İçinde uta olan 5 harfli 10 kelime var. İçerisinde UTA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uta olan kelimeler listesine ya da Sonu uta ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AUT
2 Harfli Kelimeler
AT, TA, TU, UT
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TUTAÇ
-
-
[isim]
Laboratuvar maşası
-
Tutacak
-
[isim]
Laboratuvar maşası
- TUTAK
-
-
[isim]
Bir şeyin tutulacak yeri
- "Saban tutağı. Bıçak tutağı. Kılıç tutağı. Tüfek tutağı."
-
Tutacak
-
Kabza
-
Maşa, kerpeten vb. araçların tutmaya yarayan kanatlarından her biri
-
Bir anlaşma, sözleşme veya isteğin yerine getirilmesini sağlamak için güvence olarak ele geçirilen kimse, tutu, rehine
-
[isim]
Bir şeyin tutulacak yeri
- MUTAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Alışılmış, alışılan
- "Kendilerine güçlükle yol açan mutat zevat da onun peşi sıra otomobilleriyle uzaklaştılar." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Alışılmış, alışılan
- YUTAK
-
-
[isim]
Ağız ve burun boşluklarıyla gırtlak ve yemek borusu arasındaki boşluk
-
[isim]
Ağız ve burun boşluklarıyla gırtlak ve yemek borusu arasındaki boşluk
- MUTAF
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Keçi kılından hayvan çulu, yem torbası vb. dokuyan kimse
-
Keçi kılından dokunmuş veya örülmüş çul, çuval, yem torbası vb. şey
-
[isim]
Keçi kılından hayvan çulu, yem torbası vb. dokuyan kimse
- UTANÇ
-
-
[isim]
Utanma duygusu, hicap
- "O zaman, tuhaf bir utanca düşüp şaşırır, başımı önüme eğerdim." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
- "Bundan utanç duyuyor, utanılacak pek az şey yapan birisi olarak da gerginleşiyordu." (Tarık Buğra)
- "Yalvarırım hanımcığım, beni beyin yanına çıkarmayınız, utancımdan yerlere geçerim." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
- "Süleymaniye'nin avlusunu dolaşırken, utancımızdan yerin dibine gireceğimiz geldi." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
[isim]
Utanma duygusu, hicap
- TUTAM
-
-
[sıfat]
Avuç içi veya parmak uçlarıyla tutulabilen miktarda olan
- "Öksüzün cebindeki son tutam tütünü sardılar, sıra ile üçer nefes çektiler." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Avuç içi veya parmak uçlarıyla tutulabilen miktarda olan
- SUTAŞ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bakınız sutaşı
-
[isim]
Bakınız sutaşı
- TUTAR
-
-
[isim]
Nicelik bakımından bir şeyin bütünü
-
Para miktarı, meblağ
-
[isim]
Nicelik bakımından bir şeyin bütünü
- KUTAN
-
-
[isim]
Saka kuşu
-
[isim]
Saka kuşu