İçinde tanış olan 16 kelime var. İçerisinde TANIŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında tanış olan kelimeler listesine ya da Sonu tanış ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
TANIŞTIRABİLMEK
TANIŞTIRABİLME
TANIŞABİLMEK
TANIŞABİLME, TANIŞTIRMAK
TANIŞIKLIK, TANIŞTIRMA
SAPTANIŞ, TANIŞLIK, TANIŞMAK
TANIŞIK, TANIŞIŞ, TANIŞMA
ATANIŞ, UTANIŞ
TANIŞ
A I N T Ş Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
5 Harfli Kelimeler
TANIŞ
4 Harfli Kelimeler
ANIT, AŞIT, ATIŞ, TANI
3 Harfli Kelimeler
ANI, ANT, AŞI, ŞAN, ŞAT, TAN, TAŞ, TIN
2 Harfli Kelimeler
AN, AŞ, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TANIŞTIRABİLMEK
- ...
- TANIŞTIRABİLME
- ...
- TANIŞABİLMEK
- ...
- TANIŞTIRMAK
-
-
[-i]
Birbirini tanımayanların tanışmasını sağlamak, tanıtmak, takdim etmek
- "Seni rastgele bir yabancı ile tanıştıramam, bilirsin." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[-i]
Birbirini tanımayanların tanışmasını sağlamak, tanıtmak, takdim etmek
- TANIŞABİLME
- ...
- TANIŞTIRMA
-
-
[isim]
Tanıştırmak işi, takdim, prezantasyon
-
[isim]
Tanıştırmak işi, takdim, prezantasyon
- TANIŞIKLIK
-
-
[isim]
Birbiriyle tanışmış bulunma, birbirini tanımış olma durumu
- "Ali ile tanışıklık oluncaya kadar Behin, İstanbul'a gidip babası ile de konuşmak istedi." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Birbiriyle tanışmış bulunma, birbirini tanımış olma durumu
- SAPTANIŞ
-
-
[isim]
Saptanma işi veya biçimi
-
[isim]
Saptanma işi veya biçimi
- TANIŞLIK
-
-
[isim]
Tanış olma durumu
-
[isim]
Tanış olma durumu
- TANIŞMAK
-
-
[nsz]
Birbirini tanır duruma gelmek
- "Bu sefer, bir sürü aktör ve tiyatroseverle tanıştı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[nsz]
Birbirini tanır duruma gelmek
- TANIŞMA
-
-
[isim]
Tanışmak işi
- "Bu saat, deniz yolculuklarının tatlı ve samimi tanışmalara en müsait olan saatidir." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Tanışmak işi
- TANIŞIK
-
-
[isim]
Birbirini tanıyanlardan her biri
- "Tanışıklar birbirlerine iftira ederlerdi." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Birbirini tanıyanlardan her biri
- TANIŞIŞ
-
-
[isim]
Tanışma işi veya biçimi
-
[isim]
Tanışma işi veya biçimi
- UTANIŞ
-
-
[isim]
Utanma durumu veya biçimi
-
[isim]
Utanma durumu veya biçimi
- ATANIŞ
-
-
[isim]
Atanma işi veya biçimi
-
[isim]
Atanma işi veya biçimi
- TANIŞ
-
-
[sıfat]
Tanıdık (kimse veya yer)
- "Birdenbire samimileşiverdi, kırkyıllık tanış olup çıktı." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Tanıdık (kimse veya yer)