İçinde vu olan 8 harfli 48 kelime var. İçerisinde VU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında vu olan kelimeler listesine ya da Sonu vu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

ÜSTÇAVUŞ

  1. [isim] Orduda astsubaylığın ikinci aşaması olan, çavuşla başçavuş arasındaki görevli

BAVULSUZ

  1. [sıfat] Bavulu olmayan

KOVULMAK

  1. [nsz] Kovma işine konu olmak veya kovma işi yapılmak
    • "Evdekilerle boyuna çatışmaya başlamam yüzünden evden kovuldum." (Çetin Altan)

AVUNULMA

  1. [isim] Avunulma işi

KAVUŞTAK

  1. [isim] Nakarat

KAVURMAK

  1. [-i] Bir şeyi bir kabın içinde su katmadan kızartarak pişirmek
    • "Madenden bir kap içine bunları koyup kavuracağız." (Salâh Birsel)
  2. Rüzgâr, soğuk, sıcak vb. kurutmak, yakmak
    • "Rüzgâr ekinleri kavurdu."
  3. Çok üzmek, yakmak, mahvetmek
    • "Memleketi kavuran kıtlık buranın semtine uğramamıştır." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)

VUZUHSUZ

  1. [sıfat] Açık olmama durumu, belirsiz

BAŞVURUŞ
...
YAVUZLUK

  1. [isim] Yavuz olma durumu, yavuzca davranış

TEFEVVUK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Üstünlük, üstün gelme

KAVUNİÇİ

  1. [isim] Pembeye çalan sarı renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan
    • "Kavuniçi gecelik."

VURULMAK

  1. [nsz] Vurma işine konu olmak
    • "Yatak odasının kapısı vuruluyordu." (Mithat Cemal Kuntay)
  2. [-e] Âşık olmak, gönül kaptırmak, sevdalanmak
    • "Kim söylemiş beni / Süheyla'ya vurulmuşum diye." (Orhan Veli Kanık)

SAVUŞMAK

  1. [nsz] Bulunduğu yerden aceleyle, gizlice veya dikkati çekmeden ayrılmak
    • "Hemen dükkâna koşuyorum, acele acele bir iki gazete alıp savuşuyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
    • "Yemek kotaracağım diye savuşup gitti." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  2. Hastalık veya başka kötü bir durum geçmek, iyileşmek

YAVUZELİ
...
HAVUZSUZ

  1. [sıfat] Havuzu olmayan

KAVUŞMAK

  1. [-e] Ayrı kalınan, sevilen bir kimseyle bir araya gelmek, onu yeniden görmek
    • "Biz 1923'te bir Mustafa Kemal'e kavuşmasaydık, gelecek zamanlara doğru yollarımızı tıkayan aşılmaz setleri yıkamazdık." (Falih Rıfkı Atay)
  2. Yokluğu çekilen veya çok istenen bir şeye erişmek, onu elde etmek
    • "Vakitsiz kötürümleşen ruh, onun mucizesiyle ısındı, kımıldandı, doğruldu; bir sağlığa kavuşuyordu." (Ruşen Eşref Ünaydın)
  3. Katılmak
    • "Fırat ve Dicle gibi yan yana akıyorlar, sonra birbirine kavuşuyorlar." (Yahya Kemal Beyatlı)
  4. [nsz] Bir araya gelmek, birleşmek
    • "Ceketin önü kavuşmuyor."
  5. [nsz] Güneş batmak
  6. Varmak, ulaşmak

KAVUKLUK

  1. [isim] Kavuk koymaya yarayan küçük raf

AVUTULMA

  1. [isim] Avutulmak işi

SAVURGAN

  1. [sıfat] Tutumsuz

VURDURMA

  1. [isim] Vurdurmak işi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü