İçinde un olan 8 harfli 137 kelime var. İçerisinde UN bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında un olan kelimeler listesine ya da Sonu un ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BULUNMAK
-
-
[nsz]
Bulma işine konu olmak
- "Yerde para bulundu."
- "Nuri'ye gelince bulunmaz bir Hint kumaşı sayılmazdı o da." (Oktay Rifat)
-
[-de]
Herhangi bir durumda olmak
- "Hayırlı bir işe yardımda bulunmuş oluyorsunuz." (Refik Halit Karay)
-
[-de]
Bir yerde olmak
- "İçinde bulunduğumuz tarihte Osmanlı Devleti'nin temelleri çökmüş, ömrü tamam olmuştu." (Atatürk)
-
[nsz]
Bulma işine konu olmak
- SOKUNMAK
- ...
- TABİİYUN
- ...
- TRAKUNYA
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Çarpan balığı
-
[isim]
Çarpan balığı
- SORUNSAL
-
-
[sıfat]
Çözümü belli olmayan
-
Doğru olma ihtimali bulunmakla birlikte, şüphe uyandıran, kesin olmayan, problematik
-
[sıfat]
Çözümü belli olmayan
- DOLGUNCA
-
-
[sıfat]
Biraz şişman
-
Fazlaca, çokça, bol
- "Sonra daha dolgunca bir maaşla bir tütün şirketine kasadar oldu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Biraz şişman
- ZORUNLUK
-
-
[isim]
Zorunluluk
-
Olayların iç ve özlerindeki düzenlilik, yasaya bağlılık ve yapı gereği, belli şartlar altında ortaya çıkması kaçınılmaz olan şey
-
İnsanın, doğanın ve toplumun nesnel yasalarına bağımlı olması durumu
-
[isim]
Zorunluluk
- SABUNİYE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir tür nişasta helvası
-
[isim]
Bir tür nişasta helvası
- MEMNUNCA
-
-
[zarf]
Memnun gibi, az çok memnun
-
[zarf]
Memnun gibi, az çok memnun
- SAVUNMAK
-
-
[-i]
Herhangi bir saldırıya karşı koymak, saldırıya karşı korumak, müdafaa etmek
-
Hareket veya düşünceyi söz ve yazı ile doğru, haklı göstermeye çalışmak
-
Yapılan bir suçlamaya veya ithama karşı kendi haklı gösterecek sebepler ileri sürmek
-
Bir kişiyi desteklemek, ona arka çıkmak
-
Futbolda bir takım kendi kalesini korumak için oyun süresince çaba göstermek
-
[-i]
Herhangi bir saldırıya karşı koymak, saldırıya karşı korumak, müdafaa etmek
- ORUNLAMA
-
-
[isim]
Bir konunun yerine onunla benzerlikleri olan bir başka konuyu anlatma
-
[isim]
Bir konunun yerine onunla benzerlikleri olan bir başka konuyu anlatma
- DOLUNMAK
- ...
- ÇOĞUNLUK
-
-
[isim]
Sayı üstünlüğü, ekseriyet, azınlık karşıtı
- "Kapatılmış bir siyasi partinin mensuplarının üye çoğunluğunu teşkil edeceği bir siyasi parti kurulamaz." (Anayasa)
-
[isim]
Sayı üstünlüğü, ekseriyet, azınlık karşıtı
- YUNDUSUZ
-
-
[sıfat]
Aklı kıt
-
[sıfat]
Aklı kıt
- FUNAFUTİ
- ...
- DOKUNMAK
-
-
[-e]
Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derinin altındaki sinir uçları aracılığıyla duymak, değmek, el sürmek, temas etmek
- "Bir elektrik zilinin düğmesine dokunduk." (Ahmet Haşim)
-
Karıştırmak
- "Bu kâğıtlara kimse dokunmasın."
-
[nsz]
Almak, kullanmak, el sürmek
- "Buğdaydan, bulgurdan ne varsa kimse dokunmuyor, daha zor günlere saklıyordu." (Nezihe Araz)
-
[nsz]
Sağlığını bozmak
- "Bu yemek bana dokunur. Bu hava dokundu."
-
İnsanın içine işlemek, duygulandırmak, etkilemek, koymak, batmak
- "Hiçbir gözyaşının bana onunkiler kadar dokunduğunu hatırlamıyorum." (Reşat Nuri Güntekin)
-
İlişkin, ilgili olmak, değinmek
- "Eğitim konusuna dokunan bir yazı."
-
Hafifçe değmek
- "Rüzgâr estikçe dal antene dokunuyor."
-
Onur, anlayış vb. ile uyuşmaz bir durum ortaya çıkmak
- "Erkekte pudra sinirime dokunuyor diyorum, anlamıyorsun." (Peyami Safa)
-
Tedirgin etmek, sataşmak
- "Bu karıncaya dokunmayan çocuk o kocaman adamın oracıkta pestilini çıkaracaktı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[-e]
Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. niteliklerini derinin altındaki sinir uçları aracılığıyla duymak, değmek, el sürmek, temas etmek
- MELUNLUK
- ...
- ODUNUMSU
-
-
[sıfat]
Odunsu
- "Bekledi; odunumsu, bir dudağı yerde bir dudağı gökte bir Arap bekledi." (Mustafa Necati Sepetçioğlu)
-
[sıfat]
Odunsu
- ZEBUNLUK
-
-
[isim]
Zebun olma durumu
-
[isim]
Zebun olma durumu
- BUNAKLIK
-
-
[isim]
Bunak olma durumu
- "Bende bunaklık daha başlamadı, bunaklık veya sapıklık..." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bunak olma durumu