İçinde ya olan 6 harfli 225 kelime var. İçerisinde YA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ya olan kelimeler listesine ya da Sonu ya ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AY, YA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

YARAMA

  1. [isim] Yaramak işi

FERYAT

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Haykırış, çığlık
    • "Bu, bir hayat kurtarma feryadıdır." (Burhan Felek)
    • "Feryat ederek gözlerini açan Satılmış, şaşkın şaşkın etrafına bakınıyordu." (Ercüment Ekrem Talu)
    • "Pencereden kopardığım feryadı pek geç işittiler." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Oradan küçücük bir fakir çocuk gibi feryadı bastığını işitirsiniz." (Sait Faik Abasıyanık)

UYARIM

  1. [isim] Bir uyaran karşısında organizmanın gösterdiği tepki, tembih
  2. Bir uyarma sebebiyle herhangi bir kasta, salgı bezinde olan açık veya gizli değişme

BÜNYAN
...
ÖNAYAK

  1. [sıfat] Bir işte öncü, işi yürüten (kimse)
    • "Bu işte de önayak olmuş ve neler becermiş." (Reşat Nuri Güntekin)

YANMAK

  1. [nsz] Birleşiminde karbon bulunan maddeler, ısı ve ışık yayarak kül durumuna geçip yok olmak
    • "Yanan ormanların yerine yeni orman yetiştirilir..." (Anayasa)
    • "Bir babam olduğunu, nasıl yana yana istediğini size anlatamam." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Herife bir tokat yahut bir yumruk yerleştiremediğine bile yandı durdu." (Peyami Safa)
    • "Ali Safa Bey bir şeye çok yanıp yakılıyordu, işini daha gizli görebilirdi." (Yahya Kemal)
  2. Ateş durumuna geçmek, tutuşmak
    • "Kömür yandı. Ocaktaki odun yandı."
    • "Her şeyden önce bir bakanlık koltuğuna kurulmak ihtirasıyla yanıp tutuştuğunu ve oraya varmak için her vasıtayı mübah saydığını sezip anlamamış mıydı?" (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  3. Isı, ışık veren bir konuma geçmek
    • "Gece oldu ışıklar yandı, yatsı vakti geldi." (Memduh Şevket Esendal)
  4. Bütünü veya bir bölümü ateş veya sıcaklığın etkisi ile bozulmak, kömür durumuna geçmek
    • "Yemek yandı. Ekmek yandı."
  5. Isı etkisiyle vücudun bir yanı yara olmak, kızarmak veya rengi koyulaşmak
    • "Ateşe dokundu, eli yandı. Güneşten kolları yandı."
  6. Vücut veya nesnelerin ısısı artmak
    • "Ateşler içinde, günlerce titreyerek yanar." (Yusuf Ziya Ortaç)
    • "Odamız yaz günleri çinkodan damın altında yanar durur." (Orhan Veli Kanık)
  7. Parlamak, parıldamak
    • "Birkaç batarya top, kızgın güneş altında pırıl pırıl yanıyor." (Falih Rıfkı Atay)
  8. Birtakım etmenlerin etkisiyle işe yaramaz duruma gelmek
    • "Kumaş boyadan yanmış. Ekinler dondan yanmış."
  9. Yanık acısına benzer bir acı duymak
    • "Boğazım yanıyor. Biberden ağzım yandı."
  10. Kendini göstermek, çabalamak
    • "Çocuklar, kendilerini beğendirmek için yanıyorlar." (Reşat Nuri Güntekin)
  11. Çok üzülmek
    • "Bu yaz tatil yapamayacağıma yanıyorum."
  12. Çok sevmek, büyük bir aşk ile sevmek
  13. Hükümsüz kalmak, değerini yitirmek
    • "Vaktinde değiştirilmeyen kâğıt paralar yandı."
  14. Zarara, kötülüğe uğramak
    • "Maazallah, birimize kitaptan rastgele bir şey soracak olsa yandığımız gündü." (Haldun Taner)
  15. Çocuk oyunlarında oyun dışı olmak
  16. Bir bir sıralamak, dile getirmek, dert dökmek, anlatmak
    • "Yazı yazmak, hayatımı anlatmak, kalbimi dökmek ihtiyacıyla yanıyorum." (Sermet Muhtar Alus)

YARDIM

  1. [isim] Kendi gücünü ve imkânlarını başka birinin iyiliği için kullanma, muavenet
    • "Bu, bir ricada bulunacak, bir yardım isteyecek sandı." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Kalkmasına yardım etmedikten başka ayaklarından sarılmış, bir defa da böyle sürümüştüm." (Refik Halit Karay)
    • "Devlet yahut diğer kamu tüzel kişilerinden mali yardım gören haber ajansları hakkında da uygulanır." (Anayasa)
    • "Mal sahibi Rafet Reis, ona epey yardımda bulunmuştu." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Bir ülkeye bağış veya ödünç olarak verilen para ve ihtiyaç maddeleri
  3. Etki
    • "Otların üstünde, ağaçların yapraklarında kalan yağmur damlaları rüzgârın da yardımıyla öğleye kadar kurudu." (Necati Cumalı)
  4. Bağış, iane

YAPILI

  1. [sıfat] Yapısı herhangi bir nitelikte olan
    • "Güzel yapılı. Sağlam yapılı."
  2. Vücudu gelişmiş, iri
    • "Yapılı bir adam."

AMASYA
...
BOYAMA

  1. [isim] Boyamak işi
  2. Renkli yazma veya mendil
  3. [sıfat] Rengi boya ile sonradan verilmiş olan
    • "Kara olan uzun bıyıkları, saçlarına pek uymuyor, boyama bıyığa benziyordu." (Osman Cemal Kaygılı)

YAŞMAK

  1. [isim] Kadınların ferace ile birlikte kullandıkları, gözleri açıkta bırakan, ince yüz örtüsü
    • "Çıka çıka, yaşmak feraceli, kazık gibi bir kadın çıktı." (Sermet Muhtar Alus)
  2. Başla birlikte yüzü, ağzı kapatan örtü

İTALYA
...
YAĞSIZ

  1. [sıfat] Yağı olmayan
  2. Yağı az
  3. İçine yağ konulmamış, yağ ile yapılmamış
  4. İnce, zayıf

YAPSAT

  1. [isim] Bina yapıp satma işi
    • "Bir uygarlığın üzerine biz bir yapsat mimarisi kuruyorduk." (Selim İleri)

YASEVİ
...
MANYAK

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [sıfat] Maniye yakalanmış (hasta)
  2. Gülünç, garip, şaşırtıcı davranışları olan (kimse)
  3. [ünlem] "Aptal, çılgın, dengesiz, deli" anlamlarında bir seslenme sözü

ÜTOPYA

Kelime Kökeni : Yunanca

  1. [isim] Gerçekleştirilmesi imkânsız tasarı veya düşünce

YALAKA

  1. [isim] Dalkavuk
  2. [sıfat] Arsız, sırnaşık

İÇYAĞI

  1. [isim] Geviş getiren hayvanların karın boşluğunda iç organlarını saran kalın yağ, şahım
    • "Ve siner tavanlara bir içyağı kokusu." (Behçet Necatigil)

AYARTI

  1. [isim] Baştan çıkarma

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü