İçinde om olan 5 harfli 37 kelime var. İçerisinde OM bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında om olan kelimeler listesine ya da Sonu om ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- OMBRE
- ...
- KROME
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[sıfat]
Kromdan yapılmış veya krom kaplama
- "Kolundaki krome saate göz attı." (Refik Halit Karay)
-
[sıfat]
Kromdan yapılmış veya krom kaplama
- ZOMBİ
- ...
- KOMOT
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Komodin
-
[isim]
Komodin
- DOMUZ
-
-
[isim]
Çift parmaklılardan, eti ve yağı için beslenen evcil hayvan (Susacrofa domestica)
- "Şişmanlıyorum, neden yine bir domuz gibi tıkındım?" (Atilla İlhan)
-
Hain, aksi, ters, inatçı kimse
- "Domuzun malı için can tüketmeye mi geldik dünyaya?" (Refik Halit Karay)
- "Domuz gibi bilir ama söylemez!"
-
[isim]
Çift parmaklılardan, eti ve yağı için beslenen evcil hayvan (Susacrofa domestica)
- KOMŞU
-
-
[isim]
Konutları yakın olan kimselerin birbirine göre aldıkları ad
-
[sıfat]
Sınır ortaklığı bulunan, mücavir
- "Komşu bahçeler arasında da pek kullanılmayan yan kapılar vardı." (Çetin Altan)
-
[isim]
Konutları yakın olan kimselerin birbirine göre aldıkları ad
- TROMP
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Binanın bir bölümünü tutmaya yarayan köşe kubbesi
-
[isim]
Binanın bir bölümünü tutmaya yarayan köşe kubbesi
- BOMBA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Canlı veya cansız hedeflere atılan, içi yakıcı ve yıkıcı maddelerle doldurulmuş, türlü büyüklükte patlayıcı, ateşli silah
- "Çok sayıda tabanca, mavzer mermisi ile bir sandık el bombası, altı Alman mavzeri buldu." (Necati Cumalı)
-
Büyük fıçı veya varil
- "Babamın Üsküp'ü terk etmek ve Selanik'e gidip yerleşmek hakkında verdiği karar ailemiz arasında bir bomba gibi patladı." (Yahya Kemal Beyatlı)
-
Çekiciliği olan çok güzel kadın veya kız
-
Uyuşturucu hap
-
[isim]
Canlı veya cansız hedeflere atılan, içi yakıcı ve yıkıcı maddelerle doldurulmuş, türlü büyüklükte patlayıcı, ateşli silah
- AROMA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Hoş koku
-
[isim]
Hoş koku
- KOMAR
-
-
[isim]
Kuzey Anadolu dağlarında yetişen, 3-5 m boyunda, kışın yapraklarını dökmeyen, iri ve mor çiçekleri olan bir ağaç (Hododendron ponticum)
-
[isim]
Kuzey Anadolu dağlarında yetişen, 3-5 m boyunda, kışın yapraklarını dökmeyen, iri ve mor çiçekleri olan bir ağaç (Hododendron ponticum)
- KOMUT
-
-
[isim]
Askerlere, izcilere, öğrencilere beden eğitimi çalışmalarında veya bir tören sırasında bir durumdan başka bir duruma geçmeleri için verilen buyruk, emir
-
[isim]
Askerlere, izcilere, öğrencilere beden eğitimi çalışmalarında veya bir tören sırasında bir durumdan başka bir duruma geçmeleri için verilen buyruk, emir
- ROMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
İnsanın veya çevrenin karakterlerini, göreneklerini inceleyen, serüvenlerini anlatan, duygu ve tutkularını çözümleyen, kurmaca veya gerçek olaylara dayanan uzun edebî tür
- "Hikâyem tıpkı hayalî, hissî bir roman kadar gariptir diye başladı." (Ömer Seyfettin)
-
Bu türde yazılmış eser
-
[isim]
İnsanın veya çevrenin karakterlerini, göreneklerini inceleyen, serüvenlerini anlatan, duygu ve tutkularını çözümleyen, kurmaca veya gerçek olaylara dayanan uzun edebî tür
- ÇOMAR
-
-
[isim]
İri köpek, çoban köpeği
-
[isim]
İri köpek, çoban köpeği
- SOMON
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Som (III)
-
[isim]
Som (III)
- SOMUT
-
-
[sıfat]
Varlığı duyularla algılanabilen, müşahhas, konkre, soyut karşıtı
- "Taş, su, hava somut birer varlıktır."
-
[isim]
Somut olan şey
-
[sıfat]
Varlığı duyularla algılanabilen, müşahhas, konkre, soyut karşıtı
- KOMBİ
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Isıtmada kullanılan yakıtı düzenli ve ayarlı biçimde yakan araç
-
[isim]
Isıtmada kullanılan yakıtı düzenli ve ayarlı biçimde yakan araç
- OMLET
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Çırpılmış yumurtayla sade olarak yapılabilen veya içine peynir, kıyma vb. katılarak tavada pişirilen bir yemek
- "Mantarlı omleti yedikten sonra uykudan bayılıyorduk." (Refik Halit Karay)
-
[isim]
Çırpılmış yumurtayla sade olarak yapılabilen veya içine peynir, kıyma vb. katılarak tavada pişirilen bir yemek
- OMBRA
-
Kelime Kökeni : İtalyanca
-
[isim]
Doğrama işlerini kahverengiye boyamakta kullanılan toprak boya
-
[isim]
Doğrama işlerini kahverengiye boyamakta kullanılan toprak boya
- SÖLOM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Orta derinin iki tabakası arasında bulunan ve oğulcukta genel vücut boşluğunu oluşturan oyuk
-
[isim]
Orta derinin iki tabakası arasında bulunan ve oğulcukta genel vücut boşluğunu oluşturan oyuk
- GENOM
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Gametlerde bulunan kromozomlar
-
[isim]
Gametlerde bulunan kromozomlar