İçinde taht olan 17 kelime var. İçerisinde TAHT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında taht olan kelimeler listesine ya da Sonu taht ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
TAHTAKURULARI
TAHTEREVALLİ
TAHTAKURUSU, TAHTALAŞMAK, TAHTELBAHİR
TAHTACILIK, TAHTALAŞMA, TAHTALIKÖY, TAHTEŞŞUUR, TAHTIREVAN
PAYİTAHT, PEŞTAHTA, TAHTABOŞ
TAHTACI, TAHTALI
TAHTA
TAHT
A H T T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
TAHT
3 Harfli Kelimeler
HAT, TAT
2 Harfli Kelimeler
AH, AT, HA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TAHTAKURULARI
-
-
[isim]
Yarım kanatlılardan, pis kokulu, kan emici böcekler topluluğu
-
[isim]
Yarım kanatlılardan, pis kokulu, kan emici böcekler topluluğu
- TAHTEREVALLİ
-
-
[isim]
İki ucuna birer kişi oturup karşılıklı olarak havada yükselip inerek eğlenmeyi sağlayan, ortasından bir yere dayalı tahta veya metal araç, çöğüncek
-
Kaçık, deli
- "Sözün misali, tahterevallidir bir parça akıl tarafından." (Osman Cemal Kaygılı)
-
[isim]
İki ucuna birer kişi oturup karşılıklı olarak havada yükselip inerek eğlenmeyi sağlayan, ortasından bir yere dayalı tahta veya metal araç, çöğüncek
- TAHTALAŞMAK
-
-
[nsz]
Tahta durumuna gelmek
-
[nsz]
Tahta durumuna gelmek
- TAHTAKURUSU
-
-
[isim]
Yarım kanatlılardan, uzunluğu 3-5 mm, vücudu oval ve yassı, kanatları körelmiş, oturulan, yatılan yerlerde üreyen, kan emerek beslenen, pis kokulu böcek, tahta biti (Cimex lectularius)
- "Tahtakurusu yüzünden çok defa kompartımanlarda uyunmazdı." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Yarım kanatlılardan, uzunluğu 3-5 mm, vücudu oval ve yassı, kanatları körelmiş, oturulan, yatılan yerlerde üreyen, kan emerek beslenen, pis kokulu böcek, tahta biti (Cimex lectularius)
- TAHTELBAHİR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Denizaltı
- "Arkadaşım tahtelbahirler gibi bata çıka vapurla yarış yapmaya çalışan yunus balıklarını göstererek..." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Denizaltı
- TAHTIREVAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Omuzda veya deve, fil, at vb. hayvanlara yüklenerek götürülen, üstü örtülü, insan taşınan araç
-
[isim]
Omuzda veya deve, fil, at vb. hayvanlara yüklenerek götürülen, üstü örtülü, insan taşınan araç
- TAHTEŞŞUUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bilinçaltı
-
[isim]
Bilinçaltı
- TAHTALIKÖY
-
-
[isim]
Mezarlık
-
[isim]
Mezarlık
- TAHTALAŞMA
-
-
[isim]
Tahtalaşmak işi veya durumu
-
[isim]
Tahtalaşmak işi veya durumu
- TAHTACILIK
-
-
[isim]
Tahtacı olma durumu
-
[isim]
Tahtacı olma durumu
- TAHTABOŞ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Teras
- "Gençler ve çocuklar, birbirinin peşi sıra, konağın dördüncü katındaki tahtaboşa çıktılar." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[isim]
Teras
- PEŞTAHTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İş masası gibi kullanılan çekmece
-
Sarrafların üzerinde para saydıkları tahta
-
[isim]
İş masası gibi kullanılan çekmece
- PAYİTAHT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Başşehir, başkent
-
[isim]
Başşehir, başkent
- TAHTALI
-
-
[sıfat]
Tahtası olan
-
Tahtalı güvercin
-
[sıfat]
Tahtası olan
- TAHTACI
-
-
[isim]
Orman işletmelerinin izni doğrultusunda ağaçları işleyen, budayan, doğrayan kişi
-
[isim]
Orman işletmelerinin izni doğrultusunda ağaçları işleyen, budayan, doğrayan kişi
- TAHTA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Düz, enlice, uzun ve az kalın biçilmiş ağaç
- "Çam tahtası. Gürgen tahtası."
-
[sıfat]
Bu ağaçtan yapılmış
- "Bilet toplanan tahta parmaklıktan geçtik." (Ömer Seyfettin)
-
Bu malzemeden oluşmuş yüzey, döşeme
- "Yeni silinmiş tahtalar birkaç saniye içinde berbat oldu." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Sebze bahçelerinde ayrılan küçük yer
-
Kara tahta
-
[isim]
Düz, enlice, uzun ve az kalın biçilmiş ağaç
- TAHT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Hükümdarların oturduğu büyük, süslü koltuk
- "Mozaikten tapınaklar yapar, tunçtan kaleler, fil dişinden tahtlar kurarmışsın." (Refik Halit Karay)
- "Sultan Süleyman tahta çıkar çıkmaz, babası namına inşa ettirdiği cami 1522'de bitmiş ve halka açılmıştır." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Hükümdarlık makamı, hükümdarlık
-
[isim]
Hükümdarların oturduğu büyük, süslü koltuk