isim]
Düğün sahibi, toycu
-
Düğün çağrıcısı
-
Düğüne katılan kimse
- "Düğüncüler akşama kadar güneş altında pişmiş, bıkmış, yanmış oldukları için rakı sofrasına pekçe sokuldular." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Düğün sahibi, toycu
- BÖLÜNEN
-
-
[isim]
Bir bölme işleminde eşit bölümlere ayrılması gereken miktar veya sayı
-
[isim]
Bir bölme işleminde eşit bölümlere ayrılması gereken miktar veya sayı
- ÇÖKÜNTÜ
-
-
[isim]
Çökme
-
Çöken şeylerin kalıntısı, enkaz
-
Suyun dibine çöken şeyler
-
Jeolojik bir olay sonunda oluşan toprak çöküklüğü
-
Gerileme, kriz, depresyon
- "Dünya krizi, özellikle de afyon piyasasındaki çöküntü ondan da çok şey götürmüştü." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Çökme