İçinde olan 7 harfli 29 kelime var. İçerisinde OŞ bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında oş olan kelimeler listesine ya da Sonu oş ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi

Harf Sayısına Göre Kelimeler


Kelime bulma makinesi

Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.



Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)

KOŞUMCU

  1. [isim] Araba hayvanlarının kayış bölümünü yapan kimse

KOŞUTÇU
...
KOŞUMLU

  1. [sıfat] Koşum geçirilmiş, koşulmuş (hayvan)

COŞUMCU
...
KOŞUŞMA

  1. [isim] Koşuşmak işi
    • "Benim bir şeyden haberim yok ama doktordan doktora koşuşmanızı beğenmedim." (Peyami Safa)

GALOŞLU

  1. [sıfat] Galoşu olan

HOŞGÖRÜ

  1. [isim] Her şeyi anlayışla karşılayarak olabildiği kadar hoş görme durumu, müsamaha, tolerans
    • "Pek az kimseye göstermiş olduğu bir hoşgörüden yararlandım." (Abdülhak Şinasi Hisar)

KOŞMACA

  1. [isim] Birbirini kovalayarak oynanan bir çocuk oyunu
    • "Çember çeviriyor, ip atlıyor, top arkasında konuşuyor, kelebek kovalıyor, koşmaca oynuyorlardı." (Refik Halit Karay)

POŞUSUZ

  1. [sıfat] Poşusu olmayan

KOŞULMA

  1. [isim] Koşulmak işi

BOŞATMA

  1. [isim] Boşatmak işi

KOŞULLU

  1. [sıfat] Şartlı, meşrut
  2. Şartlanmış olan

KOŞALTI

  1. [isim] İki hayvanı birbirine koşma veya bağlama

BOŞALTI

  1. [isim] Boşaltım

BOŞANMA

  1. [isim] Boşanmak işi
  2. Eşlerden birinin boşanma ilamı almasıyla evlilik birliğinin son bulması
    • "Bu üye, vaktiyle Perihan'ın evine sığınıp boşanmasına sebep olan doktor arkadaştı." (Haldun Taner)

BAŞIBOŞ

  1. [sıfat] Bir şeye veya kimseye bağlı olmayan
    • "Başıboş yaşayışa alışkın değildir." (Haldun Taner)
    • "Durgun sular, başıboş bıraktığım sandalı / Yalıların önünden geçirdi yavaş yavaş." (Faruk Nafiz Çamlıbel)
  2. Bağlanmamış, serbest bırakılmış
    • "İstanbul'un başıboş köpekleri rahatça ömür sürmektedirler." (Salâh Birsel)
  3. Yönetimsiz, baskısız, denetimsiz bir biçimde
    • "Günün birçok saatlerinde dar sokaklarda başıboş dolaşır, eski Anadolu evlerini seyrederdim." (Ahmet Hamdi Tanpınar)
  4. [zarf] Kendi isteğine göre, hiçbir etki altında kalmadan

BOŞAMAK

  1. [-i] Kanunlara göre iki eş, aile ilişkisini kesmek
    • "Kaptan Bey bu yaştan sonra kırkyıllık karısını boşayıp genç bir kadın aldı." (Haldun Taner)

DELİCOŞ
...
BOŞANIŞ

  1. [isim] Boşanma işi veya biçimi

BOŞLAMA

  1. [isim] Boşlamak işi, ihmal

Kelime Anlamları Kaynağı : Türk Dil Kurumu Güncel Türkçe Sözlüğü