İçinde ti olan 6 harfli 172 kelime var. İçerisinde Tİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ti olan kelimeler listesine ya da Sonu ti ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İT, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- APATİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Doğada, kemik dokusunda bulunan, içinde flor veya klor olan doğal kalsiyum fosfat
-
[isim]
Doğada, kemik dokusunda bulunan, içinde flor veya klor olan doğal kalsiyum fosfat
- KİRTİL
-
-
[isim]
Büyük kabuklu deniz hayvanlarını avlamakta kullanılan, ince dallardan örülmüş sepet
-
[isim]
Büyük kabuklu deniz hayvanlarını avlamakta kullanılan, ince dallardan örülmüş sepet
- TİROİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tiroit bezi
-
[isim]
Tiroit bezi
- İSTİVA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Birden çok şeyin birbirine eşit ve denk olması
-
[isim]
Birden çok şeyin birbirine eşit ve denk olması
- ANTİKA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Tarihsel değeri olan eski eşya
- "Sofadaki antika yerli saat, ihtiyar göğsü hırlaya hırlaya ağır ölçülü vuruşlarla gece yarısını çaldı." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
Eski çağlardan kalma eser
-
Mendil, örtü, yatak çarşafı vb. bezlerin kenarlarına paralel ipliklerden bir bölümü çekilip dikey olanların ikisi, üçü bir arada tire ile sarılarak yapılan diş diş süs, sıçan dişi, ajur
-
[sıfat]
Antik
-
[sıfat]
Genele, olağana, geleneğe aykırı, acayip, tuhaf
- "Hasılı antika bir herif." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Tarihsel değeri olan eski eşya
- EZİNTİ
-
-
[isim]
Açlık etkisiyle midede duyulan tedirginlik
-
Korku veya heyecan sebebiyle duyulan eziklik, sıkıntı
-
[isim]
Açlık etkisiyle midede duyulan tedirginlik
- İPTİDA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Başlangıç
-
Bir işe başlama
-
[zarf]
(i'ptida:) Önceleri, en önce, ilk önce
- "İnanmayarak başladığımız sözlere iptida kendimiz inanırız ve o hisleri içimizde duyarız." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
[isim]
Başlangıç
- İŞİTİŞ
-
-
[isim]
İşitme işi veya biçimi
-
[isim]
İşitme işi veya biçimi
- TELTİK
-
-
[isim]
Yanlış, hata
-
[isim]
Yanlış, hata
- ETİKET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb. şeylerin kime ait olduğunu belirtmek için üzerlerine konulan küçük kâğıt
-
Kimlik
- "Avrupa'da bir şarklı etiketi altında seyahat etmenin ilk defa olarak bir faydasını gördüm." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Toplum içindeki davranışlarda izlenecek yol
- "İki teklifsiz dost olmakla beraber Sevim'le Mükerrem etiketten ayrılmazlar, birbirlerine daima 'siz' derler." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir malın tür, miktar, fiyat vb. nitelikleri veya kitap, defter vb. şeylerin kime ait olduğunu belirtmek için üzerlerine konulan küçük kâğıt
- İŞTİAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutuşma, parlama, alevlenme
-
[isim]
Tutuşma, parlama, alevlenme
- KERTİK
-
-
[sıfat]
Kertilmiş olan
-
[isim]
Kertilmiş yer, gedik, çentik
-
[sıfat]
Kertilmiş olan
- İRİNTİ
-
-
[isim]
Elek ve kalbur üzerinde kalan iri taneler
-
Hayvanların beğenmeyerek yemedikleri iri saman
-
[isim]
Elek ve kalbur üzerinde kalan iri taneler
- PASTİL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle boğaz enfeksiyonlarına karşı ağızda emilerek kullanılan ilaç
-
[isim]
Genellikle boğaz enfeksiyonlarına karşı ağızda emilerek kullanılan ilaç
- ÇENTİK
-
-
[isim]
Bir şeyin kenarından kesilerek veya kırılarak açılan küçük kertik, tırtık
- "Bıçağın ağzında çentik var."
-
Küçük oyuk
- "İhtiyarın uzun şakaklarında, gözlerinin altında bıçak yaraları gibi ince çizgiler, çukurlar, oyuklar, çentikler, yenikler görünüyor." (Peyami Safa)
-
[sıfat]
Kertikli
- "Çentik bıçakla iş yapılamıyor."
-
Basım sırasında basım aletinin diyaframını belirli bir açıklığa getirecek düzeni işletmek için filmin kenarına yapılan çukurluk
-
[isim]
Bir şeyin kenarından kesilerek veya kırılarak açılan küçük kertik, tırtık
- İLETİM
-
-
[isim]
İletme işi
-
İletken şeylerden ısı veya elektriğin geçmesi
-
Isı yayımı
-
[isim]
İletme işi
- BETİLİ
-
-
[sıfat]
İçinde insan, hayvan ve doğa ögeleri bulunan (resim veya heykel), figüratif
-
[sıfat]
İçinde insan, hayvan ve doğa ögeleri bulunan (resim veya heykel), figüratif
- TİCANİ
-
-
[sıfat]
Yobaz, gerici
-
[sıfat]
Yobaz, gerici
- HAYATİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Hayatla ilgili
-
Büyük önem taşıyan, önemli
- "Sanat ve kültürü canlandıracak önlemleri almayı hayati bir ödev sayıyorlar." (Haldun Taner)
-
[sıfat]
Hayatla ilgili
- İTİRAZ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir düşünce veya kararı benimsemeyerek karşı çıkma
- "Oyuncuların itirazına rağmen bir üçüncü olarak katılıyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Ev sahibinin sözlerine şiddetle itiraz ettiler." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Söylenecek söz, karşı söyleme
- "Onun verdiği emre itirazı hiçbirimiz aklımızdan geçirmiyoruz." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Bir düşünce veya kararı benimsemeyerek karşı çıkma