İçinde sal olan 9 harfli 67 kelime var. İçerisinde SAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sal olan kelimeler listesine ya da Sonu sal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

SAL

2 Harfli Kelimeler

AL, AS, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SALIVERME

  1. [isim] Salıvermek işi

BATONSALE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Tuzlu hamurdan yapılan ince uzun çubuk

ORSALAMAK

  1. [nsz] Gemi rüzgâr alan tarafa dönmek

KARAMUSAL

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Çifte demir atıldığında geminin dönmesiyle zincirlerin karışmasını önlemek için kullanılan, fırdöndüye bağlı zincir düzeni
    • "Acaba bu gece limanda tek demirle yatabilecek miyim? Yoksa karamusal mı yapalım?" (Halikarnas Balıkçısı)

SALAHİYET

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Yetki
    • "... beni buraya alırken geniş salahiyet verdi." (Ömer Seyfettin)

SALGINLIK
...
TASALANIŞ
...
KASALANMA

  1. [isim] Kasalanmak işi

HAYVANSAL

  1. [sıfat] Hayvani
  2. Hayvandan elde edilen
    • "Büyük kentler bir yana bırakılırsa hayvansal besin tüketimi devede kulak denecek kadar azdır." (Oktay Rifat)

KARAİSALI
...
DESTANSAL

  1. [sıfat] Destanla ilgili, destana özgü
  2. Destan kahramanına benzer
    • "O da işine gelen bu destansal kişiliğe takılıp başa geçiyor." (Haldun Taner)

SALLAPATİ

  1. [sıfat] Düşünmeden ve saygısızca davranan
    • "Sallapati bir adam."
  2. Özensiz, dikkatsiz ve kaba saba yapılmış
    • "Bu entarileri, basma veya patiska gibi adi ve ucuz kumaşlardan, kaba tire ile şıpın işi dikilmiş, iri taş düğmeli, sallapati bir şey sanmayınız." (Refik Halit Karay)
  3. [zarf] Düşüncesizce, saygısızca ve patavatsız bir biçimde
    • "Sallapati konuşmak."

SALÇALAMA

  1. [isim] Salçalamak işi veya durumu

YASALAŞMA

  1. [isim] Yasalaşmak işi, kanunlaşma

SALATALIK

  1. [isim] Hıyar
    • "Küçük bostanda, yere çömelmiş, salatalıkları koparıyordu." (Peyami Safa)
  2. [sıfat] Salata yapmak için kullanılan
    • "Salatalık domates."

SALGILAMA

  1. [isim] Salgılamak işi

SALLATMAK
...
EROSALLIK
...
SALDIRMAK

  1. [-e] Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek
    • "Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı." (Hüseyin Cahit Yalçın)
  2. Bir şey veya kimse üzerine saldırı yapılmasına sebep olmak
  3. [-den] Gemi, kalkmak için yelken açıp başını gideceği yola çevirmek
  4. Yıkıcı ve sert eleştiriler yapmak
  5. Etkisiyle eritmek
    • "Asitler madenlere saldırır."

YAPISALCI

  1. [isim] Yapısalcılık görüşü ve yöntemini benimseyen kimse, strüktüralist

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü