İçinde sta olan 8 harfli 46 kelime var. İçerisinde STA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sta olan kelimeler listesine ya da Sonu sta ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
AST, TAS
2 Harfli Kelimeler
AS, AT, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- YASTAĞAÇ
-
-
[isim]
Üstünde hamur açılan, yemek yenilen tahta
-
[isim]
Üstünde hamur açılan, yemek yenilen tahta
- SEKSTANT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Güneşin, yıldızların açısal yüksekliğini ölçmeye yarayan bir alet
-
[isim]
Güneşin, yıldızların açısal yüksekliğini ölçmeye yarayan bir alet
- MEGASTAR
- ...
- PAKİSTAN
- ...
- MAKASTAR
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kumaş biçen, prova yapan, parçaları patrona göre ayarlayan, iş dağıtımını yapan usta
-
[isim]
Kumaş biçen, prova yapan, parçaları patrona göre ayarlayan, iş dağıtımını yapan usta
- USTABAŞI
-
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- "Ustabaşı Salih Ağa, iri yumruğunu göğsüne vurarak..." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Bir iş yerinde çalışan ustaların başı olan ve onları denetleyen kimse
- ESTAMPAJ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Metal, tahta vb. üzerine resim basma, çoğaltma yöntemi
-
[isim]
Metal, tahta vb. üzerine resim basma, çoğaltma yöntemi
- BOSTANCI
-
-
[isim]
Bostan işleriyle uğraşan kimse
-
Osmanlılarda sarayın korunmasına ve şehrin güvenliğine bakmakla görevli olan erlerden her biri
-
[isim]
Bostan işleriyle uğraşan kimse
- DESTARLI
-
-
[sıfat]
Sarığı olan, sarıklı
- "Geriye doğru basık, yalın kat destarlı fesinde her zaman bir çiçek takılıdır." (Salâh Birsel)
-
[sıfat]
Sarığı olan, sarıklı
- KÜSTAHÇA
-
-
[sıfat]
Küstah, saygısız
-
[zarf]
Küstah, saygısız bir biçimde
-
[sıfat]
Küstah, saygısız
- İSTAVROZ
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Haç
- "İstavrozunu bir gün göğsünden eksik etmez." (Haldun Taner)
-
Sıhhi tesisatta kullanılan dört girişli bağlantı borusu
-
[isim]
Haç
- TASTAMAM
-
-
[sıfat]
Çok uygun, tıpatıp
-
[sıfat]
Çok uygun, tıpatıp
- MÜSTAKİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Doğru, doğruluktan şaşmayan
-
Doğrulu
-
[sıfat]
Doğru, doğruluktan şaşmayan
- DİYASTAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Nişastayı dekstrin ve glikoz durumuna getiren, tükürükte ve pankreasın salgısında bulunan bir enzim
-
[isim]
Nişastayı dekstrin ve glikoz durumuna getiren, tükürükte ve pankreasın salgısında bulunan bir enzim
- KASTARLI
-
-
[sıfat]
Kastarlanmış olan
-
[sıfat]
Kastarlanmış olan
- HİPOSTAZ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bazı felsefe ve din kuramlarının dayandığı temellerden her biri, uknum
- "Hristiyanlık inanışına göre Tanrı kavramında üç hipostaz vardır: Baba, oğul ve kutsal ruh."
-
[isim]
Bazı felsefe ve din kuramlarının dayandığı temellerden her biri, uknum
- ELBİSTAN
- ...
- MUSTATİL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Dikdörtgen
- "O siyah ağaç gövdesi, o mustatilin içine ne kadar güzel oturmuş." (Orhan Veli Kanık)
-
[isim]
Dikdörtgen
- MÜSTAMEL
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Kullanılmış olan
-
Yeni olmayan, eski
-
[sıfat]
Kullanılmış olan
- İSTASYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Tren, metro durağı
- "Hep birlikte ilk istasyonda inerek karakola gitmişlerdi." (Çetin Altan)
- "Bir geçitte bir dakika kadar istasyon yaparak geçit bekçisiyle yarenlik ettik." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Araştırma kuruluşu
- "Meteoroloji istasyonu. Tohum ıslah istasyonu."
-
Satış, bakım, aşı vb. işler yapılan kuruluş veya yer
- "Trafik muayene istasyonu. Aşı istasyonu."
-
[isim]
Tren, metro durağı