İçinde tme olan 7 harfli 82 kelime var. İçerisinde TME bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tme olan kelimeler listesine ya da Sonu tme ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
E M T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
MET, TEM
2 Harfli Kelimeler
EM, ET, ME, TE
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AKDETME
-
-
[isim]
Akdetmek işi
- "Hilmi Bey'in bir âdeti de kira arabasına bindiği zaman arabacı ile şifahi bir mukavele akdetmesiydi." (Samiha Ayverdi)
-
[isim]
Akdetmek işi
- BELETME
-
-
[isim]
Beletmek işi
-
[isim]
Beletmek işi
- SEKİTME
-
-
[isim]
Sekitme işi
-
[isim]
Sekitme işi
- EVİRTME
-
-
[isim]
Evirtmek işi
-
[isim]
Evirtmek işi
- REFETME
-
-
[isim]
Refetmek işi
-
[isim]
Refetmek işi
- TÜKETME
-
-
[isim]
Tüketmek işi
-
[isim]
Tüketmek işi
- ERGİTME
-
-
[isim]
Ergitmek işi
-
[isim]
Ergitmek işi
- AFFETME
-
-
[isim]
Bağışlama
- "Affetme duygusunun altında yatan nedenler eşelenmeye değer." (Haldun Taner)
-
[isim]
Bağışlama
- KATETME
-
-
[isim]
Katetmek işi
-
[isim]
Katetmek işi
- AKSETME
-
-
[isim]
Aksetmek işi
-
[isim]
Aksetmek işi
- ÜRKÜTME
-
-
[isim]
Ürkütmek işi
-
[isim]
Ürkütmek işi
- ÖĞRETME
-
-
[isim]
Öğretmek işi
-
[isim]
Öğretmek işi
- ÖĞÜRTME
-
-
[isim]
Öğürtmek işi veya biçimi
-
[isim]
Öğürtmek işi veya biçimi
- İŞLETME
-
-
[isim]
İşletmek işi
-
Tarım, sanayi, ticaret, bankacılık vb. iş alanlarında, kâr amacıyla bir sermaye yatırılarak kurulan kurum
- "Adam, büyük bir film işletme ortaklığının sahibiydi." (Necati Cumalı)
-
Bu kuruluşu verimli bir duruma getirip kazanç sağlama yöntemi
-
İş yeri
-
[isim]
İşletmek işi
- ÇENTMEK
-
-
[-i]
Bir şeyin kenarında kertik açmak
-
[-le]
Soğan, salatalık vb.ni küçük ve ince parçalar biçiminde doğramak
- "... yabansı çiçeklerden toz toplayıp tunç havanda dövdüler, içine sabun çenttiler." (Tarık Dursun K)
-
[-i]
Bir şeyin kenarında kertik açmak
- HALETME
-
-
[isim]
Haletmek işi veya biçimi
-
[isim]
Haletmek işi veya biçimi
- NEZETME
-
-
[isim]
Nezetmek işi veya durumu
-
[isim]
Nezetmek işi veya durumu
- YÖNETME
-
-
[isim]
Yönetmek işi
-
[isim]
Yönetmek işi
- İŞİTMEK
-
-
[-i]
Kulakla algılamak, duymak
- "Doktorun sesini işitince koştu, yanakları kırmızı, gözleri parlıyordu." (Halide Edip Adıvar)
-
Haber almak
-
[nsz]
Kendisine söylenilmek
- "Gayet sert bir adam olan hesap hocasından boyuna azar işitiyordu." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[-i]
Kulakla algılamak, duymak
- EĞİTMEN
-
-
[isim]
Eğitim işiyle uğraşan kimse
-
Kurs görerek köyde öğretmenlik yapan kimse, köy öğretmeni
-
[isim]
Eğitim işiyle uğraşan kimse