İçinde rak olan 9 harfli 57 kelime var. İçerisinde RAK bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında rak olan kelimeler listesine ya da Sonu rak ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A K R Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
ARK, KAR
2 Harfli Kelimeler
AK, AR, RA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- KISKIVRAK
-
-
[zarf]
Çözülemeyecek veya kurtulamayacak bir biçimde
-
[zarf]
Çözülemeyecek veya kurtulamayacak bir biçimde
- MÜTERAKİM
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
Birikmiş, toplanmış, yığılmış
-
[sıfat]
Birikmiş, toplanmış, yığılmış
- FRAKSİYON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Bir siyasi partinin politikasını parlamentoda, yerel yönetimlerde, çeşitli kuruluşlarda yürütmek için teşkilatlanmış grup, bölüntü, bölüngü
-
Hizip
-
[isim]
Bir siyasi partinin politikasını parlamentoda, yerel yönetimlerde, çeşitli kuruluşlarda yürütmek için teşkilatlanmış grup, bölüntü, bölüngü
- KARAKÖPRÜ
- ...
- KERRAKELİ
-
-
[sıfat]
Kerrakesi olan
- "Gülgüli, kerrakeli, mor hareli." (Nedim)
-
[sıfat]
Kerrakesi olan
- BERRAKLIK
-
-
[isim]
Berrak olma durumu, duruluk
-
[isim]
Berrak olma durumu, duruluk
- KARAKUCAK
-
-
[isim]
Kökeni Orta Asya'ya uzanan, serbest stilde, yağ sürülmeden yapılan en eski, geleneksel Türk güreşi
-
[isim]
Kökeni Orta Asya'ya uzanan, serbest stilde, yağ sürülmeden yapılan en eski, geleneksel Türk güreşi
- RAKAMLAMA
-
-
[isim]
Rakamlamak işi
-
[isim]
Rakamlamak işi
- KIRKMERAK
-
-
[sıfat]
Çok meraklı, her şeyi anlamak isteyen
- "Aman ne kırkmerak kadınmışsın!" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[sıfat]
Çok meraklı, her şeyi anlamak isteyen
- İŞTİRAKÇİ
-
-
[isim]
Ortaklık eden, ortak olan
-
Sosyal güvenlik bakımdan bir sandık vb. bir kuruma bağlı olan memur, işçi
-
Katılımcı
-
[isim]
Ortaklık eden, ortak olan
- VARAKLAMA
-
-
[isim]
Varaklamak işi veya durumu
-
[isim]
Varaklamak işi veya durumu
- IRAKSINMA
-
-
[isim]
Iraksınmak işi veya durumu
-
[isim]
Iraksınmak işi veya durumu
- BARAKACIK
-
-
[isim]
Küçük baraka
- "Bu barakacıklar, sarkan saçakları, dökülmüş kafesleri ile caddenin iki tarafını dolduruyorlardı." (Haldun Taner)
-
[isim]
Küçük baraka
- KARAKAFES
-
-
[isim]
Sığırdiligillerden, çiçekleri beyaz ve menekşeye çalan kırmızı renkte, eczacılıkta kullanılan bir bitki, eşekkulağı (Symphytum)
-
[isim]
Sığırdiligillerden, çiçekleri beyaz ve menekşeye çalan kırmızı renkte, eczacılıkta kullanılan bir bitki, eşekkulağı (Symphytum)
- KARAKAÇAN
-
-
[isim]
Eşek
- "Karakaçan sürüleriyle dağ dağ dolaşan çoban..." (Ahmet Haşim)
-
[isim]
Eşek
- IRAKLAŞMA
-
-
[isim]
Iraklaşmak işi
-
[isim]
Iraklaşmak işi
- KARAKAVUK
-
-
[isim]
Hindiba
-
[isim]
Hindiba
- MÜTERAKKİ
-
Kelime Kökeni : Arapça
-
[sıfat]
İleri, ilerlemiş
-
[sıfat]
İleri, ilerlemiş
- DURAKSAMA
-
-
[isim]
Duraksamak durumu, tereddüt
- "Kuşkularım ve duraksamalarımla, bir türlü durmuş oturmuş bir düzene kavuşamamanın acısını çekiyorum." (Erhan Bener)
-
[isim]
Duraksamak durumu, tereddüt
- BIRAKILMA
-
-
[isim]
Bırakılmak işi veya durumu
-
[isim]
Bırakılmak işi veya durumu