İçinde ras olan 9 harfli 33 kelime var. İçerisinde RAS bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ras olan kelimeler listesine ya da Sonu ras ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A R S Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

AR, AS, RA

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

FERASETLİ

  1. [sıfat] Anlayışlı
    • "Çok ferasetli valimiz de buna benzer öğütlerde bulunmuştur." (Kemal Bilbaşar)

PRASEODİM

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Atom numarası 59, atom ağırlığı 140,92 olan, soluk sarı renkli bir element (simgesi Pr)

SIRASINDA

  1. [zarf] Gerekince, yerinde ve zamanında

RASTLAYIŞ

  1. [isim] Rastlama işi veya biçimi

SIRASIYLA

  1. [zarf] Sırası gelince, sırasına dikkat ederek, sıra izleyerek
    • "Sonra sırasıyla zayıf, zayıfın arkadaşı ve Salih geldiler." (Sait Faik Abasıyanık)

İHTİRASLI

  1. [sıfat] Aşırı istekli
  2. Tutkulu
    • "Çocukluğumun en derin, en sürekli, en ihtiraslı sevgisini bana telkin eden bu üvey annemdi." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

RASPALAMA

  1. [isim] Raspalamak işi

IZGARASIZ

  1. [sıfat] Izgarası olmayan

OPERASYON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Elde edilecek sonuç için alınan önlem ve yürütülen işlemlerin bütünü
  2. Ameliyat
    • "Operasyonu sona erince verdikleri sözleri de kolayca unuttular." (Ahmet Ümit)

RASTLAŞMA

  1. [isim] Rastlaşmak işi

RASTLATMA
...
ABERASYON

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Sapınç

RASTLAMAK

  1. [-e] Bir kimse ile karşı karşıya gelmek, karşılaşmak, rast gelmek, tesadüf etmek
    • "Eskicizade'ye indiğim otelin kıraathanesinde rastladım." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Atılan şey hedefi bulmak, rast gelmek
    • "Taş cama rastladı."

RASTLANTI

  1. [isim] Bilgiye, isteğe, kurala veya belli bir sebebe dayanmaksızın oluveren karşılaşma, tesadüf
    • "Avlu kapısı önünde atından indiği sırada, iyi bir rastlantıyla, Hayrettin Ağa, oğlu ile avludaydı." (Necati Cumalı)

HATIRASIZ
...
MERASİMLİ

  1. [sıfat] Kurallara, törelere aşırı bağlı olan

KARASIĞIR

  1. [isim] Orta Anadolu'da yetişen, sert ve kurak iklime dayanıklı, küçük yapılı bir sığır türü

KARASİNEK

  1. [isim] Böcekler sınıfının çift kanatlılar takımından, insan ve evcil hayvanların kanını emen, görünüşü ev sineğine benzeyen bir eklem bacaklı türü (Stomoxys calcitrans)

RASATHANE

Kelime Kökeni : Arapça

  1. [isim] Gözlemevi
    • "Şimdi rasathane korusuna çıkarız, ben her şeyi hesapladım, korkma..." (Peyami Safa)

MİRASYEDİ

  1. Kendisine önemli bir miras kalan, mirasa konan kimse
    • "Kiraladıkları otlakların sahibi yıllardır Manastır'a yerleşmiş bir mirasyediydi." (Necati Cumalı)
  2. Çok savurgan kimse
    • "Hayatını, gençliğini bir mirasyedi gibi hiç düşünmeden yiyip bitirmiş." (Mahmut Yesari)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü