İçinde ve olan 7 harfli 111 kelime var. İçerisinde VE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ve olan kelimeler listesine ya da Sonu ve ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E V Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
EV, VE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- DEVERAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dolaşım, dönme
-
Kan dolaşımı
-
[isim]
Dolaşım, dönme
- ÖZSEVER
-
-
[sıfat]
Kendi benliğine bağlanan, hayran olan (kimse), narsist
-
[sıfat]
Kendi benliğine bağlanan, hayran olan (kimse), narsist
- ELVERME
-
-
[isim]
Elvermek işi veya durumu
-
[isim]
Elvermek işi veya durumu
- TEVESSÜ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Genişleme, yayılma
-
[isim]
Genişleme, yayılma
- VERECEK
-
-
[isim]
Birine verilmesi gereken para, borç, alacak karşıtı
-
[isim]
Birine verilmesi gereken para, borç, alacak karşıtı
- GÜVENME
-
-
[isim]
Güven duyma, güveni olma
-
[isim]
Güven duyma, güveni olma
- İŞVESİZ
- ...
- SAHAVET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
El açıklığı, akılık, seleklik, cömertlik
-
[isim]
El açıklığı, akılık, seleklik, cömertlik
- VELVELE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gereksiz telaş, gürültü ve heyecan
- "Çoktan böyle gürültü, kalabalık görmemiş, böyle velvele duymamıştı." (Memduh Şevket Esendal)
- "Kıyamet kopar gibi bir velvele koptu, bütün ordu surların üstüne atıldı." (Yahya Kemal Beyatlı)
- "Susun, ortalığı velveleye vermeyin! Ne bağrışıyorsunuz?" (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Gereksiz telaş, gürültü ve heyecan
- VEBALLİ
- ...
- İLAVELİ
-
-
[sıfat]
Eki olan
- "İlaveli ikinci baskı."
-
Abartılmış, yalan katılmış, abartılı
-
[sıfat]
Eki olan
- İŞVEBAZ
- ...
- ŞEKAVET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Haydutluk, soygunculuk
- "Herkesin ortasında yapılan bu şekavete neden kimse karışmıyor?" (Haldun Taner)
-
[isim]
Haydutluk, soygunculuk
- KASAVET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Üzüntü, tasa, kaygı, sıkıntı
- "Dövüşen yiğitler de boyanır kana / Kasavet mi çeker seni doğuran ana." (H. Türküsü)
-
[isim]
Üzüntü, tasa, kaygı, sıkıntı
- EVERMEK
-
-
[-i]
Evlendirmek
-
[-i]
Evlendirmek
- MAVERAİ
- ...
- VEKALET
- ...
- HÜVEYDA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Besbelli, açıkça, meydanda, aşikâr
-
[sıfat]
Besbelli, açıkça, meydanda, aşikâr
- HALVETİ
- ...
- VEZNECİ
-
-
[isim]
Banka, büro vb. kuruluşlarda para alıp veren görevli, veznedar
-
Terazi yapan veya satan kimse
-
[isim]
Banka, büro vb. kuruluşlarda para alıp veren görevli, veznedar