İçinde zar olan 7 harfli 33 kelime var. İçerisinde ZAR bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında zar olan kelimeler listesine ya da Sonu zar ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A R Z Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ARZ, RAZ, ZAR
2 Harfli Kelimeler
AR, AZ, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ZARARLI
-
-
[sıfat]
Zarar veren, zararı dokunan, dokuncalı, muzır, tahripkâr
- "Daha fazla tafsilata girmeyi bugün zararlı gördüğüm için bu konuda susacağım." (Burhan Felek)
-
[sıfat]
Zarar veren, zararı dokunan, dokuncalı, muzır, tahripkâr
- BOZARIŞ
-
-
[isim]
Bozarma işi veya biçimi
-
[isim]
Bozarma işi veya biçimi
- NAZARAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[zarf]
Göre, oranla, kıyasla
- "Buna nazaran şimdi vereceğim malumat ve izahatı anlamak daha kolay olacaktır." (Atatürk)
-
[zarf]
Göre, oranla, kıyasla
- TAZARRU
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yakarma
-
[isim]
Yakarma
- HEZAREN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Saray çiçeği (Delphinium)
-
[isim]
Saray çiçeği (Delphinium)
- BOZARIK
-
-
[sıfat]
Bozarmış olan
-
[sıfat]
Bozarmış olan
- MEZARCI
-
-
[isim]
Mezar kazan kimse
-
Mezarın bakımını yapan kimse
-
[isim]
Mezar kazan kimse
- LALEZAR
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi
-
[isim]
Lale yetiştirilen yer, lale bahçesi
- NAZARLI
- ...
- BOZARMA
-
-
[isim]
Bozarmak işi veya durumu
-
[isim]
Bozarmak işi veya durumu
- KIZARMA
-
-
[isim]
Kızarmak işi
-
[isim]
Kızarmak işi
- HIZARCI
-
-
[isim]
Hızar işleten, hızarla kereste biçen kimse
-
[isim]
Hızar işleten, hızarla kereste biçen kimse
- ANZAROT
-
Kelime Kökeni : Ermenice
-
[isim]
Sıcak ülkelerde yetişen bodur bir ağaç (Sarcocolla)
-
Bu ağacın yara tedavisinde kullanılan reçinesi
-
Rakı
- "Tam eğleneceğimiz sırada anzarot bitti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Sıcak ülkelerde yetişen bodur bir ağaç (Sarcocolla)
- İNTİZAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birinin gelmesini, bir şeyin olmasını bekleme, gözleme
- "Hastanede ilk günü ve ilk gecesi bu ümit ve intizar ile geçti." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
İlenme, beddua, inkisar
-
[isim]
Birinin gelmesini, bir şeyin olmasını bekleme, gözleme
- TOZARMA
-
-
[isim]
Tozarmak işi
-
[isim]
Tozarmak işi
- ZARİFÇE
-
-
[zarf]
Zarife yakışır biçimde, hoşça, güzelce, zarifane
-
[zarf]
Zarife yakışır biçimde, hoşça, güzelce, zarifane
- ZARURET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Zorunluluk
- "Kültür hâkim olduktan sonra, sanat ve hayat, mazi ve yeni zaruretler ne güzel uyuşuyor." (Falih Rıfkı Atay)
-
Gereklilik
-
Sıkıntı, yoksulluk, fakirlik
- "Kıyafetinden dışarılıklı ve zarurette olduğu anlaşılan bir kadın ... kahvelerden birine girdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Zorunluluk
- PAZARCI
-
-
[isim]
Değişik günlerde kurulan pazarlarda mal satan kimse
-
[isim]
Değişik günlerde kurulan pazarlarda mal satan kimse
- HAZARCA
- ...
- MANZARA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bakışı, dikkati çeken her şey
-
Görünüş
- "Boğaz'ın ucundan Karadeniz'e bir kapı gibi açılan manzara..." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Konusu bir doğa veya şehir parçası olan resim, gravür veya desen, tablo
-
Durum
- "Bu sade dekor ölümün manzarasını ulvi bir tablo gibi güzelleştirmişti." (Orhan Seyfi Orhon)
-
[isim]
Bakışı, dikkati çeken her şey