İçinde nma olan 9 harfli 265 kelime var. İçerisinde NMA bulunan kelimeler listesini scrabble oyununda ya da Türkçe araştırmalarınızda kullanabilirsiniz. Bir de başında nma olan kelimeler listesine ya da Sonu nma ile biten kelimeler listesine gözatmak isteyebilirsiniz. Ayrıca şunu da deneyebilirsiniz, İşlerinizi kolaylaştıracak bir kelime bulucu : Kelime bulma makinesi
Harf Sayısına Göre Kelimeler
A M N Harfleri İle Yazılabilecek Bazı Kelimeler
3 Harfli Kelimeler
NAM
2 Harfli Kelimeler
AM, AN, MA
Daha kapsamlı sonuç için lütfen kelime bulma makinesini kullanın.
Bazı kelimelerin anlamları (Kaynak : TDK)
- MORFİNMAN
-
Kelime Kökeni : Fransızca
-
[isim]
Morfin kullanma alışkanlığı olan kimse, morfin tiryakisi
-
[isim]
Morfin kullanma alışkanlığı olan kimse, morfin tiryakisi
- BAĞLANMAK
-
-
Bağlama işine konu olmak
- "Ceviz ağacının bir dalına bağlanmış salıncak, hafif hafif kıpırdanıyordu." (Orhan Pamuk)
-
Sevmek, içten bağlı olmak
- "Ona bağlandığım kadar / Hiçbirine bağlanmadım / Sade kadın değil, insan." (Orhan Veli Kanık)
-
Yalnızca belli bir işle uğraşmak
-
[nsz]
Bir şey bir kimseye ayrılmak, tahsis edilmek
- "... sosyal güvenlik kuruluşları tarafından bağlanan emekli aylığı ve benzeri ödemelerin kesilmesini gerektirmez." (Anayasa)
-
Sözle veya yazılı olarak bir şeye bağlanmak, angaje olmak
-
[nsz]
Beklenen şey elde edilmez olmak
-
Bağlama işine konu olmak
- YILLANMAK
-
-
[nsz]
Üzerinden bir veya daha çok yıl geçmek
- "... set üstünde yıllanmış iki çınarın altında oturulur, kahve içilir, konuşulur." (Memduh Şevket Esendal)
-
Bir yılını doldurmak
-
[nsz]
Üzerinden bir veya daha çok yıl geçmek
- AĞAÇLANMA
-
-
[isim]
Ağaçlanmak işi
-
[isim]
Ağaçlanmak işi
- YAĞLANMAK
-
-
[nsz]
Yağlama işi yapılmak, yağ sürülmek, yağ konulmak
-
Yağ oluşmak
- "... şişman denilecek kadar etlenmiş, toplanmış, yağlanmış bir hanım var." (Memduh Şevket Esendal)
-
Yağdan kirlenmek
- "... saçlarını taramış, yakası pek yağlanan eski cübbesini değiştirmiş..." (Memduh Şevket Esendal)
-
Yağ sürünmek
- "Ayşe yağlandı. Kispetler giydi." (Ömer Seyfettin)
-
[nsz]
Yağlama işi yapılmak, yağ sürülmek, yağ konulmak
- YUVALANMA
-
-
[isim]
Yuvalanmak işi
-
[isim]
Yuvalanmak işi
- AYARLANMA
-
-
[isim]
Ayarlanmak işi
-
[isim]
Ayarlanmak işi
- MAYALANMA
-
-
[isim]
Organik maddelerin bazı mikroorganizmalarca salgılanan enzimler etkisiyle uğradığı değişiklik, tahammür, fermantasyon
-
Sıvı veya hamur durumda bulunan organik maddelerin kendiliğinden kabarıp köpürerek gaz çıkarması olayı
-
[isim]
Organik maddelerin bazı mikroorganizmalarca salgılanan enzimler etkisiyle uğradığı değişiklik, tahammür, fermantasyon
- TOPLANMAK
-
-
[nsz]
Toplama işine konu olmak
- "Ağaçtaki meyveler toplandı."
-
Toplantı yapmak
-
Kendine çekidüzen vermek
-
Şişmanlamak
- "Kısacık boylu, kara kuru Nadir Hanım'ın yerinde şimdi şişman denilecek kadar etlenmiş, toplanmış, yağlanmış bir hanım var." (Memduh Şevket Esendal)
-
[nsz]
Toplama işine konu olmak
- CAMLANMAK
-
-
[nsz]
Cam takılmak
-
[nsz]
Cam takılmak
- KUTULANMA
-
-
[isim]
Kutulanmak işi
-
[isim]
Kutulanmak işi
- ULULANMAK
-
-
[nsz]
Ululama durumunda olmak
-
[nsz]
Ululama durumunda olmak
- KORLANMAK
-
-
[nsz]
Kor durumuna gelmek
-
[nsz]
Kor durumuna gelmek
- OVALANMAK
-
-
[nsz]
Ovalama işine konu olmak
-
Kendi kendini ovmak
-
[nsz]
Ovalama işine konu olmak
- IŞINLANMA
-
-
[isim]
Işınlanmak işi
-
[isim]
Işınlanmak işi
- DARLANMAK
- ...
- GRUPLANMA
-
-
[isim]
Gruplanmak işi veya durumu
-
[isim]
Gruplanmak işi veya durumu
- IŞIKLANMA
-
-
[isim]
Işıklanmak işi
-
[isim]
Işıklanmak işi
- ÇALKANMAK
-
-
[nsz]
Çalkama işine konu olmak
-
Deniz, göl dalgalanmak
- "Bu loş ve serin salonların altında Haliç'in denizliğini unutmuş, uslu suyu çalkanır." (Bedri Rahmi Eyuboğlu)
-
Coşmak
-
Haber, söylenti herkesin ağzında dolaşmak
-
Coşkunluk, hareketlilik içinde bulunmak
- "Herkes, her şey bir bahar sevinci içinde çalkanır durur." (Haldun Taner)
-
[nsz]
Çalkama işine konu olmak
- NEMALANMA
-
-
[isim]
Nemalanmak işi
-
[isim]
Nemalanmak işi