İçinde rla olan 8 harfli 82 kelime var. İçerisinde RLA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rla olan kelimeler listesine ya da Sonu rla ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A L R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
2 Harfli Kelimeler
AL, AR, LA, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- TARLAMSI
-
-
[sıfat]
Tarlayı andıran, tarlaya benzeyen, tarla gibi
-
[sıfat]
Tarlayı andıran, tarlaya benzeyen, tarla gibi
- HARLATMA
-
-
[isim]
Harlatmak işi
-
[isim]
Harlatmak işi
- DIRLAŞMA
-
-
[isim]
Dırlaşmak işi
-
[isim]
Dırlaşmak işi
- KARLANMA
-
-
[isim]
Karlanmak işi veya durumu
-
[isim]
Karlanmak işi veya durumu
- DIRLANMA
-
-
[isim]
Dırlanmak işi
-
[isim]
Dırlanmak işi
- TOPARLAK
-
-
Top biçiminde olan, yuvarlak, kürevi
- "Çehre toparlak, kaşlar incecik, ağız iri, yanaklar fazla etli ve gözler çekik." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Top cephanesi taşıyan araba
-
Top biçiminde olan, yuvarlak, kürevi
- PAZARLAR
- ...
- ZORLAMAK
-
-
[-i]
Birine bir şey yaptırmak amacıyla güç kullanmak, boyun eğdirmeye çalışmak, zor kullanmak, mecbur etmek
- "Bir realite hissi ile değil, bir tarih hissi ile kendimizi zorluyorduk." (Falih Rıfkı Atay)
-
Açılması, kırılması, sökülmesi gereken şeyler için güç kullanmak
- "Gece kapıyı zorlamışlar."
-
[nsz]
Üstelemek, ısrar etmek
- "Bütün köylü zorladı da bu sefer izin alabildi." (Ömer Seyfettin)
-
[-i]
Birine bir şey yaptırmak amacıyla güç kullanmak, boyun eğdirmeye çalışmak, zor kullanmak, mecbur etmek
- VIRLAMAK
-
-
[nsz]
Vırıldamak
-
[nsz]
Vırıldamak
- FIRLAMAK
-
-
[nsz]
Hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak
- "Çöpçü beygiri, deli gibi rayın üzerine fırlamıştı." (Haldun Taner)
-
Yerinden oynayıp ileriye doğru çıkıntı yapmak
- "Gözleri yerinden fırlamış. Omuz kemiği fırlamış."
-
Fiyatı birdenbire yükselmek
- "Borsada altın fiyatları fırladı."
-
[nsz]
Hızla, birdenbire bulunduğu yerden çıkmak, ayrılmak
- MIRLAMAK
-
-
[nsz]
Kedi "mır mır" diye ses çıkarmak
-
[nsz]
Kedi "mır mır" diye ses çıkarmak
- PARLAYIŞ
-
-
[isim]
Parlama işi veya biçimi
-
[isim]
Parlama işi veya biçimi
- PIRLANTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- "Onlara hakiki pırlanta diye geçirilmek istenen yalancı elmaslara bir kuyumcunun baktığı gibi bakmıştı." (Halide Edip Adıvar)
- "Bunların arasında umutsuz yaşamayan pırlanta gibi delikanlılar vardı." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Üzerinde bu elmas bulunan (yüzük vb.)
- "Sonra kalan pırlanta salkım küpe, annesinin yadigârı da elinden çıktı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- ŞARLATAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- "Kim namuslu, kim dalavereci, kim şarlatan, laf ebesi ve dalkavuk, biliyordu." (Tarık Buğra)
-
Bilir geçinen kimse
-
Kendi bilgi ve niteliklerini veya mallarını överek karşısındakini kandıran, dolandıran kimse
- DARLAMAK
- ...
- KORLAŞMA
-
-
[isim]
Korlaşmak durumu veya biçimi
-
[isim]
Korlaşmak durumu veya biçimi
- YIRLAMAK
-
-
[nsz]
Türkü, şarkı söylemek
-
[nsz]
Türkü, şarkı söylemek
- PIRLAMAK
-
-
[nsz]
Kuş, herhangi bir şeyden ürküp uçmak
-
İnsan, bulunduğu yerden koşarak hemen uzaklaşmak
-
[nsz]
Kuş, herhangi bir şeyden ürküp uçmak
- UĞURLAMA
-
-
[isim]
Uğurlamak işi
- "Bu suçlar arasında en büyüklerinden biri de uğurlama, karşılama törenlerinin kaldırılması oldu." (Memduh Şevket Esendal)
-
[isim]
Uğurlamak işi
- FIRLATMA
-
-
[isim]
Fırlatma işi
-
Kol ve bacağın vücudun orta çizgisinden türlü yönlere, son eklemine kadar hızla ve gergin olarak uzaklaştırılması
-
[isim]
Fırlatma işi