İçinde tat olan 8 harfli 20 kelime var. İçerisinde TAT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tat olan kelimeler listesine ya da Sonu tat ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
TAT
2 Harfli Kelimeler
AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TATLIMSI
-
-
[sıfat]
Tatlıyı andıran, tatlıya benzeyen, tatlı gibi
- "Hanımelinden gelen tatlımsı koku, balkonu iyice doldurmuştu." (Nazlı Eray)
-
[sıfat]
Tatlıyı andıran, tatlıya benzeyen, tatlı gibi
- AJİTATÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kışkırtıcı
-
[sıfat]
Kışkırtıcı
- TATBİKAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Uygulama
-
Asker birliklerini savaşa hazırlamak amacıyla, arazi üzerinde yapılan geniş ölçüde savaş denemesi, manevra
-
[isim]
Uygulama
- TATLANMA
-
-
[isim]
Tatlanmak işi
-
[isim]
Tatlanmak işi
- TATLISIZ
- ...
- PALMİTAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Palmitik asidin tuzu veya esteri
-
[isim]
Palmitik asidin tuzu veya esteri
- TATARCIK
-
-
[isim]
Sıcak ülkelerde, özellikle Akdeniz çevresinde yaşayan, türlü hastalıklara yol açan küçük bir sinek, yakarca (Phlebotomus)
-
Şiddetli karın ağrısı
-
[isim]
Sıcak ülkelerde, özellikle Akdeniz çevresinde yaşayan, türlü hastalıklara yol açan küçük bir sinek, yakarca (Phlebotomus)
- BERMUTAT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[zarf]
Alışılagelen biçimde, her zaman olduğu gibi
- "Annem bermutat işi merasim tarafından alıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[zarf]
Alışılagelen biçimde, her zaman olduğu gibi
- MUSTATİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dikdörtgen
- "O siyah ağaç gövdesi, o mustatilin içine ne kadar güzel oturmuş." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Dikdörtgen
- ÜSTATLIK
-
-
[isim]
Üstat olma durumu
-
[isim]
Üstat olma durumu
- TATBİLİR
-
-
[isim]
Damak zevki olan ve yiyeceklerini titizlikle seçen kimse, gurme
-
[isim]
Damak zevki olan ve yiyeceklerini titizlikle seçen kimse, gurme
- TATAVACI
- ...
- TATTIRMA
-
-
[isim]
Tattırmak işi
-
[isim]
Tattırmak işi
- ASETATLI
-
-
[sıfat]
Birleşimine asetat karıştırılmış
- "Asetatlı kâğıt."
-
[sıfat]
Birleşimine asetat karıştırılmış
- CIRTATAN
- ...
- STATOLİT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Omurgalılarda, denge ve yönelimle ilgili işitme taşları
-
[isim]
Omurgalılarda, denge ve yönelimle ilgili işitme taşları
- BETATRON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Elektronları hızlandıran elektromanyetik bir araç
-
[isim]
Elektronları hızlandıran elektromanyetik bir araç
- PORTATİF
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kolay taşınabilen, katlanarak taşınabilir duruma getirilebilen, seyyar
- "Bir köşede portatif bir çadır karyolası, bir küçük masa vardı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Sökülüp başka yerde kurulma imkânı bulunan
- "Portatif ev."
-
[sıfat]
Kolay taşınabilen, katlanarak taşınabilir duruma getirilebilen, seyyar
- DİKTATÖR
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bütün siyasi yetkileri kendinde toplamış bulunan kimse
- "İmparatorluk diktatörü olacağını, hayalime bile getirmiyordum." (Falih Rıfkı Atay)
-
[sıfat]
Zorba
-
[isim]
Bütün siyasi yetkileri kendinde toplamış bulunan kimse
- TATLILIK
-
-
[isim]
Tatlı olma durumu
-
Sevimlilik, hoşluk, şirinlik
- "Kaba bir tatlılığı vardı konuşurken." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Tatlı olma durumu