İçinde pı olan 8 harfli 47 kelime var. İçerisinde PI bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında pı olan kelimeler listesine ya da Sonu pı ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- ÇARPILMA
-
-
[isim]
Çarpılmak işi
-
Çarpık duruma gelme
-
[isim]
Çarpılmak işi
- PIRLANTA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- "Onlara hakiki pırlanta diye geçirilmek istenen yalancı elmaslara bir kuyumcunun baktığı gibi bakmıştı." (Halide Edip Adıvar)
- "Bunların arasında umutsuz yaşamayan pırlanta gibi delikanlılar vardı." (Tarık Buğra)
-
[sıfat]
Üzerinde bu elmas bulunan (yüzük vb.)
- "Sonra kalan pırlanta salkım küpe, annesinin yadigârı da elinden çıktı." (Peyami Safa)
-
[isim]
Birçok façetası olacak biçimde yontulmuş foyasız parlak elmas
- SAPIKLIK
-
-
[isim]
Sapık olma durumu veya sapıkça davranış
-
[isim]
Sapık olma durumu veya sapıkça davranış
- KIPIRDAK
-
-
Çok hareketli, yerinde duramayan, canlı
-
Çok hareketli, yerinde duramayan, canlı
- ZIPIRLIK
-
-
[isim]
Delişmenlik
-
[isim]
Delişmenlik
- YAPIŞKAN
-
-
[sıfat]
Yapışma özelliği olan
- "Tütün yaprakları sıcakta yapışkan bir su salar." (Necati Cumalı)
-
[isim]
Yapıştırıcı
- "Zamk bir yapışkandır."
-
Gitmek bilmeyen
- "Aynı arabaya binecek kadar pişkin ve yapışkan bir gölge." (Çetin Altan)
-
[sıfat]
Yapışma özelliği olan
- SAPITMAK
-
-
[nsz]
Ruhsal bir düzensizlik içine düşmek
-
[-i]
Şaşırmak
- "Feride, senin kaşların lakırtılarına benziyor, güzel güzel, ince ince başlıyor fakat sonra yolunu sapıtıyor." (Reşat Nuri Güntekin)
-
Saçmalamaya başlamak
-
Aklını bozmak
-
[nsz]
Ruhsal bir düzensizlik içine düşmek
- GÜRPINAR
- ...
- KIRPIŞMA
-
-
[isim]
Kırpışmak işi
- "Bir gece evvel bizim elektriklerde bir kırpışma peyda oluyordu da idareye telefon etmiştim." (Burhan Felek)
-
[isim]
Kırpışmak işi
- PIRLAMAK
-
-
[nsz]
Kuş, herhangi bir şeyden ürküp uçmak
-
İnsan, bulunduğu yerden koşarak hemen uzaklaşmak
-
[nsz]
Kuş, herhangi bir şeyden ürküp uçmak
- YAPINMAK
-
-
[nsz]
Kendine yapmak veya kendi için yaptırmak
- "Elbise yapınmak."
-
[-e]
Özenmek, hazırlanmak
- "Kuş yavrusu uçmaya yapınıyor. Bu genç ozanlığa yapınıyor."
-
[nsz]
Kendine yapmak veya kendi için yaptırmak
- ÇARPIŞMA
-
-
[isim]
Çarpışmak işi, müsademe, sadme
-
Öncülerin veya küçük birliklerin yaptıkları küçük savaşma
- "Bu, iki cephe arasında ilk çarpışmadır." (Yusuf Ziya Ortaç)
-
[isim]
Çarpışmak işi, müsademe, sadme
- ÇIRPILMA
-
-
[isim]
Çırpılmak işi
-
[isim]
Çırpılmak işi
- PIRPITÇI
-
-
[isim]
Pıtpıt işi ile uğraşan kimse
-
[isim]
Pıtpıt işi ile uğraşan kimse
- ÇARPIKÇA
-
-
[sıfat]
Biraz çarpık
-
[sıfat]
Biraz çarpık
- ÇIRPINIŞ
-
-
[isim]
Çırpınma işi veya biçimi
- "O, şimdi herkes uyurken gündüzki yorgunluklarının, çırpınışlarının beyhudeliğini anlamıştı." (Abdülhak Şinasi Hisar)
-
[isim]
Çırpınma işi veya biçimi
- KIRPINTI
-
-
[isim]
Kırpılan şeyden kalan küçük parça
- "Biz Frenkleri birkaç kırpıntı ile aldatıyorsak onların bize soktukları kazıklardan haberin yok mu?" (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
-
[isim]
Kırpılan şeyden kalan küçük parça
- YAPINCAK
-
-
[isim]
Soğuk havada, açıkta bırakılan atlara örtülen uzun tüylü kebe
-
[isim]
Soğuk havada, açıkta bırakılan atlara örtülen uzun tüylü kebe
- ÇARPINTI
-
-
[isim]
Kalbin hızlı ve sık vurması
- "Müthiş bir kalp çarpıntısı ve korku ile kanepeden kalktı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
[isim]
Kalbin hızlı ve sık vurması
- TAPINCAK
-
-
[isim]
Fetiş
-
[isim]
Fetiş