İçinde pe olan 7 harfli 85 kelime var. İçerisinde PE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında pe olan kelimeler listesine ya da Sonu pe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- AKPELİN
-
-
[isim]
Pelin
-
[isim]
Pelin
- SEPETLİ
-
-
[sıfat]
Sepeti olan
-
[sıfat]
Sepeti olan
- PARAPET
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Küpeşte
-
[isim]
Küpeşte
- PERENDE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Havada çark gibi dönerek atılan takla
- "Ali çocuk gibi perendeler atarak otlarla, yamaçlarla sarmaş dolaş oluyordu." (Halikarnas Balıkçısı)
-
[isim]
Havada çark gibi dönerek atılan takla
- PERİŞAN
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Dağınık, düzensiz, karmakarışık
- "Ne kadar toplasan perişandır / Toplanır saçlarım dağılmak için." (Cenap Şehabettin)
- "Bir sürü laf edildikten sonra facia başlayacak, tabii aile perişan olacak." (Halide Edip Adıvar)
-
Acınacak durumda olan, zavallı
- "Omuzlarındaki çamurlu tüfeklerin altında iki büklüm olmuş, yorgun ve perişan ağır ağır yürüyorlardı." (Ömer Seyfettin)
- "Sonra, fena ruhlu güzel yüzün de insanı perişan eden sihrini de inkâr etmeyeceğim." (Sait Faik Abasıyanık)
- "Vallahi meydan dayağı yesem bu kadar perişan olmazdım." (Reşat Nuri Güntekin)
-
[sıfat]
Dağınık, düzensiz, karmakarışık
- PENCERE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Yapıları veya tren, vapur vb. ulaşım araçlarını aydınlatmak, havalandırmak amacıyla yapılan, çerçeve, cam, panjur, perde gibi eklentilerle daha kullanışlı bir duruma getirilen açıklık
- "Bavulu açtım, kâğıdı parçaladım, pencereden attım." (Refik Halit Karay)
- "Bir insana bir şey öğrettiğiniz, ona yeni bir pencere açtığınız zamanki o parlayan bakışlar var ya, hocanın en büyük mükâfatı budur." (Haldun Taner)
-
[isim]
Yapıları veya tren, vapur vb. ulaşım araçlarını aydınlatmak, havalandırmak amacıyla yapılan, çerçeve, cam, panjur, perde gibi eklentilerle daha kullanışlı bir duruma getirilen açıklık
- PERMALI
- ...
- KÜPEŞTE
-
Kelime Kökeni : Rumca
-
[isim]
Gemide güverte hizasında ıskarmoz bağlarına tutturulan dikmelerin dış yüzlerine kaplanan kaplamaların oluşturduğu siper, borda kaplamalarının en üstü, güverteden yukarı kalan bölüm, korkuluk, parapet
- "Küpeşteye ellerini dayayarak denize baktı." (Sait Faik Abasıyanık)
-
Duvarların üzerine, balkon veya pencerelerin içine çimento ve mozaik karışımı ile yapılan dolgu set, parapet
-
[isim]
Gemide güverte hizasında ıskarmoz bağlarına tutturulan dikmelerin dış yüzlerine kaplanan kaplamaların oluşturduğu siper, borda kaplamalarının en üstü, güverteden yukarı kalan bölüm, korkuluk, parapet
- TEPECİK
-
-
[isim]
Yerden yükseklikleri çok az olan tepeler
-
Çiçek tozunun konmasına yarayan, çiçeklerde dişi organların ucu
-
[isim]
Yerden yükseklikleri çok az olan tepeler
- PENÇGAH
- ...
- BİPERVA
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[sıfat]
Çekinmez, sakınmaz, korkusuz, gözü pek
-
[zarf]
Çekinmeden, korkmadan
-
[sıfat]
Çekinmez, sakınmaz, korkusuz, gözü pek
- PEKİŞME
-
-
[isim]
Pekişmek işi
-
[isim]
Pekişmek işi
- PEŞİNAT
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Bir alışveriş veya hizmet için önceden verilen bir miktar para
- "Peşinat ne kadar?"
-
[isim]
Bir alışveriş veya hizmet için önceden verilen bir miktar para
- PEÇENEK
- ...
- PENCÜSE
-
Kelime Kökeni : Farsça
-
[isim]
Tavla oyununda zarların üst yüzünün birinin beşli, öbürünün üçlü gelmesi
-
[isim]
Tavla oyununda zarların üst yüzünün birinin beşli, öbürünün üçlü gelmesi
- PERUKÇU
-
-
[isim]
Peruk yapan, hazırlayan veya satan kimse
-
[isim]
Peruk yapan, hazırlayan veya satan kimse
- PEDOFİL
- ...
- PELİKÜL
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Boş film, film şeridi
-
[isim]
Boş film, film şeridi
- PENÇELİ
-
-
[sıfat]
Pençesi olan
-
Pençe vurulmuş (ayakkabı)
- "Altları delinmiş, kat kat pençeli pabuçlarını çıkardı, ağır ağır çıktı merdiveni." (Orhan Kemal)
-
Güçlü
-
Sataşkan
-
[sıfat]
Pençesi olan
- ÇEPERLİ
-
-
[sıfat]
Çeperi olan, çeperle çevrili bulunan
-
[sıfat]
Çeperi olan, çeperle çevrili bulunan