İçinde sal olan 9 harfli 67 kelime var. İçerisinde SAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sal olan kelimeler listesine ya da Sonu sal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
SAL
2 Harfli Kelimeler
AL, AS, LA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TASALANIŞ
- ...
- KARAMUSAL
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Çifte demir atıldığında geminin dönmesiyle zincirlerin karışmasını önlemek için kullanılan, fırdöndüye bağlı zincir düzeni
- "Acaba bu gece limanda tek demirle yatabilecek miyim? Yoksa karamusal mı yapalım?" (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Çifte demir atıldığında geminin dönmesiyle zincirlerin karışmasını önlemek için kullanılan, fırdöndüye bağlı zincir düzeni
- FASSALLIK
-
-
[isim]
Fassal olma durumu
- "Onda fassallık yalnız sanatlaşmış değildir, geçim yolu da odur." (Falih Rıfkı Atay)
-
[isim]
Fassal olma durumu
- TOPLUMSAL
-
-
[sıfat]
Toplumla ilgili, topluma ilişkin, içtimai, maşeri, sosyal
-
[sıfat]
Toplumla ilgili, topluma ilişkin, içtimai, maşeri, sosyal
- KAPLAMSAL
-
-
[sıfat]
Kavramla ilgili bütün özellikleri bir arada bulunduran
-
[sıfat]
Kavramla ilgili bütün özellikleri bir arada bulunduran
- BAĞLAMSAL
-
-
[sıfat]
Bağlam ile ilgili
-
[sıfat]
Bağlam ile ilgili
- SALİSİLİK
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Söğüt kabuğundan çıkarılan antiseptiklerle ilgili olan
-
[sıfat]
Söğüt kabuğundan çıkarılan antiseptiklerle ilgili olan
- POSALANMA
-
-
[isim]
Posalanmak işi
-
[isim]
Posalanmak işi
- SALLASIRT
-
-
[isim]
"Sırtına almak, yüklenmek" anlamlarındaki sallasırt etmek deyiminde geçer
- "Kapının önünde bekleyen ufak bir cemaat gıcırdayan tabutu sallasırt ettiler." (Ercüment Ekrem Talu)
-
[isim]
"Sırtına almak, yüklenmek" anlamlarındaki sallasırt etmek deyiminde geçer
- SALDIRMAK
-
-
[-e]
Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek
- "Bugün şu dakikada onlar hâlâ düşmana saldırıyorlardı." (Hüseyin Cahit Yalçın)
-
Bir şey veya kimse üzerine saldırı yapılmasına sebep olmak
-
[-den]
Gemi, kalkmak için yelken açıp başını gideceği yola çevirmek
-
Yıkıcı ve sert eleştiriler yapmak
-
Etkisiyle eritmek
- "Asitler madenlere saldırır."
-
[-e]
Bir kimseye veya bir şeye karşı saldırı yöneltmek, zarar verici bir davranışta bulunmak, hücum etmek
- SALAMANJE
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Yemek odası
-
[isim]
Yemek odası
- MASALIMSI
-
-
[sıfat]
Masalsı
-
[sıfat]
Masalsı
- DEVASALIK
- ...
- BAYSALLIK
-
-
[isim]
Huzur ve refah içinde bulunma durumu
-
[isim]
Huzur ve refah içinde bulunma durumu
- ANLATISAL
-
-
[sıfat]
Anlatı özelliği taşıyan, anlatırla ilgili
-
[sıfat]
Anlatı özelliği taşıyan, anlatırla ilgili
- SALLATMAK
- ...
- MUHASSALA
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Elde edilen sonuç
-
Bileşke
-
[isim]
Elde edilen sonuç
- KUMSALLIK
-
-
[isim]
Kumsal olma durumu
-
[isim]
Kumsal olma durumu
- SALLANMAK
-
-
[nsz]
Bağlı bulunduğu yerde gevşek duruma gelip yerinden oynamak, kımıldamak
- "Dişi sallanıyor. Masa sallanıyor."
-
Bir şey belli noktasından bir yere bağlı kalmak şartıyla, o noktanın iki tarafına aynı doğrultuda ve sürekli olarak gidip gelmek
- "Lamba sallanıyor. Panjur sallanıyor."
-
Salıncak, hamak vb.nde kendini sallamak
-
Vaktini boş ve yararsız işlerle uğraşarak geçirmek, oyalanmak, savsaklanmak
-
Güçlü bir biçimde sarsılmak, titremek
- "Yere çivilenmiş koca masayı sarsarken oda bir salıncak gibi sallanıyor." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Makamından veya bulunduğu durumdan uzaklaşmak, yerini bir başkasına bırakmak tehlikesiyle karşılaşmak
-
[nsz]
Bağlı bulunduğu yerde gevşek duruma gelip yerinden oynamak, kımıldamak
- SALÇALAMA
-
-
[isim]
Salçalamak işi veya durumu
-
[isim]
Salçalamak işi veya durumu