İçinde ün olan 5 harfli 68 kelime var. İçerisinde ÜN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ün olan kelimeler listesine ya da Sonu ün ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
N Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
NÜ, ÜN
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÜNİTE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Birlik, birleşmiş olma durumu
-
Bir kümenin her elemanı veya bir çokluğu oluşturan varlıkların her biri, birim
-
Dersin bölümlerinden her biri
-
Birim
-
[isim]
Birlik, birleşmiş olma durumu
- HÜZÜN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İç kapanıklığı, gönül üzgünlüğü, gam, keder, sıkıntı
- "Bereket versin bu hüzün uzun sürmez, çabuk dağılır ve kızcağız bir müddet sonra o daimî mağrur hâlini alıverirdi." (Haldun Taner)
- "İçinde henüz bir cenaze çıkmış evi andıran Hollanda Hariciye Nezaretini terk ederken yüreğime bir hüzün çökmüştü." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
İç kapanıklığı, gönül üzgünlüğü, gam, keder, sıkıntı
- HÜNSA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Er dişi
-
[sıfat]
Er dişi
- MÜNŞİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Mektup türünde usta ve başarılı olan, inşası güçlü (kimse)
-
[sıfat]
Mektup türünde usta ve başarılı olan, inşası güçlü (kimse)
- LÜNET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gözlük camı, gözlük
- "Gözümde ince yeşil tek lünetle sertaser." (Ahmet Rasim)
-
[isim]
Gözlük camı, gözlük
- ÜNDEŞ
-
-
[isim]
Benzer sesle biten söz veya cümle
-
[isim]
Benzer sesle biten söz veya cümle
- SÜNGÜ
-
-
[isim]
Tüfek namlusunun ucuna takılan küçük kılıç biçiminde delici silah
- "Cephane suyunu çekti. Süngü hücumuna kalkılacak." (Atilla İlhan)
-
Mezar başına nişan olarak dikilen sırık
-
Isıtma kazanında kömürün karıştırılmasını sağlayan demir çubuk
-
Kavlakları düşürmek için kullanılan sivri uçlu, uzun çelik çubuk
-
[isim]
Tüfek namlusunun ucuna takılan küçük kılıç biçiminde delici silah
- SÜNNİ
- ...
- GÜNEY
-
-
[isim]
Solunu doğuya, sağını batıya veren kimsenin tam karşısına düşen yön, dört ana yönden biri, cenup, kuzey karşıtı
- "Konya, Ankara'nın güneyindedir."
-
Güneş gören yer
-
Lodos
-
[isim]
Solunu doğuya, sağını batıya veren kimsenin tam karşısına düşen yön, dört ana yönden biri, cenup, kuzey karşıtı
- BÜKÜN
-
-
[isim]
Dil bilgisi görevleri ve yapı bakımından, kelime köklerinin başında, içinde veya sonunda türlü değişikliklerin olması, insiraf
-
[isim]
Dil bilgisi görevleri ve yapı bakımından, kelime köklerinin başında, içinde veya sonunda türlü değişikliklerin olması, insiraf
- RÜKÜN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir şeyin en güçlü ve sağlam yönü
-
Bir kurulun, bir topluluğun en önemli üyelerinden her biri
-
[isim]
Bir şeyin en güçlü ve sağlam yönü
- SÜLÜN
-
-
[isim]
Sülüngillerden, kuyruğu çok uzun, eti yenilen bir kuş (Phasianus colchicus)
-
[isim]
Sülüngillerden, kuyruğu çok uzun, eti yenilen bir kuş (Phasianus colchicus)
- ÜNVAN
- ...
- BÜRÜN
- ...
- DÜNKÜ
-
-
[sıfat]
Bugünden bir önceki günle ilgili
- "Dünkü gün. Dünkü yağmur."
-
Yakın geçmişteki
- "Dünkü kaplan, bir kül kedisi yumuşaklığı ile göğsüme yaslandı." (Aka Gündüz)
-
Acemi, yeni, toy
- "Daha dünkü damatla böyle çabucak yüzgöz olup rezaleti ayyuka çıkarmak olur mu hiç?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Bugünden bir önceki günle ilgili
- GÜNEÇ
-
-
[isim]
Çok güneş alan yer
-
[isim]
Çok güneş alan yer
- DÜŞÜN
-
-
[isim]
Duyularla değil, zihinsel olarak tasarlanan, biçim verilen, canlandırılan nesne veya olay
-
[isim]
Duyularla değil, zihinsel olarak tasarlanan, biçim verilen, canlandırılan nesne veya olay
- ÜRDÜN
- ...
- ÇÜNKÜ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[bağlaç]
Şundan dolayı, şu sebeple, zira
- "Ben şimdi sizin fikrinizi tenkit etmeyeceğim çünkü faydasızdır." (Ömer Seyfettin)
-
[bağlaç]
Şundan dolayı, şu sebeple, zira
- KÜNYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir kimsenin adı, soyadı, ülkesi, doğumu, mesleği vb. bilgilerini gösteren kayıt
- "Kara Hüseyin'in künyesini yazdığım defteri belki on kere açtırıyor, parmağını künyenin üstüne büyük bir hızla koyuyor." (Halide Edip Adıvar)
- "Geçen sene künyesi geldi, dedi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Bu bilgilerden bazısının yazılı olduğu bilezik, kolye vb. metalden eşya
- "Güzel bir şeritle künyemi göğsüme bağladım ve gittim." (Falih Rıfkı Atay)
-
Soy sop ile ilgili kimlik bilgileri
- "Künyesi bile daha doğarken onun yönünü belirlemiş gibi idi." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bir kimsenin adı, soyadı, ülkesi, doğumu, mesleği vb. bilgilerini gösteren kayıt