İçinde pe olan 5 harfli 64 kelime var. İçerisinde PE bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında pe olan kelimeler listesine ya da Sonu pe ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

PENES

Kelime Kökeni : Macarca

  1. [isim] Genellikle halk oyunlarında kızların süs olarak kullandığı, altını taklit, sarı tenekeden pul

OPERA

Kelime Kökeni : İtalyanca

  1. [isim] Sözlerinin bütünü veya çoğu şarkılı olarak söylenen müzikli tiyatro eseri
    • "Viyana tiyatrolarına, operasına, aktris hayatına, gece eğlencelerine dair bildiklerini, gördüklerini hep anlattı, anlattı." (Peyami Safa)
  2. Bu eseri oynayan sanatçı topluluğu
  3. Böyle eserlerin oynandığı yapı

PELÜR

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] İnce ve yarı saydam bir tür kâğıt

EPEYİ

  1. [zarf] Epey

PETEK

  1. [isim] Arıların yumurtalarını bırakmak ve bal depo etmek için yaptığı, düzgün altıgen ağızlı bal mumu yuvacıklar topluluğu
  2. Bu yuvacıklar topluluğunun bal olmayanı
  3. Isıtma tesisatında ısı dağıtımını, içinden sıcak su geçerek sağlayan dilim, radyatör
    • "Kalorifer peteği."
  4. Minarelerde külah ile şerefe arasındaki bölüm
  5. Balçıktan yapılan ve dikine duran sandık biçimindeki tahıl ambarı
  6. Arı kovanı

KÖPEK

  1. [isim] Köpekgillerden, boy ve biçim bakımından pek çok cinsi olan, çok iyi koku alan, sadık, bekçilik ve avcılık gibi işler için beslenen memeli hayvan (Canis familiaris)
    • "Onun vaktiyle pek sevdiği küçük, sırtı siyah ve göğsü beyaz, oynak bir köpeği varmış." (Abdülhak Şinasi Hisar)
    • "Kız ona derdini yanarken, paşanın Tevfik'i buldurması için köpek gibi yalvarırken, o gözlerini tavana dikiyor, cevap vermiyordu." (Halide Edip Adıvar)
  2. Aşağılık niyetlerle yaltaklanan veya davranışları kötü olan kimse için kullanılan bir sövgü sözü
    • "Ben bu ite çattığıma bin pişman oldum. Bu köpekten de aşağı köpeğe uyma." (Yahya Kemal)

EPOPE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Destan

ZÜPPE

  1. [sıfat] Giyinişte, söz söyleyişte, dilde, düşünüşte toplumun gülünç ve aykırı saydığı yapmacıklıklara ve aşırılıklara kaçan (kimse)
    • "Tuhaf, züppe bir muhit içine düştüm, diyordu." (Sait Faik Abasıyanık)
  2. Seçkin görünmek için, bazı çevrelerdeki düşünceleri benimseyen, hayranlık duyan ve onlar gibi davranmaya özenen (kimse), snop

PERKİ

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] Tatlı su levreği (Perca fluviatilis)

SİPER

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Korunulacak, arkasına, altına veya içine girerek saklanılacak yer
    • "Tuğla harmanındaki ameleler durup ellerini gözlerine siper ederek etrafı aradılar." (Sait Faik Abasıyanık)
    • "Kayaların arasını siper aldım, çevreyi gözetlemeye başladım." (Mahmut Yesari)
    • "Çatın arkadaşlar da atları çatın / Kurşun bizi tutuyor sipere yatın." (Halk türküsü)
  2. Yağmur, güneş ve rüzgârın etkilemediği gizli, kuytu yer, dulda
    • "Pencereden güneş yahut rüzgâr gelirse şu siper köşeye kaçacak." (Refik Halit Karay)
    • "Siper ederek etrafı aradılar." (Sait Faik Abasıyanık)
  3. Güneş ve yağmurun etkisinden korunmak amacıyla şapka, kasket vb.nin önüne yapılan çıkıntı, siperlik
    • "Sabahtan beri çektiği şaraplarla epeyce başı dönen meşhur kumandan tolgasının siperini geri itti." (Ömer Seyfettin)
  4. Askerlerin savaşta vurulmamaları ve rahat ateş edebilmeleri için kazılmış, üstü açık hendek
    • "Ateş yağmuru ikinci kat siperleri geçti." (Aka Gündüz)
  5. [sıfat] Kuytu, korunulabilen
    • "Burası siper bir yerdir."

PEDAL

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Bir makinede, bir araçta ayak yardımıyla dönmeyi veya hareketi sağlayan düzen, ayaklık

PEMBE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Beyaza biraz kırmızı karıştırılmasıyla oluşan açık renk
  2. [sıfat] Bu renkte olan

ÇEPER

  1. [isim] Çit
    • "Sıra sıra çeperler / Çepere su serperler / Irak yoldan geleni / Terli terli öperler." (Halk türküsü)
  2. Ahlaksız, huysuz, geçimsiz kimse
  3. Bağ çubuğu, çalı çırpı
  4. Sebze bahçesi
  5. Zar

KUPES

Kelime Kökeni : Rumca

  1. [isim] İzmaritgillerden, ılıman denizlerde yaşayan bir balık (Boops boops)

PEŞTU
...
ÇEPEZ

  1. [isim] Bozuk ipek kozası

PENÇE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Yırtıcı hayvanların ön ayaklarının parmaklarıyla tırnakları
    • "Kuş, beni görünce korktu, pençesinde yılanla havalandı." (Memduh Şevket Esendal)
    • "Aslan bir pençe atarak soysuz köpeğin kemiklerini kırmış." (Falih Rıfkı Atay)
    • "Karaborsa davalarında ise bunların nüfuzları sıfırdan aşağıdır çünkü bu hususta birçoğu Millî Korunmanın pençesine düşmeye namzettir." (Halide Edip Adıvar)
  2. Ayakkabının tabanındaki kösele
    • "Bilirim atarsın bana pençeni / Nefsine kahretmek istedikçe sen." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
  3. Etkisinden kurtulmak olanaksız, etkisi çok olan güç
    • "Bu vicdan azabının demirden pençesi yüreğini sıkmaya başlıyordu." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  4. El
    • "Bir yumruğunu gırtlağıma dayadı, bir pençesiyle kalbimi kavradı." (Aka Gündüz)

PESEK

  1. [isim] Diş kiri, diş pası

KÜSPE

Kelime Kökeni : Farsça

  1. [isim] Hayvan yemi, yakacak ve gübre olarak kullanılan, yağı veya suyu çıkarılmış her türlü yağlı tohum ve bitki artığı
    • "O gövdeleri küspe terleri döken ve dallarından mis kokulu ballar akan yemiş ağaçlarıyla..." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)
  2. Özü alınmış meyvelerin kalan bölümü

PENYE

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Dokumacılıkta özel araçla apresi yapılmış bir tür ince kumaş
  2. Bu kumaştan yapılmış üst giysisi

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü