İçinde vma olan 20 kelime var. İçerisinde VMA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında vma olan kelimeler listesine ya da Sonu vma ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
TRAVMATOLOJİK
TRAVMATOLOJİ
SAVMACILIK
TRAVMATİK
SAVMACI
ÇAVMAK, CIVMAK, ÇIVMAK, KOVMAK, LAVMAN, SAVMAK, TRAVMA
ÇAVMA, CIVMA, ÇIVMA, KOVMA, OVMAÇ, OVMAK, SAVMA
OVMA
A M V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AM, AV, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TRAVMATOLOJİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Travmatoloji ile ilgili
-
[sıfat]
Travmatoloji ile ilgili
- TRAVMATOLOJİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Cerrahinin yara ve bereleri tedavi eden bölümü
-
[isim]
Cerrahinin yara ve bereleri tedavi eden bölümü
- SAVMACILIK
-
-
[isim]
Savmacının işi
-
[isim]
Savmacının işi
- TRAVMATİK
- ...
- SAVMACI
-
-
[isim]
Savma işi yapan kimse
-
[isim]
Savma işi yapan kimse
- LAVMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Radyolojik araştırma için kalın bağırsağı anüs yoluyla özel ilaçlı su fışkırtarak boşaltma
-
Bu iş için kullanılan alet ve sıvı
-
[isim]
Radyolojik araştırma için kalın bağırsağı anüs yoluyla özel ilaçlı su fışkırtarak boşaltma
- SAVMAK
-
-
[-i]
İstenmeyen birini yanından uzaklaştırmak
- "Böylece Arif Ağayı başımızdan savar ve sizinle bir mehtap gezintisi yaparız." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Sıkıcı bir durumu geçirmek, atlatmak, savuşturmak, defetmek
- "Kendini unutturmak ve bu ziyareti kazasız, belasız savmaktan başka bir düşüncesi bulunmayan bizim kaymakam..." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Geçirmek
-
Vakti geçmek
- "Vazodaki çiçekler savmış, yenilemeli."
-
[nsz]
İşleyip geçmek, etki etmek
- "Soğuk içime savdı."
-
[-i]
İstenmeyen birini yanından uzaklaştırmak
- TRAVMA
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Canlı üzerinde beden ve ruh açısından önemli ve etkili yaralanma belirtileri bırakan durum
-
Bir doku veya organın yapısını, biçimini bozan ve dıştan mekanik bir tepki sonucu oluşan yerel yara
-
[isim]
Canlı üzerinde beden ve ruh açısından önemli ve etkili yaralanma belirtileri bırakan durum
- KOVMAK
-
-
[-i]
Sert veya küçük düşürücü sözlerle gitmesini söylemek, savmak, defetmek
- "Fethi Bey çalgıları kovdu, davul zurna istedi." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir yerden sürüp çıkarmak, kovalamak
-
İşine son vermek, görevinden atmak, uzaklaştırmak
-
Varlığına son vermek, ortadan kaldırmak
-
Gözetmek
- "Sıra, saygı kovarak yetişmiş bütün efendiler, Türkiye'nin bütün Avrupa görmüşleri ona kızar, onu küçük düşürmeye çalışır." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-i]
Sert veya küçük düşürücü sözlerle gitmesini söylemek, savmak, defetmek
- ÇAVMAK
-
-
[-e]
Güneş doğmak
-
Dağılıp yayılmak, saçılmak
-
Sapmak, yol değiştirmek, amaçtan şaşmak
-
[-e]
Güneş doğmak
- ÇIVMAK
-
-
[nsz]
Atlamak, sıçramak, zıplamak
-
Hızla giden bir şey bir yere çarpıp yön değiştirmek, sekmek, çavmak, sapmak, inhiraf etmek
- "Kurşun da taşa değmiş sonra taştan çıvmış, Dursun Hacı'ya değmiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Atlamak, sıçramak, zıplamak
- CIVMAK
-
-
[-den]
Sekmek, değip geçmek, vurup sapmak
- "Kurşun taşa değmiş, sonra taştan cıvmış, Dursun hocaya değmiş." (Memduh Şevket Esendal)
-
[-den]
Sekmek, değip geçmek, vurup sapmak
- SAVMA
-
-
[isim]
Savmak işi
- "Kasım, Tahir Beyi savmaya uğraşırken ben rastladım." (Peyami Safa)
-
[isim]
Savmak işi
- CIVMA
-
-
[isim]
Cıvmak işi
-
[isim]
Cıvmak işi
- ÇAVMA
-
-
[isim]
Çavmak işi
-
[isim]
Çavmak işi
- KOVMA
-
-
[isim]
Kovmak işi
- "Türkçüler, terkipli lisanla beraber aruz veznini de millî edebiyatımızdan kovmaya karar verdiler." (Ziya Gökalp)
-
[isim]
Kovmak işi
- OVMAK
-
-
Bir şeyin üzerine bastırarak el gezdirmek
- "Şakaklarını, bileklerini kolonya ile ovdum." (Sermet Muhtar Alus)
-
Bir yere bir şeyi kuvvetle sürterek temizlemek
- "Tencereyi ovmak. Tahtaları ovmak."
-
Bir şeyin üzerine bastırarak el gezdirmek
- ÇIVMA
-
-
[isim]
Çıvmak işi
-
[isim]
Çıvmak işi
- OVMAÇ
-
-
[isim]
Hamuru ovalayarak yapılan kırıntılarla pişirilmiş çorba
-
Taze tarhana
-
[isim]
Hamuru ovalayarak yapılan kırıntılarla pişirilmiş çorba
- OVMA
-
-
[isim]
Ovmak işi
-
[isim]
Ovmak işi