İçinde uru olan 7 harfli 54 kelime var. İçerisinde URU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında uru olan kelimeler listesine ya da Sonu uru ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
R U U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
UR
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KURUMLU
-
-
[sıfat]
Kurum (II) tutmuş olan
-
[sıfat]
Kurum (II) tutmuş olan
- ŞURUPLU
- ...
- UYDURUŞ
- ...
- BURUKSU
-
-
[sıfat]
Buruğa benzer, buruk gibi
- "Bundan kuvvet alarak âdeta bir nevi buruksu saadet içinde yaşamaktayım." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Buruğa benzer, buruk gibi
- KURUTAÇ
-
-
[isim]
Kurutma kabı
-
[isim]
Kurutma kabı
- KURUYUŞ
-
-
[isim]
Kuruma işi veya biçimi
-
[isim]
Kuruma işi veya biçimi
- KUDURUŞ
-
-
[isim]
Kudurma işi veya biçimi
- "Bu sebepsiz kuduruş beni şaşalattı." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Kudurma işi veya biçimi
- HURUFAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Harfler
-
Basımda, baskı işinde kullanılan metal vb. bir maddeden yapılmış harf, rakam veya başka işaret kalıpları
-
Dizgi işinde kullanılan harf türlerinin bütünü
- "Hurufatı zengin bir basımevi."
-
[isim]
Harfler
- BURUKÇA
-
-
[sıfat]
Tadı biraz buruk olan
-
[sıfat]
Tadı biraz buruk olan
- BURULMA
-
-
[isim]
Burulmak işi
-
[isim]
Burulmak işi
- BURUŞMA
-
-
[isim]
Buruşmak işi
-
[isim]
Buruşmak işi
- KURUTMA
-
-
[isim]
Kurutmak işi
-
[isim]
Kurutmak işi
- BURUNTU
-
-
[isim]
Buru, sancı, bağırsak bozukluğu
- "Sus! Buruntu geçiriyorum, azıcık kıpırdansam falya." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Buru, sancı, bağırsak bozukluğu
- ŞURUPÇU
- ...
- DUPDURU
-
-
[sıfat]
Çok duru
-
[sıfat]
Çok duru
- KURUNTU
-
-
[isim]
Yanlış ve yersiz düşünce, evham
- "Evlenmek kuruntusu ile satılmaya giden iki mahalle kızı sol tarafta." (Aka Gündüz)
-
Bir konuyla ilgili kötü ihtimalleri akla getirip tasalanma, işkil, evham, vesvese
- "Sözü dinlenmeyen bir siyasi liderin kuruntusu seziliyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
Olmayacak bir şeyin olacağını sanma, vehim
- "Bu davranış yersiz kuruntuların tam bir panzehridir." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yanlış ve yersiz düşünce, evham
- KURUTUŞ
-
-
[isim]
Kurutma işi veya biçimi
-
[isim]
Kurutma işi veya biçimi
- UYDURUK
-
-
[sıfat]
Aslı olmayan, uydurma şey, sania
- "Liseyi zar zor bitirmiş, uyduruk işlerde yıllarca sürünmüştü." (Sulhi Dölek)
-
[sıfat]
Aslı olmayan, uydurma şey, sania
- KURULUŞ
-
-
[isim]
Kurulma işi, yolu veya tarihi
- "Türkiye Cumhuriyetinin kuruluşu 1923'tedir."
-
Topluma hizmet amaç ve göreviyle kurulan her şey, kurum (II), tesis, müessese
- "Hastaneler, okullar, bankalar, fabrikalar birer kuruluştur."
-
Yapı, yapılış, bünye
-
Kasılma
-
Bir sefer kuvvetini oluşturan birliklerin yapısı
-
[isim]
Kurulma işi, yolu veya tarihi
- VURULMA
-
-
[isim]
Vurulmak durumu
-
[isim]
Vurulmak durumu