İçinde um olan 5 harfli 87 kelime var. İçerisinde UM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında um olan kelimeler listesine ya da Sonu um ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- PUMBA
-
-
[sıfat]
Kabartılmış, yumuşak duruma getirilmiş
- "Yün şilteler, pamuk şilteler, pumba yastıklar..." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
Kabartılmış, yumuşak duruma getirilmiş
- YUTUM
-
-
[isim]
Yutma işi
-
[isim]
Yutma işi
- BOĞUM
-
-
[isim]
Boğulmuş, sıkılmış yer
- "Sağ elinin şehadet parmağının ilk boğumuyla tetiği çekti." (Ömer Seyfettin)
-
Parmak, kamış, saz vb. bitkilerin şişkince bölümü
-
İnce damarların veya sinirlerin yumak gibi toplandığı yer
- "Lenf boğumları. Sinir boğumları."
-
[isim]
Boğulmuş, sıkılmış yer
- TOHUM
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bitkilerde döllenme sonunda yumurtacıktan oluşan ve yeni bir bitki oluşmasını sağlayan tane
-
Soy sop, döl, nesil, sülale
- "Tohumu kurudu."
- "Şimdi saçlarının tepeden döküldüğüne bakarak üzülüyor, arada bir, tohuma kaçıyoruz artık diye hayıflandığı da oluyordu." (Haldun Taner)
-
Ortaya bir sonuç çıkaran, bir sonucun oluşmasına sebep olan şey
- "Ruhuna ve hafızasına serpilen bu tohumlar onda zamanla çiçeklerini açar ve meyvelerini verir." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Spermatozoit
-
[isim]
Bitkilerde döllenme sonunda yumurtacıktan oluşan ve yeni bir bitki oluşmasını sağlayan tane
- ULUMA
-
-
[isim]
Ulumak işi
- "Çılgın gözlerini haddinden fazla açarak uzun uzun bir havlama, bir ulumadır tutturmuş." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Ulumak işi
- YORUM
-
-
[isim]
Bir yazının veya bir sözün, anlaşılması güç yönlerini açıklayarak aydınlığa kavuşturma, tefsir
-
Bir olayı belli bir görüşe göre açıklama, değerlendirme
- "Böyle bir yorum hiçbir şey öğretmez." (Falih Rıfkı Atay)
-
Gizli veya hayalî olan bir şeyden anlam çıkarma
-
Bir müzik parçasını veya bir tiyatro oyununu kendine özgü bir duyarlık ve teknikle çalma, söyleme veya oynama
-
[isim]
Bir yazının veya bir sözün, anlaşılması güç yönlerini açıklayarak aydınlığa kavuşturma, tefsir
- HUMOR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gülmece
- "Bunca çatık kaşlılık arasında bilgelik, humor nasıl barınabilir?" (Tomris Uyar)
-
Alay, dalga geçiş, hafife alma, boş verme
- "Türkçeyi iyi konuşanlardan biri olduğu kanısındayım. Güngörmüş, sakin, yavaş, düzenli bazen küçük bir humor nüansının bile sındığı bir tınısı var." (Haldun Taner)
-
[isim]
Gülmece
- KUMAŞ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Pamuk, yün, ipek vb.nden makinede dokunmuş her türlü dokuma
- "Her şey, esvap ve eşya Bursa'da dokunan ipek kumaşlardan yapılmıştır." (Falih Rıfkı Atay)
-
Varlığı ve kişiliği oluşturan nitelik veya malzeme
-
[isim]
Pamuk, yün, ipek vb.nden makinede dokunmuş her türlü dokuma
- MUMCU
-
-
[isim]
Mum yapan veya satan kimse
-
Yeniçeri Ocağında çavuşlardan sonra gelen, yeniçeri ağasına bağlı on iki subaydan her biri
-
Fitilli tüfek kullanan asker
-
[isim]
Mum yapan veya satan kimse
- KUMLU
-
-
[sıfat]
İçinde kum bulunan
- "Kumlu toprak."
-
Çok ufak ve sık benekli
- "Kumlu kumaş."
-
[sıfat]
İçinde kum bulunan
- DOLUM
-
-
[isim]
Doldurma işi
- "Benzin dolum yeri."
-
[isim]
Doldurma işi
- KETUM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Ağzı sıkı
- "Ne kadar da ketumdur, katlandığı acıları sergilemeyi hiç sevmez." (Atilla İlhan)
- "Sefirlerin az konuşması, ketum olması şarttır derler ya, laf!" (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Ağzı sıkı
- SERUM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Pıhtılaşma sonunda kandan ayrılan sıvı bölüm
-
Mikroplu bir hastalığa veya zehirli bir maddeye karşı aşılanmış bir hayvanın özellikle atın kanından elde edilen sıvı madde
- "Kuş palazı serumu."
-
Hücre yenilenmesini hızlandıran, deriyi besleyen, su kaybını, cildin solunumunu ve doğal savunmasını kuvvetlendiren sıvı
-
[isim]
Pıhtılaşma sonunda kandan ayrılan sıvı bölüm
- HUMAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İçki veya uyku sersemliği
-
[isim]
İçki veya uyku sersemliği
- DOĞUM
-
-
[isim]
Doğma işi, tevellüt, veladet
-
Bir kimsenin doğduğu yıl
-
[isim]
Doğma işi, tevellüt, veladet
- KUYUM
-
-
[isim]
Değerli metal ve taşlardan yapılan süs eşyası
- "Altın yüzük yaptırdım, kuyum ustalarına" (Halk türküsü)
-
[isim]
Değerli metal ve taşlardan yapılan süs eşyası
- KUMCU
-
-
[isim]
Kum getirip satan kimse
-
[isim]
Kum getirip satan kimse
- ÇORUM
- ...
- HUMUS
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bitkilerin çürümesiyle oluşan koyu renkte organik toprak
-
[isim]
Bitkilerin çürümesiyle oluşan koyu renkte organik toprak
- OCUMA
-
-
[isim]
Ocumak işi
-
[isim]
Ocumak işi