İçinde ta olan 6 harfli 333 kelime var. İçerisinde TA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ta olan kelimeler listesine ya da Sonu ta ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TALKIN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Telkin
-
Ölü gömüldükten sonra mezar başında imamın söylediği dinî sözler, telkin
-
[isim]
Telkin
- ASETAT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Asetik asidin tuzu veya esteri, saydam
- "Demir asetat. Etil asetat."
-
[isim]
Asetik asidin tuzu veya esteri, saydam
- MUTANT
- ...
- LATALI
-
-
[sıfat]
Latası olan
-
[sıfat]
Latası olan
- SULTAN
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Müslüman, özellikle Sünni hükümdarların kullandıkları unvan, padişah
- "Kanuni Sultan Süleyman."
-
Padişahların erkek ve kız çocukları ile anne ve eşlerine verilen unvan
- "Naciye Sultan. Hürrem Sultan."
-
Bektaşi azizi
- "Balım Sultan. Kaygusuz Sultan."
-
[isim]
Müslüman, özellikle Sünni hükümdarların kullandıkları unvan, padişah
- TASVİP
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir düşünce veya davranışın doğru olduğunu belirtme, onama, uygun bulma
- "... uykusuz geceler geçiyor, yaptığı planı Alman askerî komisyonu derhâl tasvip ediyor." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Bir düşünce veya davranışın doğru olduğunu belirtme, onama, uygun bulma
- TAMBUR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Klasik Türk müziğinin başlıca çalgılarından biri olan, yay veya mızrapla çalınan, uzun saplı, telli çalgı
- "... eczacı İhsan Bey'in tamburundan ağır tınlamalı birtakım sesler geliyordu." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Klasik Türk müziğinin başlıca çalgılarından biri olan, yay veya mızrapla çalınan, uzun saplı, telli çalgı
- ETAMİN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuş delikli bir tür kumaş
-
[isim]
Pamuk, keten veya ipekten, seyrek dokunmuş delikli bir tür kumaş
- ÇINTAR
- ...
- IRKTAŞ
-
-
Aynı ırktan olan kimse
-
Aynı ırktan olan kimse
- SİFTAH
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
İlk alışveriş
- "Daha sabahtan beri siftahım yok!" (Necati Cumalı)
- "Bu vakit kim gelecek? Her günkü gibi siftahı sen ediyorsun?" (Ercüment Ekrem Talu)
-
[zarf]
İlk kez
- "Bu haberi siftah ondan duydum."
-
[isim]
İlk alışveriş
- KARTAL
-
-
[isim]
Kartalgillerden, genellikle kızıl siyah tüylü, çok güçlü, yuvasını yüksek kayalıklar üzerinde kuran, iri bir yırtıcı kuş (Aquila)
- "Kartal yükseldi yükseldi, kıyıdaki dağların üstünde küçüle küçüle göze görünmez oldu." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Kartalgillerden, genellikle kızıl siyah tüylü, çok güçlü, yuvasını yüksek kayalıklar üzerinde kuran, iri bir yırtıcı kuş (Aquila)
- MASTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Fiilin -mak / -mek veya -ma / -me ekleri alan ve ad gibi kullanılan biçimi, eylemlik: al-mak, üşü-mek, gör-me, bul-ma vb
-
[isim]
Fiilin -mak / -mek veya -ma / -me ekleri alan ve ad gibi kullanılan biçimi, eylemlik: al-mak, üşü-mek, gör-me, bul-ma vb
- TAHLİF
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ant içirme, yemin ettirme
-
[isim]
Ant içirme, yemin ettirme
- TATSIZ
-
-
[sıfat]
Tadı iyi olmayan, lezzetsiz
-
Tadı olmayan, sası
-
[zarf]
Hoşa gitmeyen bir biçimde
- "Her şey, herkes boş, abes, çirkin, münasebetsiz, tatsız görünür." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
Hoşa gitmeyen, can sıkan
- "O akşamki tatsız olaya benim de canım sıkıldı." (Çetin Altan)
-
Sohbeti hoş olmayan veya geçimsizlik çıkaran (kimse)
-
[sıfat]
Tadı iyi olmayan, lezzetsiz
- TAZECE
-
-
[sıfat]
Tazeye yakın, taze gibi
-
[sıfat]
Tazeye yakın, taze gibi
- KAVATA
-
-
[isim]
Oyma ağaç kap
-
Sert ve fazla kızarmayan bir domates türü (Solanum capsicum grossum)
-
[isim]
Oyma ağaç kap
- MİNTAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yakasız, uzun kollu erkek gömleği
- "Cepkenini, damalı mintanını çıkarmış, kolalı gömleğine kravatını bağlıyordu." (Tarık Buğra)
-
Gömlek üzerine giyilen kollu yelek
-
[isim]
Yakasız, uzun kollu erkek gömleği
- STATİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Duruk
-
Gelişme, ilerleme göstermeyen
- "Bütün ömrü bu çeşit statik susanlara karşı mücadeleyle geçmiş Atatürk gibi bir büyük inkılapçı." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
-
[isim]
Duruk
- SÜTANA
-
-
[isim]
Sütanne
-
[isim]
Sütanne