İçinde on olan 8 harfli 245 kelime var. İçerisinde ON bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında on olan kelimeler listesine ya da Sonu on ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- BONCUKÇU
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Boncuk yapan veya satan kimse
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Boncuk yapan veya satan kimse
                    
                    
- KONKASÖR
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Yapıcılıkta yol, yapı vb. yapımında kullanılacak çakıl veya taşları elde etmek için, büyük kayaları kırıp ufalamaya yarayan makine, kırma makinesi
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Yapıcılıkta yol, yapı vb. yapımında kullanılacak çakıl veya taşları elde etmek için, büyük kayaları kırıp ufalamaya yarayan makine, kırma makinesi
                    
                    
- AGRONOMİ
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Çiftçilikle ilgili bilgilerin araştırıldığı bilim dalı
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Çiftçilikle ilgili bilgilerin araştırıldığı bilim dalı
                    
                    
- ANASONLU
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Anasonu olan
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Anasonu olan
                    
                    
- BALONCUK
- 
    - 
                    
                        Küçük balon
                    
                    
 
- 
                    
                        Küçük balon
                    
                    
- KAKOFONİ
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Ses uyumsuzluğu
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Ses uyumsuzluğu
                    
                    
- ANAKONDA
- 
    - 
                        [isim]
                    
                        Boğagillerden, tropikal Güney Amerika'da yaşayan, 8-10 m uzunlukta, avını sararak ve sıkarak öldüren yılan (Eunectes murinus)
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Boğagillerden, tropikal Güney Amerika'da yaşayan, 8-10 m uzunlukta, avını sararak ve sıkarak öldüren yılan (Eunectes murinus)
                    
                    
- KARBONLU
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Birleşiminde karbon bulunan
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Birleşiminde karbon bulunan
                    
                    
- SİYONİST
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [sıfat]
                    
                        Siyonizmle ilgili
                    
                    - "Siyonist hareket."
 
- 
                        [isim]
                    
                        Siyonizm yanlısı olan kimse
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Siyonizmle ilgili
                    
                    
- TANSİYON
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Kanın damarlara içeriden yaptığı basınç, kan basıncı
                    
                    - "Kocasının hiddetten tansiyonu yükseldi." (Haldun Taner)
- "Yüreği dinledi, kaygısı arttı. Tansiyonu ölçtü, telaşa düştü." (Atilla İlhan)
 
- 
                    
                        Gerilim
                    
                    - "Hiç değilse önde gelen fırkacıların tansiyonunu düşürmeyi de ümit etmişti." (Tarık Buğra)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Kanın damarlara içeriden yaptığı basınç, kan basıncı
                    
                    
- PLÜTONİK
- ...
- DONANMAK
- 
    - 
                        [nsz]
                    
                        Giyinip kuşanmak, süslenmek
                    
                    
- 
                        [-le]
                    
                        Yayılıp kaplanmak
                    
                    - "Baharda ağaçlar çiçeklerle donandı."
 
- 
                        [-le]
                    
                        Işıklı duruma gelmek, ışıklarla bezenmek
                    
                    - "Bu gördüğünüz yol şenlik gecesi gibi ardı arası kesilmez sıra sıra otomobillerin fenerleriyle donanırdı." (Reşat Nuri Güntekin)
 
- 
                    
                        Gerekli nesneler bir araya getirilip süslenmek, gösterişli duruma getirilmek
                    
                    - "Kırk türlü kuru yemişle donanmış masanın ortasına dikilmiş bir ince, ufak mum vardı." (Aka Gündüz)
 
 
- 
                        [nsz]
                    
                        Giyinip kuşanmak, süslenmek
                    
                    
- MONADİST
- ...
- VERSİYON
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Sürüm
                    
                    - "Üç versiyon hâlinde işleyen bir oyunuma 'Lütfen Dokunmayın' adını boşuna koymamıştım." (Haldun Taner)
 
 
- 
                        [isim]
                    
                        Sürüm
                    
                    
- KONTÖRLÜ
- 
    - 
                        [sıfat]
                    
                        Kontörü bulunan
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Kontörü bulunan
                    
                    
- ARMONİZE
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [sıfat]
                    
                        Tamamlayıcı sesler eklenmiş (müzik parçası)
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Tamamlayıcı sesler eklenmiş (müzik parçası)
                    
                    
- SİYONİZM
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        XIX. yüzyıl sonlarında çeşitli ülkelerde Yahudilerce ortaya atılan, Filistin'de bağımsız bir Yahudi devleti kurmayı amaçlayan akım
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        XIX. yüzyıl sonlarında çeşitli ülkelerde Yahudilerce ortaya atılan, Filistin'de bağımsız bir Yahudi devleti kurmayı amaçlayan akım
                    
                    
- POLONYUM
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [isim]
                    
                        Atom numarası 84, atom ağırlığı 210 olan, ilk radyoaktif element (simgesi Po)
                    
                    
 
- 
                        [isim]
                    
                        Atom numarası 84, atom ağırlığı 210 olan, ilk radyoaktif element (simgesi Po)
                    
                    
- SPONTANE
- 
    Kelime Kökeni : Fransızca - 
                        [sıfat]
                    
                        Anında yapılan
                    
                    - "Spontane çeviri."
 
- 
                    
                        Kendiliğinden
                    
                    
 
- 
                        [sıfat]
                    
                        Anında yapılan
                    
                    
- AFYONKEŞ
- 
    Kelime Kökeni : Arapça - 
                    
                        Keyif için afyon yutan veya çeken, afyon tiryakisi olan kimse
                    
                    
 
- 
                    
                        Keyif için afyon yutan veya çeken, afyon tiryakisi olan kimse
                    
                    
