İçinde sü olan 5 harfli 59 kelime var. İçerisinde SÜ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında sü olan kelimeler listesine ya da Sonu sü ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
S Ü Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
SÜ, ÜS
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- SÜMEK
-
-
[isim]
Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün
-
[isim]
Eğirilmek için temizlenmiş, taranmış yumak biçiminde yün
- SÜKUT
- ...
- SÜVEN
-
-
[isim]
Bozuk ve gevşek arazide veya göçük açmada bağ direklerinin üst ve yanından arazi içine çakılarak sürülen ucu sivri direk veya kama
-
[isim]
Bozuk ve gevşek arazide veya göçük açmada bağ direklerinin üst ve yanından arazi içine çakılarak sürülen ucu sivri direk veya kama
- SÜMER
- ...
- SÜZÜK
-
-
[sıfat]
Zayıf, güçsüz, süzgün
- "Parasızın yürüyüşü sürtük, gözleri süzük, rengi uçuk, sesi bozuktur." (Refik Halit Karay)
-
Süzgünleşmiş, süzülmüş
- "Uykudan uyandırılmış gibi gözleri süzük, döndü baktı." (Memduh Şevket Esendal)
-
[sıfat]
Zayıf, güçsüz, süzgün
- TÜYSÜ
- ...
- SÜZEK
-
-
[isim]
Süzgeç, filtre
-
Işığın önüne konulan, ince kumaş veya tülden yarı saydam yayındırıcı
-
[isim]
Süzgeç, filtre
- SÜRÜM
-
-
[isim]
Bir ticaret malının satılır olması, revaç
- "Bu malın sürümü yoktur."
-
Bir paranın geçer olması, tedavül
- "Bu para sürümden kaldırıldı."
-
Devletçe para, senet ve tahvil çıkarma, piyasaya sürme, emisyon
-
Değişik biçim, versiyon
-
[isim]
Bir ticaret malının satılır olması, revaç
- SÜTÇÜ
-
-
[isim]
Süt satan kimse
- "Tam kapı yanında bir sütçü dükkânı gözüme ilişti." (Refik Halit Karay)
-
Bol süt veren hayvan
-
[isim]
Süt satan kimse
- SÜSLÜ
-
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- "Geniş, süslü karyola köşede duruyordu." (Memduh Şevket Esendal)
-
Süslenmeye, süse çok düşkün olan
- "Süslü bir kadın."
-
[sıfat]
Süsü olan, süslenmiş, bezenmiş
- SÜRRE
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Osmanlı padişahlarının her yıl Mekke ve Medine'ye gönderdikleri para ve armağanlar
-
[isim]
Osmanlı padişahlarının her yıl Mekke ve Medine'ye gönderdikleri para ve armağanlar
- SÜRÜŞ
-
-
[isim]
Sürme işi veya biçimi
-
[isim]
Sürme işi veya biçimi
- SÜPER
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Nitelik, nicelik ve derece bakımından üstün olan
-
Belli bir normun üstünde olan
-
[sıfat]
Nitelik, nicelik ve derece bakımından üstün olan
- SÜBUT
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Gerçekleşme, şüpheye yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkma
- "Suç sübut buldu."
-
[isim]
Gerçekleşme, şüpheye yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkma
- SÜSME
-
-
[isim]
Süsmek işi
-
[isim]
Süsmek işi
- KÜRSÜ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[isim]
Kalabalığa karşı konuşma yapanların önünde bulunan yüksekçe yer
- "İki gün süren tartışmalardan sonra Mustafa Kemal kürsüye geldi." (Falih Rıfkı Atay)
-
Ana bilim dalı
- "Türk Dili Kürsüsü. Yakın Çağ Tarihi Kürsüsü."
-
Sandalye
-
Bir fakültede araştırma ve öğretim birimi, bölüm
-
[isim]
Kalabalığa karşı konuşma yapanların önünde bulunan yüksekçe yer
- SÜREK
-
-
[isim]
Süren, devam eden zaman
-
[sıfat]
Hızlı süren, hızlı giden
-
Satmak için pazara götürülen hayvan sürüsü
-
[isim]
Süren, devam eden zaman
- PESÜS
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
İçinde yağ yakılan toprak kandil
-
[isim]
İçinde yağ yakılan toprak kandil
- SÜYEK
-
-
[isim]
Cebire
-
[isim]
Cebire
- SÜREÇ
-
-
[isim]
Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi, vetire, proses
- "Kitaba aldığım bu yazılar, gerçekte siyasal kavgamın gelişme sürecinde önemli bir tavır takınmayı vurgulamaktadır." (Atilla İlhan)
-
[isim]
Aralarında birlik olan veya belli bir düzen veya zaman içinde tekrarlanan, ilerleyen, gelişen olay ve hareketler dizisi, vetire, proses