İçinde ti olan 6 harfli 172 kelime var. İçerisinde Tİ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ti olan kelimeler listesine ya da Sonu ti ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
T İ Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
İT, Tİ
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ERİTİŞ
-
-
[isim]
Eritme işi veya biçimi
-
[isim]
Eritme işi veya biçimi
- SİSTİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Genellikle bakterilerin sebep olduğu sidik torbası iltihabı
-
[isim]
Genellikle bakterilerin sebep olduğu sidik torbası iltihabı
- PEKTİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bitki dokularında bulunan renksiz, metil grubundan madde
-
Göze zarının peltemsi kabuğu
-
Özellikle bitki hücrelerinin orta lamelinde bulunan büyük moleküllü karbonhidrat karışımı madde
-
[isim]
Bitki dokularında bulunan renksiz, metil grubundan madde
- KRİTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Eleştiri
- "Orhan'ın apartmanını kritik etmek için ince bahaneler arıyordu." (Peyami Safa)
-
Ciddi
-
[sıfat]
Nazik
-
[isim]
Eleştiri
- İŞTİAL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tutuşma, parlama, alevlenme
-
[isim]
Tutuşma, parlama, alevlenme
- PASTİŞ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Başka sanatçıların eserlerini taklit yoluyla meydana getirilen sanat eseri
-
Bir ekolün özelliklerine göre meydana getirilmiş eser
-
[isim]
Başka sanatçıların eserlerini taklit yoluyla meydana getirilen sanat eseri
- İTİKAL
- ...
- ESATİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Tarih öncesi tanrılarının efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluğun duygularını, anlayışını ve özlemlerini göstermesi bakımından değeri olan hikâyeler, mitoloji
- "Kafamı rüya ve esatirden temizlemek, istiklallerin en güç elde edileni olan fikir istiklaline erişmek için değil mi?" (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Tarih öncesi tanrılarının efsaneli serüvenlerini anlatan ve bir topluluğun duygularını, anlayışını ve özlemlerini göstermesi bakımından değeri olan hikâyeler, mitoloji
- PESTİL
-
-
[isim]
İnce yufka biçiminde kurutulmuş meyve ezmesi, bastık
- "Gerçekten yatak yorgan, kolu boynu sargılar içinde pestil gibi yatıyordu." (Haldun Taner)
- "Tulum Hayri dün voleybol oynamış, pestili çıkmıştı." (Rıfat Ilgaz)
-
[sıfat]
Çok yorgun, güçsüz
-
[sıfat]
Hasta
-
Tavan ile kömür damarı arasında yer alan ince, yumuşak killi tabaka
-
[isim]
İnce yufka biçiminde kurutulmuş meyve ezmesi, bastık
- EROTİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Aşkla ilgili olan, aşkı anlatan, kösnül, erosal, şehevi, şehvani
- "Erotik şiir."
-
Cinsel aşkla, cinsiyetle ilişkisi olan, kösnül, erosal
-
[sıfat]
Aşkla ilgili olan, aşkı anlatan, kösnül, erosal, şehevi, şehvani
- ESİNTİ
-
-
[isim]
Belli belirsiz hissedilen hafif yel, nefha
- "Güneş gene alevlendi, kavak yapraklarına türkü söyleten serin esinti dindi." (Tarık Buğra)
-
[isim]
Belli belirsiz hissedilen hafif yel, nefha
- İLETİM
-
-
[isim]
İletme işi
-
İletken şeylerden ısı veya elektriğin geçmesi
-
Isı yayımı
-
[isim]
İletme işi
- EĞRETİ
-
-
[sıfat]
Belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici, muvakkat
- "O gün için oraya eğreti olarak getirilmişe benziyordu." (Atilla İlhan)
-
Takma
- "Eğreti diş. Eğreti bacak."
-
Belli belirsiz
-
Uyumsuz, yakışmamış
-
[zarf]
İyi yerleşmemiş, yerini bulmamış bir biçimde
- "Ayakları karada ama eğreti duruyorlar rıhtım taşları üzerinde." (Zeyyat Selimoğlu)
-
[zarf]
Üstünkörü, ciddiye almadan
- "Her işi eğreti yapar oldun, her işi ucundan tutar oldun." (Samiha Ayverdi)
-
[sıfat]
Belirli bir süre sonra kaldırılacak olan, geçici, muvakkat
- İHTİDA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Başka bir dinden çıkıp Müslüman olma
-
[isim]
Başka bir dinden çıkıp Müslüman olma
- MARTİN
-
Kelime Kökeni : İngilizce
-
[isim]
Tek kurşun atan bir çeşit tüfek
- "At martini Debreli Hasan, dağlar inlesin / Drama mahpusunda, aman dostlar dinlesin." (Halk türküsü)
-
[isim]
Tek kurşun atan bir çeşit tüfek
- LATİFE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Şaka
- "Hesap işleri müdürüne latife ederek durgunluğu bozmak istedi ise de söze karışan olmadı." (Memduh Şevket Esendal)
- "Hiç latife götürecek hâlim yokken, kendimi tutamadım; kahkahaları atmaya başladım." (Sermet Muhtar Alus)
-
[isim]
Şaka
- İTİŞME
-
-
[isim]
İtişmek işi
- "Bir itişme, bir kalkışma, bir yanındakine çelme vurup öne geçme yarışıdır gidiyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
İtişmek işi
- GETİRİ
-
-
[isim]
Faiz
- "Yıllık getiri."
-
Kazanç
-
Yarar
- "Bu çalışmanın bana getirisi çok oldu."
-
[isim]
Faiz
- İTİKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İnanma, inan
-
İnanç
- "Şüphe, fena bir kurt gibi ruhunu kemirmeye, masum itikadını yavaş yavaş yıkmaya başlamıştı." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
İnanma, inan
- EĞİTİŞ
- ...