İçinde s olan 7 harfli 1960 kelime var. İçerisinde S harfi bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında s harfi olan kelimeler listesine ya da Sonu s harfi ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- EDİSYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Basım
-
[isim]
Basım
- HASENAT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Yararlı, iyi, güzel işler
-
[isim]
Yararlı, iyi, güzel işler
- KAŞEKSİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık
-
[isim]
Bütün beslenme işlevlerinin bozulmasıyla oluşan ileri derecede zayıflık
- KESİŞME
-
-
[isim]
Kesişmek işi
-
[isim]
Kesişmek işi
- ÖTÜMSÜZ
-
-
Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan, titreşimsiz ses veren (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, tonsuz, sedasız, sert
-
Ciğerlerden gelen havanın ağız boşluğundaki tam kapalı veya yarı kapalı engellere çarpmasıyla oluşan, titreşimsiz ses veren (ünsüz), titreşimsiz, süreksiz, tonsuz, sedasız, sert
- PÖSTEKİ
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Koyun veya keçi postu
- "Bir siyah koyun pöstekisinin üzerine diz çöktü." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Aman, bir karı ki görme... Maymun mu maymun, biçimsiz mi biçimsiz, pis mi pis... Ne yaparsın... Pöstekiyi kurtarmak lazım." (Ömer Seyfettin)
-
[isim]
Koyun veya keçi postu
- SOLUĞAN
-
-
[sıfat]
Nefes darlığına tutulmuş
-
[isim]
Uzaklarda esen rüzgârdan sonra başlayan dalga hareketi
- "Adaların kıyılarına gürleyen açık deniz soluğanları, ıssız koylara ak bir çizgi çekmişler." (Halikarnas Balıkçısı)
-
Sık soluyan (hayvan)
-
[sıfat]
Nefes darlığına tutulmuş
- STRATUS
-
Kelime Kökeni : Latince
-
[isim]
Katman bulut
-
[isim]
Katman bulut
- USULDEN
- ...
- ZAĞANOS
-
-
[isim]
Bir cins doğan
-
[isim]
Bir cins doğan
- KASIRGA
-
-
[isim]
Rüzgâr çizelgesinde hızı 64 veya daha fazla deniz mili olan ve kuvveti 12 ile gösterilen rüzgâr
- "Bu ağaç yalnız büyük bir kasırga ile silkeleniyor." (Peyami Safa)
-
Duyguların patlak verişi, büyük heyecan, coşku
- "Bu, içimdeki şiiri, kasırgayı, hemen dindirdi." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Rüzgâr çizelgesinde hızı 64 veya daha fazla deniz mili olan ve kuvveti 12 ile gösterilen rüzgâr
- NESKAFE
- ...
- SÜREKÇİ
-
-
[isim]
Davar alışverişiyle uğraşan kimse
-
[isim]
Davar alışverişiyle uğraşan kimse
- TOKASIZ
-
-
[sıfat]
Tokası olmayan
-
[sıfat]
Tokası olmayan
- İSLENME
-
-
[isim]
İslenmek işi
-
[isim]
İslenmek işi
- İSTETİŞ
- ...
- MUSİBET
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Ansızın gelen felaket, sıkıntı veren şey
-
[sıfat]
Uğursuz
-
[isim]
Ansızın gelen felaket, sıkıntı veren şey
- OLUMSUZ
-
-
[sıfat]
Yapıcı ve yararlı olmayan, hiçbir sonuca ulaşmayan, gözetilen amaca veya beklenilene uygun olmayan, menfi, negatif
-
Onaylamayan, kabul etmeyen, aleyhte olan
-
Davranışları beğenilmeyen, yıkıcı düşünceleri olan, zararlı, menfi
- "İnsan içinde olumsuz duyguların oluşmasını önlemeli." (Haldun Taner)
-
Bir şeyi inkâr eden, inkâr veya ret özelliği taşıyan
-
[sıfat]
Yapıcı ve yararlı olmayan, hiçbir sonuca ulaşmayan, gözetilen amaca veya beklenilene uygun olmayan, menfi, negatif
- RESİMLİ
-
-
[sıfat]
İçinde resimler bulunan, musavver
- "Yağmurlu günlerde orada oturuyor, çay içiyoruz, resimli mecmualar karıştırıyoruz." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[sıfat]
İçinde resimler bulunan, musavver
- SIRITIŞ
-
-
[isim]
Sırıtma işi veya biçimi
- "Cüce rolünde halkı gülmekten katıltan sırıtış, Rakım'ın bütün buruşukluklarını kaplamış, ayrık gözleri evlerinden uğramış." (Halide Edip Adıvar)
-
[isim]
Sırıtma işi veya biçimi