İçinde sal olan 6 harfli 37 kelime var. İçerisinde SAL bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sal olan kelimeler listesine ya da Sonu sal ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

SAL

2 Harfli Kelimeler

AL, AS, LA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SALMAK

  1. [-i] Bağımlılığına, tutukluluğuna veya baskı altındaki durumuna son vererek serbest kılmak, bırakmak, koyuvermek
    • "Derhâl kapının zincirini salıvererek kanadı arkasına kadar açtı." (Ercüment Ekrem Talu)
  2. İvedilikle yollamak, hemen göndermek
    • "Bununla beraber peşine adam salmak gerekir." (Aka Gündüz)
  3. Koymak, katmak
    • "Halk ruhunun benliğinizde yeniden uyanıp hararetini gönlünüze saldığını duyarsınız." (Refik Halit Karay)
  4. Sürmek
    • "Bunun içindir ki dal budak saldı, yemiş vermeye başladı." (Ruşen Eşref Ünaydın)
  5. Uğratmak
    • "Başını derde salmak."
  6. Vergi yüklemek
    • "Ona elli bin lira salmışlar."
  7. Üzerine yürütmek
    • "Tazıyı tavşana salmak."
  8. [-e] Saldırmak
    • "Aç kurt, yılana da salar, taşa da! dedi." (Memduh Şevket Esendal)
  9. Sarkıtmak
    • "Soğutmak için kuyuya su kabı saldı."
  10. Gemi demir üzerinde dört yana dönmek
  11. [-i] Bakmamak, ilgilenmemek, özen göstermemek

SALATA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Genellikle bazı çiğ ot ve sebzelerle yapılan, yağ, limon vb. maddeler konulan, yemeklerle birlikte yenen yiyecek
    • "Domates salatası. Yeşil salata. Çoban salatası."

DUYSAL

  1. [sıfat] Duyuyla alınan

SONSAL

  1. [sıfat] Deneyden çıkan ve deneye bağlı olan (bilgi), aposteriori
    • "Bir yerde duman görünce orada ateş yandığını kestirmek sonsal bir yargıdır."

ULUSAL

  1. [sıfat] Millî

FUTSAL
...
ASALAK

  1. Bir canlıda sürekli veya geçici yaşayarak ona zarar veren başka canlı, parazit
  2. [sıfat] Başkalarının sırtından geçinen (kimse), abacı, ekti, otlakçı, tufeyli

KUMSAL

  1. [isim] Su kıyılarında oluşan kumlu yer, plaj
    • "Kumsal boyunca deli gibi koşuyorlardı." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. [sıfat] Kumlu
    • "Kumsal toprak."

SALTÇI
...
SOYSAL

  1. [sıfat] Soyla ilgili

RUHSAL

  1. [sıfat] Ruhla ilgili olan, ruhi, tinsel, psikolojik, psişik
  2. Ruh bilimi ile ilgili, ruh bilimsel, psikolojik

DIŞSAL

  1. [sıfat] Dışla ilgili, dışa ilişkin, haricî

TASALI

  1. [sıfat] Tasası olan, kaygılı
    • "Bulutlu, tasalı gözlerle önüne bakıyordu, fazla bir şey söylemiyordu." (Halide Edip Adıvar)

ANISAL

  1. [sıfat] Anıyla ilgili, anıya ait
    • "Onlara göre yaşlı yazarların anısal birikimi daha fazlaydı."

TATSAL

  1. [sıfat] Tat alma duyusu ile ilgili

EROSAL

  1. [sıfat] Erosçu, erotik

SALTIK

  1. [sıfat] Mutlak
    • "Sonra ziller ve ansızın saltık bir gülümseyiş bu genç kız." (Selim İleri)
  2. Bağımsız, göreli olmayan ve kendi başına tam sayılan (bir olgunun niteliği)

POSALI

  1. [sıfat] Posası olan

RİSALE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Küçük kitap, broşür
    • "Son derece kötü kâğıda basılmış bir risale idi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

SALKIM

  1. [isim] Üzüm gibi, birçoğu bir sap üzerinde bir arada bulunan meyve
    • "Bunu görünce Behzat da iki salkım muzu oradakilere dağıtmış." (Memduh Şevket Esendal)
  2. Ana saptan çıkan yan çiçekleri, sapları hep aynı uzunlukta olan çiçek durumu
  3. Baklagillerden, salkım durumunda mor çiçekler açan ve çoğu asma gibi çardağa sarılan ağaç türü ve çiçeği (Wistaria sinensis)
  4. Topla atılan demir parçaları

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü