İçinde salt olan 22 kelime var. İçerisinde SALT bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında salt olan kelimeler listesine ya da Sonu salt ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
KISALTABİLMEK, SALTANATÇILIK
KISALTABİLME, KISALTTIRMAK
KISALTILMAK, KISALTTIRMA, SALTANATSIZ
KISALTILMA, KISALTMALI, SALTANATÇI, SALTANATLI
KISALTMAK, SALTÇILIK
KISALTIM, KISALTIŞ, KISALTMA, SALTANAT
SALTÇI, SALTIK
SALTA, SALTO
SALT
A L S T Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
4 Harfli Kelimeler
SALT
3 Harfli Kelimeler
ALT, AST, SAL, TAL, TAS
2 Harfli Kelimeler
AL, AS, AT, LA, TA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KISALTABİLMEK
- ...
- SALTANATÇILIK
-
-
[isim]
Saltanatçı olma durumu
-
[isim]
Saltanatçı olma durumu
- KISALTABİLME
- ...
- KISALTTIRMAK
-
-
[-i]
Kısaltma işini yaptırmak
-
[-i]
Kısaltma işini yaptırmak
- SALTANATSIZ
-
-
[sıfat]
Gösterişsiz, görkemsiz
-
[sıfat]
Gösterişsiz, görkemsiz
- KISALTILMAK
-
-
[nsz]
Kısa duruma getirilmek
-
[nsz]
Kısa duruma getirilmek
- KISALTTIRMA
-
-
[isim]
Kısalttırmak işi
-
[isim]
Kısalttırmak işi
- SALTANATÇI
-
-
[isim]
Saltanat yanlısı olan kimse
-
[isim]
Saltanat yanlısı olan kimse
- KISALTILMA
-
-
[isim]
Kısaltılmak işi
-
[isim]
Kısaltılmak işi
- SALTANATLI
-
-
[sıfat]
Gösterişli, görkemli
- "Saltanatlı bir üslubu vardı; yıldızlar, nişanlar içinde." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[sıfat]
Gösterişli, görkemli
- KISALTMALI
-
-
[sıfat]
Kısaltılarak yapılan
-
[sıfat]
Kısaltılarak yapılan
- SALTÇILIK
-
-
[isim]
Hükümdarın bütün siyasal kudreti elinde bulundurduğu yönetim biçimi, mutlakiyet, mutlakçılık
-
[isim]
Hükümdarın bütün siyasal kudreti elinde bulundurduğu yönetim biçimi, mutlakiyet, mutlakçılık
- KISALTMAK
-
-
[-i]
Kısa duruma getirmek
- "Ben bu sözü biraz daha kısaltarak tekrar edeceğim." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Kısa gibi göstermek
- "Bu giysi boyunu kısaltmış."
-
[-i]
Kısa duruma getirmek
- KISALTIM
-
-
[isim]
Kısaltma işi, taksir
-
Güzel sanatlarda perspektif sebebiyle bazı boyutları küçük görülen nesneleri, bu görünüşe uygun bir biçimde çizme yöntemi
-
[isim]
Kısaltma işi, taksir
- KISALTIŞ
-
-
[isim]
Kısaltma işi veya biçimi
-
[isim]
Kısaltma işi veya biçimi
- SALTANAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Bir ülkede hükümdarın, padişahın, sultanın egemen olması
- "Bir medeniyetten öbürüne geçerken kaybolan şeylerin yanı başında gerçek saltanatlar da vardır." (Hasan Âli Yücel)
-
Bolluk ve zenginlik, gösterişli yaşayış
-
Birinin bir işte, bir yerde bulunan kimseler üzerindeki egemenliği
-
[isim]
Bir ülkede hükümdarın, padişahın, sultanın egemen olması
- KISALTMA
-
-
[isim]
Kısaltmak işi, taksir
-
Kısaltılmış ad veya söz, iktisar
- "TDK, Türk Dil Kurumu adının kısaltmasıdır."
-
[isim]
Kısaltmak işi, taksir
- SALTIK
-
-
[sıfat]
Mutlak
- "Sonra ziller ve ansızın saltık bir gülümseyiş bu genç kız." (Selim İleri)
-
Bağımsız, göreli olmayan ve kendi başına tam sayılan (bir olgunun niteliği)
-
[sıfat]
Mutlak
- SALTÇI
- ...
- SALTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Köpeğin arka ayakları üzerine ayağa kalkması
-
[isim]
Köpeğin arka ayakları üzerine ayağa kalkması