İçinde vu olan 7 harfli 53 kelime var. İçerisinde VU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında vu olan kelimeler listesine ya da Sonu vu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SAVURUŞ
- ...
- KAVUKÇU
-
-
[isim]
Kavuk yapan veya satan kimse
-
Birine yaranmak için onun söz veya davranışlarını uygun bulan, onaylayan kimse
-
[isim]
Kavuk yapan veya satan kimse
- VURUNMA
-
-
[isim]
Vurunmak işi
-
[isim]
Vurunmak işi
- PAVURYA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Bir cins iri yengeç
-
[isim]
Bir cins iri yengeç
- FİRAVUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Eski Mısır hükümdarlarına verilen unvan
-
İskambil kâğıtlarıyla oynanan bir çeşit oyun
-
Kibirli, suratsız ve kötü yürekli kimse
-
[isim]
Eski Mısır hükümdarlarına verilen unvan
- KAVURMA
-
-
[isim]
Kavurmak işi
-
Kendi yağıyla pişirilip kavrulduktan sonra yenen veya dondurulup saklanan et
- "Sinide haşlanmış ve ikiye kesilmiş yumurtalar, yeşil soğanlar, tulum peynirleri, kavurmalar vardı." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Kavrulmuş olan
-
[isim]
Kavurmak işi
- OVUNMAK
-
-
[nsz]
Ovma işi yapılmak
-
[nsz]
Ovma işi yapılmak
- KAVUNCU
-
-
[isim]
Kavun satan kimse
-
[isim]
Kavun satan kimse
- TAVUKLU
-
-
[sıfat]
İçinde tavuk eti bulunan
-
[sıfat]
İçinde tavuk eti bulunan
- ARNAVUT
- ...
- AVUTMAK
-
-
[-i]
Bir kimsenin acısını veya sıkıntısını yatıştırmak, teselli etmek
- "İnsanı sıkıntılı zamanlarda kitap kadar avutan bir şey yoktur."
-
Oyalamak
- "Çocuk annem diye tutturdu, güç avuttuk."
-
[-i]
Bir kimsenin acısını veya sıkıntısını yatıştırmak, teselli etmek
- KAVUŞUM
-
-
[isim]
Yer yuvarlağı bir uçta kalmak üzere, yerin, güneşin ve herhangi bir gezegenin bir doğru üzerine gelmeleri, içtima
-
[isim]
Yer yuvarlağı bir uçta kalmak üzere, yerin, güneşin ve herhangi bir gezegenin bir doğru üzerine gelmeleri, içtima
- SAVURMA
-
-
[isim]
Savurmak işi
- "Ben de onlar gibi tekme atıp yumruk savurmasını biliyordum." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Kol, bacak vb. vücut bölümlerinin ağırlıklarından yararlanarak omuz ve uyluk eklemleri çevresinde türlü yönlere doğru hızla çevirme
-
[isim]
Savurmak işi
- KOVULMA
-
-
[isim]
Kovulmak işi veya biçimi
-
[isim]
Kovulmak işi veya biçimi
- KOVULUŞ
-
-
[isim]
Kovulma işi veya biçimi
-
[isim]
Kovulma işi veya biçimi
- BAŞVURU
-
-
[isim]
Başvurma işi, müracaat
-
Bilgi sahibi olmak için bir kaynağı kullanma, bilgiye ulaşma, referans
- "Başvuru kitapları."
-
[isim]
Başvurma işi, müracaat
- RANDEVU
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Belli bir saatte, belli bir yerde iki veya daha çok kişi arasında kararlaştırılan buluşma
- "Bunlar bana öyle gelir ki vaktiyle verdikleri bir randevuya o gün canları istememiş de gitmemişler." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Adamcağız, samimi bir refah ve zevkle yeni bir randevu aldıktan sonra gitti." (Aka Gündüz)
- "Az sonra birbirimize randevu vermişiz gibi ben de gelirim." (Refik Halit Karay)
- "Bilmem ki anne, gene o Fahri'yle randevusu olmasın?" (Peyami Safa)
-
[isim]
Belli bir saatte, belli bir yerde iki veya daha çok kişi arasında kararlaştırılan buluşma
- VURULMA
-
-
[isim]
Vurulmak durumu
-
[isim]
Vurulmak durumu
- KAVURUŞ
-
-
[isim]
Kavurma işi veya biçimi
-
[isim]
Kavurma işi veya biçimi
- ABLAVUT
-
-
[sıfat]
Bön, aptal, sersem (kimse)
-
[sıfat]
Bön, aptal, sersem (kimse)