İçinde yat olan 8 harfli 46 kelime var. İçerisinde YAT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında yat olan kelimeler listesine ya da Sonu yat ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TAY, YAT
2 Harfli Kelimeler
AT, AY, TA, YA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DİYATOME
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Silisli sert kabukları olan ve fosilleri, kalın yer katmanları oluşturan bir algler familyası
-
[isim]
Silisli sert kabukları olan ve fosilleri, kalın yer katmanları oluşturan bir algler familyası
- EDEBİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Olay, düşünce, duygu ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesi sanatı, yazın (II)
- "Edebiyat hocasıyken talebeme bu nesir sanatından bir defa bahsetmiştim." (Falih Rıfkı Atay)
- "Biz edebiyat yapmıyoruz, gazetecilik ediyoruz, modern gazetecilik!" (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir bilim kolunun türlü konuları üzerine yazılmış yazı ve eserlerin hepsi, literatür
- "Hekimlik edebiyatı."
-
İçten olmayan, gereksiz, boş sözler
-
[isim]
Olay, düşünce, duygu ve hayallerin dil aracılığıyla sözlü veya yazılı olarak biçimlendirilmesi sanatı, yazın (II)
- İLAHİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tanrı bilimi
-
[isim]
Tanrı bilimi
- YATSILIK
- ...
- FİİLİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İş olarak yapılanlar, edim, edimler, işler, gerçekleştirilen işler
-
[isim]
İş olarak yapılanlar, edim, edimler, işler, gerçekleştirilen işler
- YATIŞMAK
-
-
[nsz]
Hızı, etkisi azalmak, aşırılığı geçmek
- "Vapurun gürültüsü büsbütün yatıştı." (Refik Halit Karay)
-
Coşku, sinir, korku vb.nin etkisi azalmak, geçmek, sakinleşmek
- "Nasılsın yavrum, uyuduktan sonra biraz sinirlerin yatıştı mı?" (Sermet Muhtar Alus)
-
Ayaklanma, kargaşa sakinleşmek, durulmak
- "Kargaşa yatıştı."
-
Yan yana, kucak kucağa yatmak
- "Gölgesinde koyun, kuzu yatışır / Servidir, ladindir ormanlarımız." (İ. Sağır)
-
[nsz]
Hızı, etkisi azalmak, aşırılığı geçmek
- NEŞRİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yayın
-
[isim]
Yayın
- RADYATÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Hava, su veya buharı ısıtmak veya soğutmak suretiyle meydana gelen sıcaklığı veya soğukluğu yayan, böylece ısıtma ve soğutmada kullanılan cihaz
- "Radyatörün üzerine bırakılmış küçük kutudaki su kaynıyor, kutu tıkırdıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Bağlı bulunduğu motordaki ısı derecesinin yükselmesini önleyen soğutucu
- "Radyatörün suyunu tazeledikten sonra virajlı yokuşu tırmanmaya başladı." (Aka Gündüz)
-
[isim]
Hava, su veya buharı ısıtmak veya soğutmak suretiyle meydana gelen sıcaklığı veya soğukluğu yayan, böylece ısıtma ve soğutmada kullanılan cihaz
- HALKİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Halk bilimi, folklor
-
[isim]
Halk bilimi, folklor
- BAŞFİYAT
-
Kelime Kökeni : Türkçe
-
[isim]
En iyi ürün için belirlenen fiyat
-
[isim]
En iyi ürün için belirlenen fiyat
- KÜLLİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir yazarın bütün eserlerini içeren dizi
- "Başlıca şair ve nasirleri tamamıyla öğrenmek için külliyat okumak merakına düştüm." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[isim]
Bir yazarın bütün eserlerini içeren dizi
- İHTİYATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İlerisi düşünülerek yapılan
-
[sıfat]
İlerisi düşünülerek yapılan
- MİNYATÜR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çoğunlukla eski yazma kitaplarda görülen, ışık, gölge ve hacim duygusu yansıtılmayan küçük, renkli resim sanatı
- "Aynı oyunu, avuç içi kadar bir minyatürden seçilmiş bir köşecikle oynuyorlar." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Bu biçimde yapılmış küçük resim
-
Bir şeyin küçük ölçekte kopyası veya benzeri
- "Ufacık, minyatür bir yüzü, aynı ufaklıkta vücudu vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Çoğunlukla eski yazma kitaplarda görülen, ışık, gölge ve hacim duygusu yansıtılmayan küçük, renkli resim sanatı
- BAYATLIK
-
-
[isim]
Bayat olma durumu
-
[isim]
Bayat olma durumu
- KAVMİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Etnografya
-
[isim]
Etnografya
- NAKLİYAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Taşıma işleri, taşımacılık
-
[isim]
Taşıma işleri, taşımacılık
- MEDYATİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
İletişim araçlarına özgü, iletişim araçlarıyla ilgili
-
Medyada çok yer alan, çok tanınan, çok bilinen (kimse)
-
[sıfat]
İletişim araçlarına özgü, iletişim araçlarıyla ilgili
- YATAKLIK
-
-
[sıfat]
Yatak yapmaya uygun
- "Bir kanlı katile yataklık yapmış gibi pişmanlık duyuyordu." (Peyami Safa)
-
[isim]
Üzerine yatak serilen tahta veya maden kerevet, karyola
- "Yataklığın etrafında bir şeyin dolaştığına, süründüğüne dikkat ettim." (Halit Ziya Uşaklıgil)
-
[isim]
Suçluları barındırma, gizlice yardım etme
-
[sıfat]
Yatak yapmaya uygun
- BOYATMAK
-
-
[-i]
Boyama işini yaptırmak, boya sürdürmek
- "Kunduralarımı boyatmak istemiştim." (Burhan Felek)
-
[-i]
Boyama işini yaptırmak, boya sürdürmek
- YATÇILIK
-
-
[isim]
Yat turizmiyle uğraşma
-
[isim]
Yat turizmiyle uğraşma