İçinde oy olan 9 harfli 62 kelime var. İçerisinde OY bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında oy olan kelimeler listesine ya da Sonu oy ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

O Y Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

2 Harfli Kelimeler

OY, YO

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

SOYSUZLUK

  1. [isim] Soysuz olma durumu veya soysuzca davranış
    • "Meğer ne kadar soysuzluğa uğramışız." (Falih Rıfkı Atay)

KOVBOYLUK

  1. [isim] Kovboy olma durumu

OYMAKBAŞI

  1. [isim] Oymakların lideri, önde geleni
  2. İzcilikte küçük birliklerin başı

HOYRATLIK

  1. [isim] Hoyrat olma durumu
    • "Büyük çoğunluk artan hoyratlıkla orantılı olarak duygusallığını azaltıyor, giderek büsbütün yok ediyor." (Haldun Taner)
  2. Hoyratça davranış
    • "Yeni yetişmiş bir genç kız hoyratlığı ile üstüme saldırıyor." (Reşat Nuri Güntekin)

BOYNUEĞRİ

  1. [isim] Asmaların yeni sürgünlerini yiyen veya kemiren bağ zararlısı

KOYULAŞMA

  1. [isim] Koyulaşmak işi

KOYUVERME

  1. [isim] Koyuvermek işi

OYUNBOZAN

  1. Birlikte yapılmasına karar verilen bir işten tek taraflı cayan (kimse), mızıkçı

OYULGANMA

  1. [isim] Oyulganmak işi

KOYULTMAK

  1. [-i] Koyu duruma getirmek
  2. Bir konuşmayı tat alınır biçimde uzatmak

SOYUTLAMA

  1. [isim] Bir nesnenin özelliklerinden veya özellikleri arasındaki ilişkilerden herhangi birini tek başına ele alan zihinsel işlem, gerçeklikte ayrılamaz olanı düşüncede ayırma, tecrit, abstraksiyon

SAMOYETÇE
...
HOYGOYGOY
...
YÜZÜKOYUN

  1. [zarf] Yüzüstü
    • "Tam otların sarardığı zamanlar / Yere yüzükoyun uzanıyorum." (Behçet Necatigil)

ALIKOYMAK

  1. [-i] Bir süre için bir yerde tutmak
    • "Arkadaşım beni yemeğe alıkoydu."
  2. [-den] Birini, yapmakta olduğu veya yapmak istediği işten geri tutmak
    • "Selim Bey, babamı yemeğinden alıkoyarak mütemadiyen Girit'ten bahsediyordu." (Reşat Nuri Güntekin)
  3. Ayırıp saklamak
    • "Bu kitabı sizin için alıkoydum."
  4. [-den] Yoksun bırakmak
    • "İlk iki karım beni dalmış olduğum macera âleminden bir adım alıkoymamıştılar." (Hüseyin Rahmi Gürpınar)
  5. [-i] Mâni olmak, engel olmak
    • "İki güne yakın bir zaman yalnız su vererek oradan oraya koşturulmuş hayvanı, hangi kuvvet ağzına yanaşmış yiyeceği kapmaktan alıkoyar?" (Reşat Nuri Güntekin)

OYUMLAMAK

  1. [nsz] Bitki kök salmak, tutmak

POYRAZLIK
...
DESTROYER

Kelime Kökeni : Fransızca

  1. [isim] Muhrip

BOYSUZLUK

  1. [isim] Boysuz olma durumu

KOYUNGÖZÜ

  1. [isim] Birleşikgillerden, beyaz ve iri bir papatya türü (Matricaria parthenium)

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü