İçinde ulam olan 59 kelime var. İçerisinde ULAM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ulam olan kelimeler listesine ya da Sonu ulam ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KULAMPARALIK
BULGULAMAK, BURGULAMAK, DOĞRULAMAK, KURGULAMAK, KUTLULAMAK, MUŞTULAMAK, SORGULAMAK, UYGULAMALI, VURGULAMAK, YAVRULAMAK, YOLCULAMAK, YUVGULAMAK
ARZULAMAK, BUĞULAMAK, BULGULAMA, BURGULAMA, DOĞRULAMA, DURULAMAK, EBRULAMAK, KULAMPARA, KURGULAMA, KURULAMAK, KUTLULAMA, KUTULAMAK, KUZULAMAK, MUŞTULAMA, PUSULAMAK, SORGULAMA, TAPULAMAK, UĞRULAMAK, UYGULAMAK, VURGULAMA, YAVRULAMA, YOLCULAMA, YUVGULAMA
AGULAMAK, ARZULAMA, BUĞULAMA, DURULAMA, EBRULAMA, KURULAMA, KUTULAMA, KUZULAMA, PUSULAMA, TAPULAMA, UĞRULAMA, ULULAMAK, UYGULAMA
AGULAMA, BULAMAÇ, BULAMAK, SULAMAK, ULULAMA
BULAMA, SULAMA, ULAMAK
ULAMA
ULAM
A L M U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
ULAM
3 Harfli Kelimeler
LAM, MAL, ULA
2 Harfli Kelimeler
AL, AM, LA, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KULAMPARALIK
-
-
[isim]
Oğlancılık
-
[isim]
Oğlancılık
- SORGULAMAK
-
-
[-i]
Suç niteliğinde bulunan bir sorun üzerine ilgili bulunanlara sorular sormak
-
[-i]
Suç niteliğinde bulunan bir sorun üzerine ilgili bulunanlara sorular sormak
- KURGULAMAK
-
-
[-i]
Parçaları belli bir plana göre düzenlemek, konuları sıraya sokmak
- "Ben ne düşündüm, nasıl uğraştım, ne çileler çektim bu öyküleri kurgularken." (Nezihe Meriç)
-
Bir filmin değişik yerlerde çekilen bölümlerini bir bütün oluşturmak için birleştirmek, montajlamak
-
[-i]
Parçaları belli bir plana göre düzenlemek, konuları sıraya sokmak
- YOLCULAMAK
- ...
- DOĞRULAMAK
-
-
[-i]
Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
- "Olup bitenler ve başka kaynaklardan alınan haberler Ali Yusuf'u daima doğruluyordu." (Tarık Buğra)
-
Bir önermenin doğruluğunu veya yanlışlığını belirlemek amacıyla olayları inceleyip araştırmak
-
[-i]
Bir şeyin doğru olduğunu ortaya koymak, desteklemek, teyit etmek, tasdik etmek
- MUŞTULAMAK
-
-
[-i]
Sevinilecek bir iş, olay vb.nin olduğunu birine haber vermek, müjdelemek
- "Bütün falcılar bize geleceğimizdeki mutluluğu muştularlar." (Melih Cevdet Anday)
-
[-i]
Sevinilecek bir iş, olay vb.nin olduğunu birine haber vermek, müjdelemek
- KUTLULAMAK
-
-
[-i]
Kutlamak
-
[-i]
Kutlamak
- YAVRULAMAK
-
-
[nsz]
Hayvan, doğurmak
-
[nsz]
Hayvan, doğurmak
- VURGULAMAK
-
-
[-i]
Vurgu ile söylemek
-
Bir yazı veya konuşmada sürekli olarak öne sürülen, önemle belirtilmek istenen düşünceye dikkati çekmek, belli bir noktayı altını çizerek belirtmek
-
Belirlemek, damgasını vurmak
-
[-i]
Vurgu ile söylemek
- UYGULAMALI
-
-
[sıfat]
Yalnız düşünce alanında kalmayıp işe dönüşen, kılgılı, tatbikî, pratik, amelî, kuramsal karşıtı
-
[sıfat]
Yalnız düşünce alanında kalmayıp işe dönüşen, kılgılı, tatbikî, pratik, amelî, kuramsal karşıtı
- BULGULAMAK
-
-
[-i]
Yeni olayları ve bilgileri bulmak
-
[-i]
Yeni olayları ve bilgileri bulmak
- YUVGULAMAK
-
-
[-i]
Üzerinden yuvgu geçirmek
-
[-i]
Üzerinden yuvgu geçirmek
- BURGULAMAK
-
-
[-i]
Burgu ile delmek, delik açmak
- "Etrafı morarmış gözlerinde garip bir azap, burgulayan, soran, bir türlü ölüme teslim olmayan bir azap vardı." (Halide Edip Adıvar)
-
[-i]
Burgu ile delmek, delik açmak
- YAVRULAMA
-
-
[isim]
Yavrulamak işi
-
[isim]
Yavrulamak işi
- MUŞTULAMA
-
-
[isim]
Muştulamak işi
-
[isim]
Muştulamak işi
- KURGULAMA
-
-
[isim]
Kurgulamak işi veya durumu, montajlama
-
[isim]
Kurgulamak işi veya durumu, montajlama
- EBRULAMAK
-
-
[-i]
Ebru yaparak boyamak
-
[-i]
Ebru yaparak boyamak
- DURULAMAK
-
-
[-i]
Yıkanmış şeyleri duru sudan geçirmek
-
[-i]
Yıkanmış şeyleri duru sudan geçirmek
- BULGULAMA
-
-
[isim]
Bulgulamak işi
-
Yeni olayları ve bilgileri bulma yöntemi ve öğretisi
-
[isim]
Bulgulamak işi
- UĞRULAMAK
-
-
[-i]
Hırsızlıkla ele geçirmek, çalmak, sirkat etmek
-
[-i]
Hırsızlıkla ele geçirmek, çalmak, sirkat etmek