İçinde tu olan 8 harfli 136 kelime var. İçerisinde TU bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tu olan kelimeler listesine ya da Sonu tu ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
T U Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
TU, UT
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KUTULAMA
-
-
[isim]
Kutulamak işi
-
[isim]
Kutulamak işi
- KASATURA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Süngü gibi tüfeğin namlusu ucuna takılan veya bel kayışına asılı olarak taşınan bir çeşit bıçak
- "Haydi yürü, dedikçe kasaturanın sırtını da yapıştırıyordu." (Etem İzzet Benice)
-
[isim]
Süngü gibi tüfeğin namlusu ucuna takılan veya bel kayışına asılı olarak taşınan bir çeşit bıçak
- TURLAMAK
-
-
[nsz]
Tur atmak, dolaşmak, dönüp durmak, turalamak
- "Futbolcular Kuşadası'nda turluyor! Sabah otuz tur atan oyuncular öğleden sonra da teknik ve taktik çalıştı."
-
[nsz]
Tur atmak, dolaşmak, dönüp durmak, turalamak
- USTUKACI
- ...
- LÜTUFKAR
- ...
- TUŞLAMAK
-
-
[-i]
Telefonun tuşlarına basmak
-
[-i]
Telefonun tuşlarına basmak
- TUTUKSUZ
-
-
[sıfat]
Tutuklanmadan yargılanan
-
[zarf]
Tutuklanmadan
-
[sıfat]
Tutuklanmadan yargılanan
- POSTULAT
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Konut (II)
-
[isim]
Konut (II)
- OTURACAK
-
-
[isim]
Sandalye, tabure, kanepe gibi üstüne oturulan şey
-
[isim]
Sandalye, tabure, kanepe gibi üstüne oturulan şey
- OTUZARLI
- ...
- SAVURTUŞ
-
-
[isim]
Savurtma işi veya durumu
- "Omuzlarına dalga dalga inen bal sarısı saçlarını, başının bir hareketiyle şöyle geriye savurtuşu, unutulur gibi miydi?" (Atilla İlhan)
-
[isim]
Savurtma işi veya durumu
- ALATURKA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[sıfat]
Eski Türk gelenek, görenek, töre ve hayatına uygun, Doğuluca, alafranga karşıtı
- "Alaturka yemek."
-
Bu töre ve hayatı benimsemiş (kimse)
-
[isim]
Alaturka saat
- "Biz, alaturka 10 sularında mektepten çıkardık." (Falih Rıfkı Atay)
-
Düzensiz, yöntemsiz
- "Alaturka çalışma."
-
[sıfat]
Eski Türk gelenek, görenek, töre ve hayatına uygun, Doğuluca, alafranga karşıtı
- SIÇANOTU
-
-
[isim]
Arsenik
-
[isim]
Arsenik
- DOĞRULTU
-
-
[isim]
Yön, istikamet
- "Eğitim ve öğretim, Atatürk ilkeleri ve inkılapları doğrultusunda ... devletin gözetim ve denetimi altında yapılır." (Anayasa)
-
Tutulan, izlenen yol
-
Paralel olmayan iki sonsuz doğruyu birbirinden ayırt ettiren durum
- "Düz gittiği veya geldiği düşünülen bir okun uzayda kalan izi, okun doğrultusunu gösterir."
-
Belli bir sonsuz doğrunun belirttiği tek yol, istikamet
-
[isim]
Yön, istikamet
- TAVATTUN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yurt edinme
-
[isim]
Yurt edinme
- TUTUŞMAK
-
-
[-e]
Birbirini tutmak, birbirine ilişip dokunmak
-
Bir işe başlamak, girişmek
- "İki ordu bir harbe daha tutuştular." (Falih Rıfkı Atay)
-
[nsz]
Yanmaya başlamak, ateş almak
- "Bu fenerleri birbirine bağlayan çiçekli askılardaki küçük lambalar tutuştu." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[nsz]
Kızarmak, kızıllaşmak
- "Karşı dağlarda tutuşmuş gibi gül bahçeleri / Koyu bir kırmızılık gökten ayırmada yeri." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
[-e]
Birbirini tutmak, birbirine ilişip dokunmak
- TUMBADIZ
-
-
[sıfat]
Kısa ve şişman
-
[sıfat]
Kısa ve şişman
- TUZAKSIZ
- ...
- YONTULMA
-
-
[isim]
Yontulmak işi
-
[isim]
Yontulmak işi
- TUTKALCI
-
-
[isim]
Tutkallama işiyle uğraşan işçi
-
[isim]
Tutkallama işiyle uğraşan işçi