İçinde ola olan 10 harfli 45 kelime var. İçerisinde OLA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında ola olan kelimeler listesine ya da Sonu ola ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

A L O Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler

3 Harfli Kelimeler

ALO

2 Harfli Kelimeler

AL, LA, OL

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

DOLAYLILIK

  1. [isim] Dolaylı olma durumu
    • "Politik renkleri dolaylı biçimde yansıtmıyorum. Bir dolaylılık, dolaysızlık aranmamalı bence." (Selim İleri)

KOLAJLAMAK
...
DEPOLANMAK

  1. [nsz] Depolama işi yapılmak

DOLAŞIKSIZ

  1. [sıfat] Dolaşık olmayan

KOLALANMAK

  1. [nsz] Kolalama işi yapılmak veya kolalama işine konu olmak

DOLAPLANMA
...
DOLAPLATMA
...
KOLAGİLLER

  1. [isim] Ayrı taç yapraklı iki çeneklilerden, büyük ve küçük kola ağaçları gibi birçok türü içine alan bir bitki familyası

DOLAPÇILIK

  1. [isim] Dolapçı olma durumu

POLARÖLÇER

  1. [isim] Bir ışığın polarma oranını ölçmeye yarayan alet, polarimetre

POLARILMAK
...
KOLAYLAMAK

  1. [-i] Bir işi bitirmek üzere olmak, bir işin sonuna yaklaşmak

KOLAYLANMA

  1. [isim] Kolaylanmak işi

DOLANDIRMA

  1. [isim] Dolandırmak işi

ÇİKOLATALI

  1. [sıfat] Çikolatası olan

DOLAŞTIRMA

  1. [isim] Dolaştırmak işi

DOLAMBAÇLI

  1. [sıfat] Dolambacı olan
    • "Sedyeyle apartmanın dar, dolambaçlı merdivenlerinden çıkarmaya çalışıyorlar." (Memduh Şevket Esendal)
  2. İçinden zor çıkılır, çapraşık
    • "... müessesesinin epeyce karışık ve dolambaçlı işleri içinde bunalmış kalmış." (Yakup Kadri Karaosmanoğlu)

ÇİKOLATACI

  1. [isim] Çikolata yapan veya satan kimse
  2. Çok çikolata yiyen veya seven kimse

OLAĞANÜSTÜ

  1. [sıfat] Alışılmıştan, benzerlerinden farklı olan, fevkalade
    • "Bazı kentlerin, insanın üstünde olağanüstü bir etkisi oluyor." (Halide Edip Adıvar)
  2. Beklenmedik bir zamanda yapılan, önceden tasarlanmamış olan, fevkalade
    • "İlk önemli dedikodu, olağanüstü vergiler yüzünden çıkmış." (Kemal Tahir)
  3. Büyük bir hayranlığa yol açan, harikulade
    • "Kadın milletinin bu gibi ince hesaplarda olağanüstü bir kabiliyeti var." (Haldun Taner)

KOLASIZLIK
...
Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü