İçinde tme olan 9 harfli 256 kelime var. İçerisinde TME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tme olan kelimeler listesine ya da Sonu tme ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

E M T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

MET, TEM

2 Harfli Kelimeler

EM, ET, ME, TE

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

İĞNELETME

  1. [isim] İğneletmek işi

BESLETMEK

  1. [-i] Besleme işini başkasına yaptırmak

GADRETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-e] Haksızlık etmek

GETİRTMEK

  1. [-i] Getirme işini yaptırmak

HAZMETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Sindirmek
  2. Hoşa gitmeyen bir davranışı karşılıksız bırakmak, içine atmak
  3. Katlanmak, dayanmak, sabretmek
    • "Zannediyorum ki bu acıyı hazmedemeyeceğim." (Reşat Nuri Güntekin)

KAŞELETME

  1. [isim] Kaşeletmek işi

NAKŞETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Süslemek, bezemek, nakış yapmak
  2. Kalıcı ve etkili olmasını sağlamak
    • "Yüzünü hayalime nakşetmek için kalbimin bütün kuvvetiyle bakıyordum." (Yahya Kemal Beyatlı)

SÜRELETME

  1. [isim] Kısa vadeli bir devlet borcu yerine uzun vadeli bir borç oluşturulması, konsolidasyon

HİSSETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Fiziksel bir uyarıyı duymak
    • "Ben öyle dalmış düşünürken, omuzumda bir el hissettim." (Haldun Taner)
  2. Bir şeyden etkilenmek, duymak
  3. Sezmek, farkına varmak, anlamak
    • "Bu yıkılışın ona geldiğini hep hissediyorduk." (Falih Rıfkı Atay)

KEŞFETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-i] Var olduğu bilinmeyen bir şeyi bulmak
    • "İki genç kadın, birbirlerini keşfeden iki yalnız çocuk gibi memnundular." (Halide Edip Adıvar)

EMDİRTMEK

  1. [-i] Emdirmesini sağlamak

BAHSETMEK

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [-den] Bir konu üzerinde söz söylemek, konuşmak
    • "O, yanıma oturarak kara haberlerden, kötü rivayetlerden bahsetti." (Falih Rıfkı Atay)

DÖKTÜRTME
...
ÇÖKERTMEK

  1. [-i] Çöktürüp oturtmak
  2. Bulunduğu yere yıkmak, çökmesini sağlamak
    • "Böyle bir bahar taşmasında, bizim kerpiç evi çökertti." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Moral bozmak, dağınıklığa yol açmak
    • "Beklenmeyen bir gol, takımı çökertti."

ÖPTÜRTMEK
...
PRESLETME
...
TELLETMEK
...
GEÇİRTMEK

  1. [-i] Geçirme işini yaptırmak

DİKELTMEK

  1. [-i] Dik duruma getirmek, dik duruma gelmesini sağlamak

ÇÖKTÜRTME
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü