İçinde ü olan 8 harfli 1091 kelime var. İçerisinde Ü harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ü harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu ü harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

GÜVENMEK

  1. [-e] Güven duymak, güveni olmak, itimat etmek
    • "Bu işte size güveniyorum. Kendimi kuvvetli görmek biraz fazla kendime güvenmek olur." (Halide Edip Adıvar)

MÜBAREZE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] İki düşman taraftan çıkan birer kişinin çarpışması

TÜRETMEK

  1. [-i] Oluşturmak, ortaya çıkarmak, yaratmak, meydana çıkarmak

DÜZGÜSEL

  1. [sıfat] Kurallarla, yasalarla ilgili olan, kural, yasa koyan, normatif
  2. Belirlenmiş kalıplar içinde olan, normatif

FÜTÜVVET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Dinî ve mesleki birlik, esnaf teşkilatı

KÜTLEŞME

  1. [isim] Kütleşmek işi

MÜRAİLİK

  1. [isim] İkiyüzlülük

ÖKSÜRMEK

  1. [nsz] Solunum yolları zarlarının rahatsızlığı sebebiyle akciğerlerdeki havayı birdenbire ve gürültülü bir sesle dışarı vermek
    • "Efendim, çocuk durmaz, koşar, terler, öksürür." (Burhan Felek)
  2. Öksürtücü bir hastalığa tutulmuş olmak
    • "Çocuk öksürüyor, sokağa çıkarmamalı."

YÜRÜRLÜK

  1. [isim] Gereğinin yapılır olması durumu, meriyet
    • "Yürürlükte bulunan kanunlar, usuller, kurallar. Fakat umumi hatlar yine yürürlükte idi." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Ekonomik, ticari veya teknik ilişkileri düzenleyen ... antlaşmalar ... yayımlanma ile yürürlüğe konabilir." (Anayasa)
    • "Kimse, işlediği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz..." (Anayasa)
    • "Öte yandan, dünyadaki sorunların çokluğu da uykuyu yürürlükten kaldırmaya yetmez." (Salâh Birsel)

ÇÖKÜŞMEK

  1. [-e] Bir şeyin başına çöküp toplanmak
    • "Kuşlar tarlaya çöküştüler."

DÖNÜŞMEK

  1. [-e] Bir biçimden, bir durumdan başka bir biçime veya duruma geçmek, tahavvül etmek
    • "Gülüşü içli bir duyarlığa dönüştü yüzünde." (Necati Cumalı)

GÜMÜŞÇÜN

  1. [isim] Püskül kuyruklulardan, eski kitap sayfalarında, döşeme aralıklarında, şekerli maddeler ve tahta kırıntıları yiyerek yaşayan, vücutları küçük pullarla örtülü, kanatsız böcek (Lepisma saccharina)

MÜKEDDER

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [sıfat] Üzgün

PLÜTONİK
...
SÖMÜRÜCÜ

  1. [isim] Sömürüyü gerçekleştiren, sömürgen, istismarcı

TAKALLÜS

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Kasılma
    • "Beynim uğulduyor, gözlerimin havası kıvılcımlanıyor, parmaklarım takallüs ediyor." (Aka Gündüz)

ÜÇLEŞMEK

  1. [nsz] Üçe çıkmak, bir veya ikiyken üç olmak

CÜMLELİK
...
GÜLÜŞMEK

  1. [nsz] Karşılıklı veya birlikte gülmek, birlikte şakalaşmak
    • "Hep birlikte kahkahayla gülüştüler." (Necati Cumalı)

BÜRÜMCÜK

  1. [isim] Ham ipekten dokunmuş ince kumaş
    • "Ona, yakası daima açık ve yenleri bol bir bürümcük gömlek giydirdim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. [sıfat] Bu kumaştan yapılmış
    • "Kadınları kırmızı canfesten şalvar ve bürümcük gömlek giyerler." (Yahya Kemal Beyatlı)
  3. Ham ipekten yapılmış baş örtüsü

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü